Bitti

296 11 0
                                    

Dün gece geçirdiğimiz geceden dolayı başım ağrıyordu. Kafamı sert bir yere yaslamış bir şekilde buldum. Kalkıp baktığımda ise bunun Jungkook'un göğüsü olduğunu anladım. Hala uyanmamıştı. Ben de yanından sessiz bir şekilde kalkarak odamdaki lavaboya girdim. Başımın ağrısı katlanılamayacak bir hal aldığında yüzümü yıkayıp aşağıya indim. Daha kimse uyanmamıştı. Saat kaçtı ki?

İlaç kutusunun durduğu dolabı açtım ve ağrı kesici içtim. Umarım biran önce geçirirdi. Mutfaktan çıkıp tekrar odama çıkacağım sırada telefonumu masanın üzerinde gördüm. Saat kaç diye bakmak için ilerledim ve elime aldım. 12:43'ü gösteriyordu. Ben de şaşırdım. Bizimkiler normalde daha erken kalkardı. Ne oldu da hâla uyuyorlar diye düşünmeden edemedim. Ben de odalarına gitmeye karar verdim. Lisa'nın odası boştu. Jennie unnienin odasına baktığımda ise o da boştu. En son Jisoo unnienin odasına girdim. O da boştu. Masanın üzerinde bir not görünce elime aldım ve okudum.

Rose;

Biz alışverişe çıktık. Telaşlanmana gerek yok. Bu arada bugün eve taşınıyoruz. Bu yüzden nakliyatçılar eve gelecek. Onlar gelince beni aramaya unutma.

Blackpink...

Notu okuyunca derin bir nefes verdim. Sonra da tekrar odama gittim ve hâla uyuyan Jungkook'un yanına yattım. Elimi beline doladım ve kafamı boyun girintisine gömdüm. O sırada telefonum çaldı ve Jungkook uyandı. Ben de hızlıca kalktım ve telefonuma baktım.

Lilililiiimm💙 arıyor...

"Efendim Lili?"

"Uyandırmadım değil mi?"

"Hayır."

"Sana bir şey söylemem gerek."

"Ne?"

"Jungkook oradaysa başka odaya geç çünkü delirdiğini görmemesi lazım."

"Tamam, bir saniye."

"Geçtim söyle."

"Bambam senin ile buluşmak istiyormuş ve sanırım seni almaya geliyor."

"NE!"

"Sus kız şimdi eniştem duycak ağzımıza sıçacak."

"Hemen ona söyle gelmesin. Ben onu uyarmıştım."

"Denedim ama kabul etmiyor."

"Jungkook'u bir şekilde göndermem lazım ama nasıl?"

"Bilmiyorum ama ben de geliyorum oraya."

"Tamam hızlı ol."

Telefonu kapattım ve kapıyı açtığımda karşımda dikelen bir Jungkook ile karşı karşıya kaldım.

"Kimdi o?"

"Lisa."

"Ne dedi sana da bağırdın?"

"H-hiç öyle."

"Rose?!"

"Ya bir şey yok. Bugün taşınacakmışız. Onu söyledi. Sen istersen git ben de eşyalarımı toparlamaya başlayacağım."

Sahipsiz Kalp~Rosekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin