my dear teacher 2 ° jjk

B A Y I M

İyi okumalar ♡

"İyi misin?" benim fark ettiğim şeyi fark eden Taehyung kulağıma fısıldamış ve elimi sıkıca tutmuştu.

Yutkunup başımı salladım, evet gayet iyiyim. "Hmhm." diye mırıldanıp tekrar yutkundum, çünkü sikeyim tükürüğüm gitmiyordu ve ben tükürümde boğulmak üzreydim.

Boğazımı, askeriye telleriyle sarılmış gibi hissediyordum, yutkundukça sanki kesilip canımı yakıyordu.

Derin bir nefes verdim, yapabilirdim. Ben güçlü bir kadınım, hemde çok güçlü.

"Evet, herkes tamamsa, toplantı başlasın." diyerek emin sesimle konuştuğumda, kendimle gurur duymuştum. Çünkü onu gördüğümde, sesim götüme kaçmıştı.

Anasını satayım ya, küçük emrah bile bu kadar şey çekmedi benim ne haddime?

"Evet, sanırım herkes tamam? Evet." diyip derin bir nefes alarak konuşmama devam ettim. "Eskilerden bilirsiniz bizim şirketi, başında babam vardı ve o zamanlar en ünlü şirketlerden bir tanesiydi." dediğimde karşımdaki adam başını sallamıştı.

"Evet, fakat son yıllarda fazlasıyla düşüşe geçtiniz. Hatta batıyorsunuz nerdeyse. Bunun sebebi nedir?" demişti, siyah saçlı adam. 

Gıcık birine benziyordu.

Yutkunmaktan ağrıyan boğazımı aldırmayarak tekrar yutkundum.

"Şirketle annem ve babam ilgileniyordu, benim pek alakam olduğu söylenemezdi. Fakat.. 2 yıl gibi bir süre öncesinde, ailemi kaybettim.

Bu nedenle hiç bir şeyle ilgilenmeye gücüm yoktu. 1 yıl önce batmak üzre olan şirketle kendime gelerek ilgilenmeye başlayıp, normal duruma getirdim.

Hem öğretmenlik yapıp hem işleri sürdürmek oldukça zor olsa da, bu süre içerisinde gayet iyi toparlandık. Fakat daha yüksek yere gelmemiz için, ortak edinmemiz lazım." diyip ellerimi masaya koyarak başımı kaldırdım ve karşımdaki adama baktım.

Yaşlı ve  ton ton biriydi.

"Anlıyorum, üzgünüm." dediğinde, gülümseyip başımı eğip kaldırdım. "Peki, anlaşmayı imzalamak için neyi bekliyoruz o zaman?" diyip sıcak gülümsemesini sunmuştu, yaşlı amca.

"Ah, tabi ki. Belgeler burada." diyip ayaklandı ve adamın yanına gitti Taehyung.

İşi aldığımız için mutlu bile olamıyordum, cidden bu nasıl bir hayattı böyle? İşte böyle bir hayat amına koyayım, Eun mi'nin mağdur olduğu bir hayat.

Az kaldı, biraz daha üstüme gelirse hayat; 'mağdurum, mağdurum da mağdurum' diye bağıracaktım mağdur dansını ederek.

Belgeler imzalandığın da el sıkışıp, selamlaşmıştık. Toplantı boyunca hiç bakmamıştım Jungkook'un olduğu tarafa, bakmaya cesaret edememiştim daha doğrusu.

"İzninizle." diyerek toplantı odasından önce çıkarak odama ilerledim. Gayet emin adımlar atarak odama girdiğimde, masama gelip ellerimi yaslayarak güç aldım.

Sikik bir aşk filminde miydik? Ne bu şimdi? Cidden..

Kapım açıldığında derin bir nefes verdim, o gelmişti. Evet kesinlikle o ydu bu. Kokusundan tanıyordum, amına koyayım köpek miyim ben kokusundan tanıdım? Neyse konumuz bu değil.