Daddy's Little Babe [Styles]

17

BEN GELDİİİİİİMM. BÖLÜM FIRLATIYORUM SİZE ŞİMDİ. KALPLER KALPLER KALPLER. ÇİÇEKLER, BÖCEKLER(BUİĞRENÇAMANEYSE), GÖKKUŞAĞI, AY ÇİÇEKLERİ, GÜNEŞ, VE HARRY EDWARD FUCKING HOT HAZZA CURLY HAROLD STYLES. Evet bunları seviyorum.

İyi okumalar beyniler!

HAMİLELİĞİN 8. AYINDA WOWOOWOOWWOWOWOWOOW.

"Harry, ne oldu sana?" Madison endişeli bakışlarını bana yollarken minik ellerini de gövdeme koymuştu.

"Bir şey olmadı."

"Çok kötü görünüyorsun."

"Yapacak bir şey yok."

"Ama hala çok karizmatiksin."

"Buna da diyecek bir şey yok."

"Hasta mısın?"

"Hayır Madison, şunu sormayı keser misin artık?"

"Ama hasta gibi duruyorsun."

"Değilim bebeğim. Turp gibiyim turp."

Ajdar babaya selamlar muah

"Tamam o zaman." Dedi ve şezlonga yayıldı. Bakışlarımı bedenine çevirdim ve onu süzmeye başladım. Bu bikiniyle çok seksi görünüyordu. Aslında bu sinirlenmemi sağlıyordu. Bunu giymek için canıma okumuştu. En sonunda aletime vurup beni ikna (?) etmişti.

O böyleyken gözümü 1 saniye için bile kapatasım gelmiyordu. Biri baktığında suratına yumruğu çakmam gerekiyordu.

"Harold, elma suyumu hala getirmediler." Dudağını büzdüğünde bakışlarımı dudaklarına çevirdim ve istemsizce dudağımı yaladım. Dolgun dudakları sakin kalmamı zorlaştırıyordu.

"Harold! Dinliyor musun beni?!" Başımı aşağı yukarı salladım hala dudaklarına bakarken.

"Yardımcı olabilir miyim?" Bakışlarım sesin geldiği tarafa kaydığında genç bir adamı gülümseyerek Mads'e baktığını fark ettim.

"Aslında-" Madison konuşmaya başlarken sözünü kestim.

"Siktirip giderek yardımcı olabilirsin."

"Aslında seninle değil de, bu güzel bayanla konuşuyordum."

"Yanında ben varken onunla konuşmaya çalışmak, büyük cesaret." Oturduğum yerden kalkıp ona adımladığımda Mads kolumu tutup konuştu.

"Harry, boşver. Olay çıkmasın."

"Nesi oluyorsun bilmiyorum ama bu güzel kızla pek ilgilendiğin söylenemez değil mi Harry?"

"Bak çocuk, ben daha fazla sinirlenmeden uzaklaş."

"Yoksa ne olur Harry?" Yüzüne geçirdiğim yumrukla gerileyerek kumlara düştü. Mads kısa bir çığlık atarken çocuğun yanına eğildim ve biraz önce yumruk attığım burnuna baktım.

"Merak etme, kırılmamış." Dedikten sonra sert bir yumruk daha geçirdim. Acı bağırışı kulağıma dolduğunda yere düşen kafasını boynundan sertçe tutarak kaldırdım ve yamulan burnuna bakarak konuştum.