"Sana adımı söylediğimi zannetmiyorum." Dedim şüpheli bir tavırla. Megan gülümsedi.
O bana gülümsediğinde kendimi çok büyük bir iş başarmış küçük bir çocuk gjbi hissediyordum, mesela ayakkabısını ayakkabılıktan alıp tek başına giymiş bir çocuk gibi. Ela gözlerinin gülerken kısılmasını, çıkık elmacık kemiklerinin akan kandan kızarmasını ya da gözünün yanındaki o ince kazayakları... Belki de bir öğretmeni tarafından takdir görmüş öğrenci sevinciydi içimdeki.
"Dakikalardır sosyal medya hesaplarını karıştırıyorum Veronica." Şüphemi yererek cevapladı. Ah, doğru haklıydı. Bir an içimdeki Sherlock çıkıp 'Hımm burada bir gizem var.' dese de. Maalesef yanılmıştı. Ellerimi göğsümde birleştirdim.
"Ee aradığını buldun mu bari?"
"Erkek arkadaşını benimle aldatman hoş bir davranış değil." Dedi umursamazca. Gözlerimi ona diktim.
"Bu iş, aldatmak sayılmaz bile..." Lafı ağzımda gevelemiştim. Sonuçta para kazandığım ve düzenli tekrarlarla gerçekleştirdiğim bir faaliyetti, yani bu bir iş'ti. Aldatmak olmuyordu. Hadi ama bir jigolo sevgilisini aldatıyor sayılıyor muydu ki? Eğer öyle sayılsaydı sevgilisi niye jigoloyla beraber olmaya devam eder ki? Benzer hesaplar... Liam ve ben iki senedir beraberdik ve bazen bu otel eğlencelerine katıldığımı biliyordu.
"Demek o da benim öğrencim." Kafamı salladım.
"Derste tanıştık zaten. Ah hatta şu beyaz tulum giyip de üzerine kahve döktüğün derste, iki sene önce ilk dönemin başlarında."
"Ha, epey olmuş. Uzun bir süredir birliktesiniz yani."
"Evet, kesinlikle."
"Seviyor musun peki onu?" Evet, o soru gelmişti. Arada arkadaşlarımdan da aldığım o soru... Yanaklarımı şişirip masadan uzaklaştım ve odamdaki deri koltuğa uzandım.
"Passsss, başka sorun var mı?" Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Gözlerimi açmamıştım ki Megan'ın ayak sesini duydum. Yanıma yaklaşıyordu. Kalbim onun topuk sesinin ritmine uyuyordu. O güzel kokusunu aldım bir anda. Yasemin ve Gül.
"Acaba Channel bir gün senin tenine değeceğini bilse No 5'i piyasaya sürer miydi? Çünki hiç bir kadında sendeki kadar güzel durmadı bu parfüm." Kucağıma oturduğunda gözlerimi açtım.
Megan benim profesörümdü. Megan benim eğitmenimdi. İki sene önce bana Ekonomi 101 dersini veren öğrenciler tarafından oldukça sevilen bir eğitmendi. Bir anneydi, eski de olsa bir eşti, kadındı. Güzel bir kadındı.
Gerçekten çok güzel bir kadındı.
Bedenimi dikleştirip onun ince beline sarıldım. Sol elimle beline sıkıca sarılmışken sağ elim ondan izin almadan göğsünü kavradı. Gözlerimi göğüslerine sabitlemişken yutkunup, konuştum.
"Senin bir anne olman... Beni delirtiyor Megan. Belki bu yıllar için değil ama. Oğlunu doğurduğunu, lohusa vücudunu ve süt veren memelerini düşünüyorum da. Aman tanrım... Beni bu kadar azdırman çok canice."
"Umarım derslerimde de bunları düşünmüyorsundur." Dedi gözlerini devirerek.
"Aslında seksi bir kadın olduğundan. Bazı dersler aklıma giriyordun ama genel olarak seninle ya da dersle pek alakadar değildim." Dudaklarımı büktüm. Omuzlarımdan iterek az evvel doğrulduğum deri koltuğa geri yatırdı beni. Ellerini karnıma koydu ve ellerinin üzerine doğru kapandı. O karnımı öperken saçlarını okşadım. Kızıl saçları tenime düşüyordu. Ortam da, Megan'da sıcacıktı.
"Sanırım artık beni unutmayacaksın." Dedim gülerek. Megan kıkırdadı.
"Oh emin ol sana çok eziyet edeceğim." Gözlerimi devirdim. En fazla ne yapabilirdi ki?
#KalbiDengem
Hadi yurum yabin 🫠
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayın Çıplak Günü (GxG) +18
Romansa+18 GirlxGirl kurgudur. Kurallar belli, elli oda, yüz kişi. Elli kırmızı, elli mavi bileklik. Karanlık bir salon. İşte Ayın Çıplak Günü partisinin özeti. #KalbiDengem