[CR] youtube: TaeEeVee
*
Tzuyu kitapları rafa geri koydu ve aldığı notlarla birlikte kütüphaneden çıktı. Lanetin bitmesinin ardından ilk defa saatlerdir yalnız başınaydı. Evet, yalnızlık bazen kötü olabiliyordu ama o bunu, çok uzun zamandır bekliyordu. Biraz da yalnızlığın keyfini çıkarmak istiyordu.
Bahçeye çıktı ve gri gökyüzüne baktı. Yaz günlerini özlemişti. Bu yaz, Taehyung'la birlikte güzel bir tatil geçirmeyi planlıyordu. Tabi eğer, savaş biterse...
Savaş başlamıştı ama ne Neon ne de büyücüler bir hamle yapmamıştı. Herkes olduğu yerde bekliyordu ve bu çok garipti. Neon'un şimdiye kadar her yeri harabeye dönüştürmesi gerekmez miydi?
Tzuyu kaşlarını çattı. Yoksa Neon yine bir oyun mu oynuyordu? Ondan her şey beklenirdi... Temiz havayı içine çekti ve banklardan birine oturdu.
O sırada ona doğru gelen Mark'ı gördü. Hafifçe gülümsedi ve el salladı. Mark da ona karşılık verdi ve yanına oturdu. "Selam Tzuyu,"
"Selam Mark,"
"Bir şey söylemek istiyorum." Mark gergince boğazını temizledi ve bakışlarını yere çevirdi. "Sana,size daha önce benden bahsetti mi?"
Tzuyu kaşlarını kaldırdı şaşkınca. "Hayır,neyden bahsetmesi gerekiyordu?"
"Sana benim çocukluk aşkım. Ona duygularımdan bahsettiğimde kaçıp gitti. Onca yıl oldu, onu unuttuğumu sandım ama dün, o kollarımdayken onu hâlâ sevdiğimi anladım."
Tzuyu güldü. "Kaçıp gitti öyle mi? Bundan bahsetmemiş anlaşılan, bu lanet yüzünden oldu Mark. Küçüktük ve lanet o zamanlar çok daha kuvvetliydi. O da sanırım korkup kaçtı." Mark şaşırmıştı. "Bu lanet hepimizin hayatını mahvetti yani."
"Maalesef, bak ne diyeceğim; gidip Sana'yla konuş. Ona duygularından bahset. Onu biraz tanıyorsam sana karşılık verecektir."
"Gerçekten mi?"
"Min Soo'nun yanındayken bize bazen aşktan bahsederdi. Öyle güzel anlatıyordu ki, bu duyguları ancak aşık biri söyler. Yani, hayatında senden başka erkek yoktu.
Bize hiç erkeklerden bahsetmedi, hayatına ve hayatımıza erkek de girmedi. Bu duyguları yüzde doksan dokuz senin için hissediyor. Vaktin varken git konuş ve sarıl ona."
Mark Tzuyu'den cesaret alarak ayağa kalktı. "Teşekkürler."
"Rica ederim."
Mark okula doğru koşarken Tzuyu yine güldü kendi kendine. Emindi, Sana da Mark'ı seviyordu.
Mark, koşturarak Sana'yı aradı. Momo'yu gördüğünde ona seslendi. "Hey Momo!" Momo siyah saçlarını savurarak Mark'a baktı. "Efendim?"
Mark nefes nefese: "Sana'yı gördün mü?" diye sordu. Momo başını salladı. "Yemekhanede,Mina'yla büyülere çalışıyor."
"Tamam, sağ ol." Yine koşarak yemekhaneye gitti. İşte oradaydı,açık kahve saçlarıyla oynayarak Mina'ya bakıyordu.
Yutkundu ve derin derin nefesler almaya başladı. İşte, yıllardır beklediği o an gelmişti. Sevdiği kıza yeniden açılmak...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
black wings
FanfictionBurası Hannam Okulu. Seçkin büyücülerin ve diğer yaratıkların evi. Kim Taehyung'un ise yaşama tutunmak için kaldığı bir yer... ××× "Dokuz cadı efsanesini biliyor musun?" diye sordu Tzuyu. Meraklı gözlerle Taehyung'a bakıyordu. Taehyung bu soruya an...