Kapı kapanmıştı… X, kapının kapanışını sessizce izlerken Sehun’a kurtar beni diye bağırmak istemişti fakat sesi çıkmamıştı…
X, sulanmış gözlerinden net göremiyordu etrafı. Gözyaşları yanağından akmaya başladı. Korkusuyla baş başa kalmıştı. Sürekli hissettiği kötü enerji demek buydu; LSM’le aynı odada kalmak…. LSM’in ensesindeki nefesini hissediyordu, gözyaşlarının sonu gelmiyordu bir türlü. Bu durumdan kaçmak için hemen şuan ölmeye bile razıydı. LSM’in kendisine bir şey yapmasını kaldıramazdı, bu kadarına dayanıcak gücü yoktu.
LSM, X’in saçlarını ensesinden yana doğru attı. X’in tüm bedeni korkudan titriyor, sonunu tahmin edercesine hıçkırıklarla ağlıyordu. LSM’in dudakları X’in boynundaydı.
-Lütfen… Yapma… Lütfen…
X, gözyaşlarının arasından zor da olsa LSM’e yalvarıyordu. Fakat LSM, X’in boynunu öpmeye devam ediyor, arkadan beline sıkıca sarılıyordu. X, öyle derinden bir acı hissedip ağlıyordu ki kelimeler ağzından güçlükle çıkıyordu.
-N’olursun yapma…
LSM, X’in sözlerini duymazdan geliyordu. Elini X’in göğüslerine doğru götürüp okşamaya başladı. X, bu kadarına daha fazla dayanamadı birden bir cesaret, bir güç hisseti kendisinde ve LSM’i ittirdi. Ama ne yazık ki acıdan çok fazla gücü yoktu, fazla uzağa ittirememişti.Kapıya doğru koşup, Sehun'a kaçmak istedi. Kendini epey bi zorlayarak koşmaya başladı; korkudan ayakları uyuşmuştu, birbirine dolanıyordu. X birden saçlarından geriye doğru çekildi. LSM, saçlarından yakalamıştı onu.
-İşleri zorlaştırma!
X, LSM’in saçına asılmasıyla daha da büyük bir acı hissetti. Hem ruhu hem bedeni acıyordu. Ağlama krizine girmiş, çığlık atıyordu fakat tüm çabaları boşaydı. LSM, X’i saçlarından tuttuğu gibi yatağa doğru fırlattı. X, kalkmaya çalışıyordu fakat LSM üzerine çıkmış onu kollarından tutuyordu. X, pes etmek istemiyordu. Bu kadar kolay LSM’e teslim olamazdı, bir çıkış vardı, olmalıydı…
LSM, X’in çığlıklarını önlemek için dudaklarına yapıştı. X, nefes alamıyor gibi hissediyordu. İçinden defalarca yalvarıyordu ; “Nolur al canımı”…
LSM, X’in dudaklarını sertçe ısırdıkça X daha da debeleniyor, başını yana çevirerek ondan kaçmaya çalışıyordu fakat hiç umut yoktu. LSM tüm ağırlığını X’in üzerine vermişti. X, onu vücudunda hissettikçe kendinden iğreniyor, yaşamayı bile istemiyordu.
LSM, X’in üzerindeki tişörtü çıkarmaya çalışıyordu. X, ağlamaktan çok güçsüzleşmişti. LSM’i ittiriyor, elinden kurtulmaya çalışıyor fakat her defasında başarısız oluyordu. LSM onun kollarını tuttuğu için bacaklarıyla sağa sola doğru çırpınmak istiyordu ama LSM’in ağırlığından hareket dahi ettiremiyordu. Kendini çok çaresiz hissetmesine rağmen elinden gelen her şeyi deniyordu…
X gözlerini kapadı. LSM’in üzerindeki iğrenç yüzünü görmeye dayanamıyordu. Tüm çabalarına rağmen başaramamıştı; LSM tişörtü çıkardı. X, sütyeniyle onun karşısında olduğu için utanıyordu. Acı acı ağlamaya devam ediyor,acıdan başka bir şey hissedemiyordu. LSM’in dudakları hala dudaklarındaydı; bağıramıyordu. Sehun’a sesini duyuramıyordu. X’in canı şuan daha da acıyordu, Sehun’un kapı kapanırken ki acı bakışlarını görmüştü; kim bilir ne düşünüyordu…
LSM, X’in dudaklarından dudaklarını sonunda çekmişti. X, çaresizce bağırmaya çalıştı fakat sesi bu sefer korkudan değil, ağlamaktan çıkmamıştı. Ses tellerini zorlamış, zarar vermişti. Bağırmaya çalışırken çok cılız, güçsüz bir ses çıktı, bu da sesini duyurmak için yetersizdi. Kendini çok çaresiz, aciz ve zavallı hissediyordu. Sehun’un bir umut onu kurtarmaya geliceğini düşünmek istiyordu fakat bu sefer de LSM’in ona zarar vermesinden korkuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEHUN BİASLILARA ÖZEL
FanfictionAşk-ihtiras-Entrika Exo-Sehun Biaslı herkes x yerine kendini düşünebilir. "İki günlük heveslere aşk denilecek kadar azaldığında anlam, herkesten daha aşıktım ben..."