2. SEZON 4. BÖLÜM

3.2K 137 44
                                    

    X, gözlerini yeni bir güne durgunca açtı. Bedenen kendisini iyi hissediyordu belki ama ruhen hala çökük vaziyetteydi. Dün banyoya ona mesaj atan numarayı aramaya gidip bir daha salona dönmemişti. Dönmesini gerektiricek ne vardı ki? Sehun ve sarışını el ele görmeye ne kadar katlanabilirdi, üstelik Sehun hala hiçbir açıklama bile yapmıyorken?

 
      X, yatağından çok fazla oyalanmadan kalktı. Bugün günler sonra tekrar işinin başına dönüceği için biraz heyecanlıydı. Sehun’la aynı ortamda olucaktı ve Sehun’un hareketlerinin nasıl olucağını merak ediyordu. Kendince bir karar aldı, eğer Sehun konuşmazsa o da hiçbir şey sormayacak, konuşmaya çalışmayacaktı. Sehun’un açıklama yapması gerekiyordu ve X bunun için onun peşinden koşmayacaktı.

    Artık havalar soğumaya başladığından siyah deri tayt giyip üzerine tek omuzu düşük bordo salaş bir kazak giydi. Siyah yüksek topuklu ayak bileğinin hizasındaki botlarını da giyerek saçlarını at kuyruğu topladı ve boynuna siyah bir fular doladı. Hafifçe de bir makyaj yaparak siyah kalçasına kadar uzunlukta olan montunu giydi. Son hamlesini kırmızı rujunu sürerek yaptı ve artık hazırdı. Çantasını da alarak salona indi. LSM, sofrada kahvaltısını yapıyordu. X, kendisini yine kahvaltı için zorlayacağını düşünerek masaya doğru isteksizce bir adım attı.


 

  -Hazırsın madem çıkabiliriz.


   LSM, X’i görünce elindeki gazetesini bıraktı ve ayağa kalktı. X bu duruma şaşırarak attığı tek adımla olduğu yerde kaldı, kahvaltı için zorlamamasını beklemiyordu. LSM, yanına doğru yürüdüğünde X, bu sefer de o bir şey demeden kendiliğinden koluna girmek için hamle yaptı fakat LSM, X’in yanında durmadan kapıya doğru yürümeye devam etti. X, bir kez daha şaşırdı. LSM, X’i koluna zorla takmadan evden çıkmazken şimdi kendisi istememişti. X, bu duruma şaşırmış olsa da rahatlamıştı. LSM’in zorla koluna girmek kendisini her defasında yeterince kötü bir duruma sokuyordu.
    


     Yol boyunca X üzerindeki durgunlukla sadece camdan dışarıyı izledi, hava soğuk ve yağmurluydu. Kış artık yüzünü göstermeye başlamıştı. Arabanın camına tek tek düşen yağmur damlalarında düşüncelere daldı. Annesi hala aramamıştı, o da aramayı unutmuştu. Aklı 4’e bölünmüştü bir yandan annesini düşünürken diğer yandan mesajı atan kişiyi, Sehun ve sarışını son olarakta LSM’i düşünüyordu.


     LSM, hastaneden çıktıklarından beri tuhaf davranıyordu. Nazik birine dönüşmeye çalışıyor gibiydi fakat X bu hallerinin altından başka bir çıkacağına inanıyordu. Dünkü gelen mesajdan LSM’e bahsetmemişti çünkü baş şüpheli oydu. Ona korktuğunu hissettirmek istemiyordu ama asıl korkusu bu kişinin LSM olmamasıydı. X, LSM’e doğru çevirdi yüzünü; camdan dışarıyı izliyordu. Her zaman arabada X’in elini tutardı ama şuan tutmuyordu bile. X, LSM’den kafasını çevirirken şirkete yaklaştıklarını gördü, içindeki ürpetiyi çok derinden hissetti.


    Şirketten içeri el ele tutuşmadan ayrı girdiler. X, bu durumdan şikayetçi değil aksine çok huzurluydu fakat hala tuhafına giden bir şeyler vardı. Tanıdığı LSM bu olamazdı. Şirketteki herkes onları gülücüklerle, karşılıyordu. X, insanlara gülümsüyor, LSM ise geçmiş olsun dilekleri için teker teker teşekkür ediyordu. Birlikte asansöre binerek Exo’nun çalışma odasının olduğu kata bastı LSM.


   -İlk günden çok yorma kendini, istediğin zaman eve geçebilirsin. Eğer şoförle gitmek istemezsen sana taksi çağırmalarını iste ya da nasıl gitmek istiyorsan öyle git.

SEHUN BİASLILARA ÖZELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin