ALEV KIZ

8.Bölüm:tapınak

Öleceksin, öleceksiniz. Hiç birşey kalmayana dek parçalayacağım. İlk önce en az sevdiğinden başlayacağım öldürmeye. En son ise en sevdiğini öldüreceğim. Dediğim kişi JACK... Andrew yenilmez olacak...

Kızım Andrew'i yenebilecek olan sizsiniz. Tapınağı bulmalısınız. Orada kütüphanedeki eski ustalar adlı kitabı bulun. Ve okuyun. Oradaki güçler size yardımcı olacak...

Tapınağın adı ise "Flamma de amore"
Bunun anlamı "Aşkın alevi" bu tapınağı bulmak için ormanın derinliklerindeki şelalalenin içine girin. Ve oradaki kristal kapıyı bulun. Oraya Jack ile ateş topu atın. Ama bildiğiniz bir ateş topu değil. Başta sen ve jack olacak. Arkanızda mary ve mike onların arkasında chris ve sofia. En arkada denis ve daniel olacak herkez elementine göre top yapacak ve herkez kristal kapının içine atacak. Chris ardından Kan ile kristal kapıya can verecek. Sofia ise ruh... Beni unutma Emma anne unutulmaz...

************************************

Çığlık atarak uyanmıştım. Jack de yataktan fırlamıştı.

"Emma ne oldu niye çığlık attın?!"

"yine yine bir rüya ama bu sefer pek de korkunç değildi."

"ne gördün bu sefer aşkım?!"

Bütün herşeyi anlattım. Şoka girmişti Jack.

"benim annem o mu?hatırlarsan ilk tanıştığımızda teyzem bana anlatmıştı."

"aynen öyle aklıma geldi"

"peki bu tapınağı nasıl bulacağız. Ve ne işe yarıyor, neden bunların hepsi bizi buluyor neden hep bizi buluyor" diye bağırıp odadan çıkmıştım. "Jack sadece arkamdan bakmıştı.ben ise dışarı doğru koşuyorum. Anlamsızca bilmediğim bir yere doğru. Arkamdan ayak sesleri duyuyordum.

" EMMAA DUR BUNU BİRLİKTE ÇÖZEBİLİRİİİZ!!"diye bağırdı Jack.

Aldırmıyordum. Ormanın derinliklerine gidiyorum. Hiç durmadan ağlayarak gidiyordum. En sonunda bir uçuruma geldim. Ve durdum. Oturdum. Ağlamaya devam ettim. Arkadan hala ayak sesleri geliyordu. Ve Jack yanıma gelmişti.

" Emma bak biliyorum kafan karışık, biliyorum anlamıyorsun. Ama bizi böyle bırakıp gidemszsin!!"

"ben ben keşke buraya gelmeseydim keşke sizle tanışmasaydım. Benim yüzümden tehlike altındasınız. Keşke olmasaydım. Keşke buraya hiç gelmeseydim..."

"Ah Emma biliyormusun sen benim yani bizim başımıza gelen en güzel şeysin... Ben sana bunu söylemedim. Sen gelmeden önce çok soluk ve soğukkanlı birisiydim. Ama sen gelince değiştim. Daha mutluyum anlıyormusun beni?! Senin yüzündende tehlikeye girmiş değiliz. Andrew'i yeneceğiz anlıyormusun beni. Seni her halinde seviyorum Emma. Senin yüzünden de tehlikeye girmedik. Her şey Andrew'in suçu anladın mı beni?! Seni seviyorum, seviyoruz. Sana yardım edeceğiz. Andrew'i yenecek ve normal bir hayat süreceğiz anladın mı?! "

" b.. B.. En özür dilerim ama bu savaşa sizi bulaştırmak istemiyorum... "

" savaş sadece senin değil Emma bu bizimde savaşımız ve kazanacağız. O tapınağıda bulacağız. Annenin ve babanı da bulacağız. "

" siz benim için çok şey yaptınız ben ise size hiç bit şey yapamadım. Hiç bir iyilik. Hiç bir güzellik hiç yapamadım."

" hayır yaptın!!"

"ne yaptım he ne yaptım?!"

"bizim başımıza geldin. Sonra benim sevgilim oldun. Arkadaşların oldu. Bunların hepsi bir iyilik anla artık. Tamam mı anla artık!!!!"