black wings

• 1

*
Noona; Kore'deki erkeklerin kendilerinden büyük kızlara hitap şekli.

{14.10.2019}

Daegu, Güney Kore
03.40

Taehyung kapşonlusunun şapkasını başına geçirdi ve arabadan inip boş sokağa kısa bir bakış attı. Hâlâ buradan ürküyordu.

Bagajdan sırt çantasını aldı ve eve doğru döndü. İşte, sonunda gelmişti. Derin bir nefes alıp eve yöneldiği sırada aniden telefonu çalmaya başladı.

Cebinden çıkarıp arayan kişiye baktı. Vampir arıyor... Bu Mark'tı, Taehyung'un tek dostu.

"Ne?" diyerek açtı telefonu. Mark endişeyle: "Nereye kayboldun Taehyung!? Aklım çıktı resmen!"

"Daegu'ya geleceğimi söylemiştim,evden almam gereken şeyler var. Bir şey mi oldu?"

"Müdür seni sorup duruyor. Bu seneki öğrencilere okulu gezdirme görevi sendeydi. Ayrıca hafta içi okuldan ayrılmak yasak! Öğrenirlerse atılırsın!"

"Bağırmayı kes, senin yüzünden öğrenecekler. Birkaç saate döneceğim. Hasta, odasında yatıyor dersin."

"Gerçekten kalbime iyi gelmiyorsun!" Telefonu kapattıktan sonra iç çekip eve baktı.

Tek katlı müstakil bir evdi. Bir yıl öncesine kadar,bembeyaz olan duvarlar, şimdi simsiyahtı.

Min Ah'ın yaptığı resimler bozulmuş, Jungkook'un salıncağı yerle bir olmuştu. Jin ve Namjoon'un oturmayı çok sevdiği çardak paramparçaydı.

Göz yaşları sessizce yanaklarından süzülürken ağır adımlarla merdivenleri çıktı. Kapı açıktı.
Burnunu çekti ve yavaşça içeri girdi. Ev,son bıraktığı gibiydi.

Pencereler kırılmış,masalar devrilmiş,lambalar patlamıştı. Ağlayarak yere oturdu.

"Kurabiye zamanı çocuklar!" Min Ah'ın sesiyle hepsi oyunu bırakıp mutfağa koştu. Min Ah,iki tepsi kurabiye yapmıştı. Jin sevinçle gülümsedi. "Tam zamanı,"

"Afiyet olsun ballı çöreklerim!"

"Senin ballı çöreğin bir tek bendim hani!" dedi Jungkook ağzına dolmuş kurabiyelerle. Min Ah kıkırdadı. "Şşş, çaktırma Kookie."

Taehyung güldü ve Jungkook'a baktı. İçlerinde en küçük oydu,bu yüzden Min Ah onunla daha çok ilgilenirdi.

Taehyung aklına düşen anılarla ağlasa da, hafifçe gülümsedi. Min Ah onların bakıcılarıydı. Ama herkes onu ablası olarak bilmişti ve kısa zamanda aileden biri olmuştu.

"Şimdi yoksunuz." diye mırıldandı ve ayağa kalktı. Evdeki kalan eşyaları alıp gidecekti.

İlk olarak Jimin ve Hoseok'un odasına girdi. Her yer batmıştı. Etraf kırık döküktü.

Gözlerini sildi ve komodine yaklaştı. Çekmeceyi açtı ve Hoseok'un en sevdiği Mang oyuncağını aldı.

Jimin'in de en sevdiği kitabı aldı. Oradan çıkıp Namjoon, ve Jin'in odasına girdi.

Jin'in en sevdiği şey yemeklerdi,bu yüzden onun eşyası yoktu. Namjoon'un en sevdiği eşyası zeka küpüydü. Onu da alıp çantasına attı. Oradan çıkıp Jungkook'un odasına girdi.

Onun en sevdiği eşya ise, oyuncağı Cooky'di. Gülümseyerek onu da çantasına attı.

Odadan çıktı ve kanepeye baktı. Normalde Jungkook'un kaldığı oda Min Ah'ın odasıydı. Ama Jungkook Namjoon'un çok horladığını, uyuyamadığını söylemişti.