BÖLÜM 16

62 6 0
                                    

 Ben ona karşı bir şeyler hissetmiyordum. Sadece eğitmenimdi Jack. Hem onunda dediği gibi ondan küçüktüm. Sadece bu oynanılan bir oyundu. Olabildiğince bu konuyu düşünmemeye çalışacaktım ve sanırım ona abi diye hitap etmeliydim. Bunları düşünürken Zaman bir hayli geçmişti. Jack'in aşağıdan bana seslenmesi ile kendime geldim ve kapıyı açtım.

"Bana mı seslendin abi ?" ve merdivenlerden yavaşça çıkan Jack'i gördüm. Kaşları havalanmış ve şok olmuş bir ifade ile bana bakıyordu. Birden kaşları çatıldı ve

"Ne dedin sen ?" 

"Benden büyüksün ve sana bu zamana kadar isminle seslenerek saygısızlık ettim. Bunu fark ettim ve hatamın ucundan dönmeye karar verdim. Bakıyorum da hoşuna gitti." Jack suratıma salak salak bakıyordu.

"Hayır hayır bana böyle hitap edemezsin. Saygısızlık yaptığını düşünüyorsan başta yapmayacaktın. Üstelik bunu bir saygısızlık olarak bile görmüyorum bana daha önce nasıl hitap ediyorsan öyle devam et." Dedi. Bunu çok düz bir şekilde söylemişti. Açıkcası kızmasını felan beklemiştim fakat daha çok sanki üzülmüş gibiydi yada bana öyle gelmişti.

"Sana abi demekte kararlıyım abi." İşte şimdi kızmış gibiydi. Sesini yükseltti ve ona bu şekilde seslenmememi vurguladı.

"Aman her neyse ne için seslenmiştin bana. Sen onu söyle" dedim umursamaz bir şekilde.

JACK'TEN

Tabiri caizse şoka girmiştim. İleride aşık olacağım velet şimdi bana abi demeye kalkışmıştı. Tamam ondan büyüktüm. Her ne kadar hızlı büyüyor olsa da büyüktüm işte. Ama olacak olanları görmüştüm elden ne gelirdi bu saatten sonra.
Bana abi demekte kararlı gibiydi.
Bunu kendisi istemişti. Aslında ona seslenme sebebim acıkmıştım. Amacım hazırladığım yemeği beraber yemekti. Ama bunu ona söylemeyecektim. Diğer kadınlarla yakın olmak onun gözüne sokmak istiyordum. Belki beni abisi olarak görmediğini anlar diye düşünmeden edemedim.

"Birazdan eve kız arkadaşım gelecek seni onunla tanıştırmak istiyorum, bunun haberini vermek için seslenmiştim ufaklık." dedim ukala bir şekilde.

Yedik naneyi.
Battı balık yan gider. Yüzüne bile bakmadan aşağı indim ve bana platonik olarak takılan bir aptalı aradım. Ona bir şans vermek istediğimi söyleyip eve çağırdım.
Zaten o da can atarak bu isteğimi kabul etti.
Olacakları merakla bekliyordum. Dizim stresten istemsizce titriyordu. Bu sırada gözüm merdivenletden inen Eva'ya takıldı. Göz göze geldik ve konuşmaya başladı. Yine istemediğim hitap kelimesini kullanmıştı.

"Misafirimiz gelmedi mi abicim"dedi ve sevimsiz bir şekilde güldü.

Onun yolunda devam edecektim. Kahinin dedikleri doğruysa bana olan hislerini yakın bir zamanda anlayacaktı. Çünkü gördüğüm bazı görüntülerde şuanki hali de vardı.

"Hayır ufak kardeşim benim gelmedi daha sevgilim." dedim ve gülümsedim bende. İlk defa yapmacık gülerken yüzüm bu kadar kasılmıştı. Aptal kız diye düşünmeden edemedim.
Tam bu sırada kapı çaldı.

Kapıyı açtığımda Daisy ile karşılaştım. Hemen boynuma atladı ve yanağıma sulu bir öpücük kondurdu. Bu sırada gözlerim Evanın olduğu yeri takip etti. Sadece donuk bir şekilde baktı ve yüzüme gülümsedi.

"Bak kardeşim bu benim sevgilim. Kısaca ona Lin diyebilirsin. Ya da hayır ona da abla demelisin. Lin bu benim küçük öğrencim Eva." dedim ve gülümsedim.

Lin de samimiyetsiz bir şekilde Eva'nın saçlarını okşadı ve "Merhaba ufaklık. Bu saatten sonra benimle iyi anlaşmalısın"dedi ve tebessüm etti.

"Hoşgeldin" dedi ve arkasından merdivenlere yöneldi. Bozulmuşa benziyordu. Yapıyorsa sonuçlarına da
Katlanırdı.

"Eva'ya kendini sevdirmelisin. Eğer benimle olmak istiyorsan bunu yapmak zorundasın. Artık daha sık karşılaşacaksınız. Seni pek sevmişe benzemiyor onunla vakit geçirmelisin"

"Merak etme hayatım bu iş bende"dedi ve dudaklarıma yapıştı. Kısa bir öpüşmenin ardından masaya oturduk ve karşılıklı yemek yemeye başladık. Lin resmen çene olarak dünyaya gelmişti. Hiç susmuyordu. Sadece onu geçiştiriyordum. Yemek bittikten sonra salona geçtik. Onunla daha fazla konuşmak içimden gelmiyordu. Bu sebepten ötürü film izlemeyi teklif ettim. Hemen atladı ve kabul etti.

"Eva'yı çağırmaya gideceğim bekle burada o da bizim ile izlesin. "

"İkimiz izlesek sadece?" dedi gülümsemesi solmuştu.

"Ona kendini sevdireceğini sanıyordum onunla vakit geçirmelisin" dedim. Eva'nın Lin'i sevip sevmemesi pek umrumda değildi. Sevmesine dair imkan da vermiyordum. Merdivenlerden çıktım. Öksürerek boğazımı temizledim ve kapısını çaldım. İçeriden gel sesi duydum ve odasına girdim.

"Eva Lin ve ben seni aşağıda bekliyoruz film izleyeceğiz" kısa bir sessizlik oldu.

Odaya girdiğimden beri ilk defa benimle göz teması kurdu ve sadece
"İstemiyorum abicim" dedi bastırarak.
Yine şartellerim atmıştı ama tepki vermedim. Tuttum kolundan ve aşağı sürükledim. Sesini çıkarmadan geldi. Yanımda Lin oturuyordu bu yüzden tekli koltuklardan birinde oturdu.

Bende filmi başlattım.
Seçtiğim film korkuydu. Lin bu fırsatı değerlendirecekti. Tabiri caizse sülük gibi de yapışacaktı. Sadece Eva'nın tepkilerini görmek istiyordum.
Düşündüğüm gibi de oldu. Lin koluma yapışmıştı sürekli çığlıklar atıp dikkati üstüne çekiyordu. Eva ise derin derin nefesler alıyordu yan gözle ters bir şekilde de Lin'e bakıyordu.
Son çığlıpa kadar.
Eva kalktı ve lambayı açtı. "Jack bu kızın aptal aptal çığırmalarını dinletmek için mi çağırdın beni ben yukarı gidiyorum"dedi hala gözlerime bakıyordu.

Bana Jack demişti. Biraz üstüne gitmek istedim. "Tamam abicim sıkıntı yok otur daha fazla bağırmayacak" dedim ve Lin'e döndüm. Sinirlenmişti o da. Tam laf diyecekti ki dürttüm ve susturdum. "Bir daha bağırmayacaksın dimi sevgilim."

"Hayır aşkım" dedi ve Eva'ya koltuğu gösterdim. Eva oturdu ve filmi tekrar başlattık. Lin hiç bağırmamıştı ama Eva yinede bize bakıp duruyordu. Açıkcası gerilmiştim. Lin'de Eva'ya ters ters bakıyordu. Film bitti ve şükür ettim. Hiç bitmeyecek sanmıştım.

"Lin geç oldu sevgilim sen evine git yarın görüşürüz "dedim kovar bir biçimde.

"Bugün burada kalacağım"dedi kendinden emin bir şekilde.

"Lin yarın görüşürüz işlerim var"dedim umursamaz bir şekilde bozulmuş bir şekilde kabul etti ve evden çıktı. Eva'nın gülümsemesini yakaladım ve gördüğümü fark edince yüzündeki ifadeyi sildi.

"Nereden buldun bu aptal sarışını gerçekten çok aradın mı abi" dedi yine abiyi bastırmıştı.

"Bu evde madem ikimiz yaşıyoruz benden başka kız girmesini istemiyorum. Pek arkadaş canlısı değilim kusura bakma. Umarım bu saçmalığı tekrarlamazsın " dedi. Ayakta birbirimize bakıyorduk sadece.

"Sen beni kıskandın mı" dedim ve gülmeye başladım. Çenemi tutamamıştım napayım. Bu aralar fazla boş boğazdım sanırsam.

Eva gözlerini kocaman açtı ve "senin neyini kıskanıcam ben be yaşlı moruk"dedi ve dizime tekme attı. Atması ile bağırmam bir olmuştu. Belli oluyordu eğitimlerini abisi ileyken almış. Canım bayağı acımış ve Eva'ya ters bir şekilde bakmıştım.

Bu sefer de o gülümsedi ve koşarak odasına çıktı.

Ben hiç bir şeyi itiraf etmeden sana ettireceğim. Benim adım Jack'se sana bunu göstereceğim Eva.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 14, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DENEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin