Daddy's Little Babe [Styles]

9

If the whole world was watching i'd stilldancewithyou. SELAMLAAAARRRR BU KARI YİNE ÇILDIRDI EYW EYW. Everything comes back to you.

Taaam yeter bu kadar bence. Geçen bölüm Heri çok şerefsizlik yapmıştı hatırlarsanız. Birkaçınızla baya bi sövmüştük kendilerine, şahsen ben çok eğlendim. UMARIM O BİRKAÇ KİŞİ DE EĞLENMIŞTİR SÖVERKEN.

AMAAAAAAA BURADAN BİR DUYURU YAPMAK ZORUNDA HİSSEDİYORUM KENDİMİ.

Harry Edward Fucking Hot Hazza Harold Curly Styles, kitabımda seni bu kadar şerefsiz bir karakter yapmak istemezdim ancak bana şerefsiz adam lazım. Harbiden çok özür dilerim ya. Böyle olsun istemezdim diyemem çünkü istediğim için oldu aq neyse pardon yine de.

Bir gün bunu yanlış yazarsam (iyi okumalar beyniler!) O gün beni linç yağmuruna tutabilirsiniz canlarım.

İyi okumalar beyniler!

Odamda yorganımın altına girmiş ağlamaya devam ediyordum.

Hala burada olduğum için kızgındım kendime ancak gidecek kimsem yoktu. Her şeyim bu evdeydi, bu evdi.

"Girebilir miyim?" Niall'ın sesini duyduğumda boğazımı temizleyerek girmesi için mırıltılar çıkardım. Açılan kapıdan Niall girdiğinde gözyaşlarımı silerek yorganımın içinden çıktım.

"Al." Elindeki çikolatayı bana uzatırken kızarmış gözlerime bakıyordu.

"Neden getirdin bunu?"

"Harry çikolata istediğini söyledi."

"Yalan söylemiş."

"Sen neden ağlıyorsun Mads?"

"Kendimi, iyi hissetmiyorum."

"Neden?" Dedi yanıma gelerek yatakta bağdaş kurarken. Bir arkadaşım gibiydi. Yakın bir arkadaşım.

"Kötü şeyler oldu. Sana anlatmak isterdim ancak bunu yapamam."

"Pekala. Moralini düzeltebileceğim düzeyde mi?"

"Sanmıyorum."

"Yine de denesem?"

"Tanrı aşkına Niall, komik olmayan esprilerine kırılmaman için gülmek zorunda kalıyorum. Lütfen yapma." Dedim gülmeye başlarken. Aslında, çaba sarf etmeden başarmıştı beni güldürmeyi.

"Çok kabasın Mads, ben o esprilere emek veriyorum." Dedi ancak o da sırıtıyordu. Tekrar gülerek yataktan doğruldum ve sırtımı başlığa yaslayarak oturdum. Niall tam önümde otururken elindeki çikolatayı kaldırırken konuştu.

"Yemeyeceksen mideme fişekliyorum?"

"Fişekle." Dedim tekrar gülerken. Çikolata paketini açarken gözlerimi saçlarına çıkardım. Yıllardır sarıya boyatıyordu ancak doğal saç rengi çok daha güzel görünüyordu. Bunu ona söylediğimden beri doğal saç rengiyle yani kumral geziyordu.

"Saçlarını ne zaman kestireceksin?" Elimi uzayan saçlarına atıp oynamaya başlarken konuştuğumda omuz silkti.

"Bir ara kestiririm." Çikolatadan bir ısırık aldığında nedense gülesim gelmişti. Gözlerini bana çevirdi ve garipsercesine baktı. Bunu yapmasıyla gülüşlerim artarken o da kıkırdamaya başlamıştı. Ben kahkaha atmaya başladığımda Niall da gülüyordu. Dizlerine tutunurken kendimi durdurmaya çalıştım. Ancak o da kahkaha atmaya başladığında kendimi durdurmam neredeyse imkansız bir hale gelmişti. Aralanan kapıyla bakışlarımı o tarafa çevirdim. Zayn durgun bakışlarıyla bize bakarken daha çok kahkaha atmaya başladım.