Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
lalalalisa_m: Bazen yaşama isteğin kaybolur, ama o yanında olunca... Her şey değişir. 5.717.919❤️ 3.912.511💭 ______ Bu gönderi yorumlara kapalıdır... ~~~~~~~ Roses_are_rosie;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Roses_are_rosie: Bir süpriz😝 4.712.192❤️ 3.181.715💭 ______ @Blinkeu: Kime ayol? @İtzyyy: Süprizlere bayılırım @sooyaaa_: Hey Rose haydi seni bekliyoruz! 🔁 @Roses_are_rosie: Saat geldi mi ya? @Roses_are_rosie: Uçuyorum Daha fazla yorum görmek için dokunun... ~~~~~~~
Japonya'dan Kore'ye dönme vakti gelmişti. Ama bu sefer uçakla değil yat ile gideceklerdi. Sadece onlar olacağı için eğlenceli bir yolculuk olacaktı.
Sabah herkes kalkıp giyindikleri sonra yemeklerini yediler ve yatın olduğu limana doğru götürmek için onları siyah, gösterişli araba karşıladı.
Tae'nin yüzü düştü "Arabanın rengi neden siyah? Her sabah görünce içim kararıyor"
Jennie güldü "Ne bekliyordun Tae sana özel renk cümbüşü falan mı?"
Herkes gülmeye başladı ve arabanın korna sesini duyunca koşa koşa arabaya bindiler.
Jimin son günlerde biraz üzgündü. 13 Ekim onun doğum günüydü. Ama şirkette olduklarından ve son zamanlarda biraz şarkı sözleri yazımlarına odaklandıklarından kutlamaya zamanları olmamıştı.
Kimse bundan bahsetmediğinden Jimin onların onun doğum gününü unuttuğunu düşünmüştü. Ama tabiki kimse unutmamıştı. Doğum gününü yatta yapacaklardı.
Herkes kendi yapacağı görevin malzemelerini sırt çantasına koymuştu.
Jennie, Namjoon ve Yoongi balonları şişirecekti.
Jisoo ve Jin pastadan sorumluydu.
Hoseok, Tae, Lisa ve Jungkook etrafı süsleyecekti.
Rose ise Jimin'i parti alanına getirecek küçük bir oyundan sorumluydu.
Güle oynaya bir yolculuğun sonunda limana gelmişlerdi. Çantalarını alıp sırayla bindiler. Herkesin kendisine ait bir odası vardı. Buna sevinmişlerdi çünkü ikili olarak çok rahat oldukları söylenemezdi.
Herkes eşyalarını yerleştirdi ve salon gibi bir odaya geçtiler.
Herkes Tae'ye kaş göz işareti yapıyordu. Tae Exo'dan Lay'e Jimin'i araması için mesaj atacaktı. Lay Jimin'in yakın arkadaşıydı ve üyeler onunla bu konu hakkında anlaşmıştı.
Tae Lay'e mesajı attıktan 1 dakika sonra Jimin'in telefonu çalmaya başladı. Jimin konuşmak için çıktığında odada bir kargaşa yaşandı resmen. Herkes çantaları alıp en aşağı kata koştu.
Jennie, Namjoon ve Yoongi balonları şişirmeye başladı.
Rosè küçük notlar yazıyordu.
Lisa, Hoseok, Tae ve Jungkook süslemeleri asıyorlardı.
Jisoo ve Jin pastayı süslüyorlardı.
Biraz sonra herkes işini bitirdiğinde Rosè hazırladığı tüm kağıtları alıp yukarı çıktı. Hepsini önceden belirlediği yerlere koydu. Kağıtların hepsini yerleştirince hemen aşağı indi.
Etrafa bakınırken koltuğun üstünde bir kağıt buldu "Demek oyun ha?". Güldü ve okumaya başladı
"Merhaba civciv bey. Bu sizin için bir oyundur ve bu kağıdı kesinlikle Rosè yazmamıştır. Bir sonraki kağıt kapının arkasında hadi eyw"
"Demek Rosè ha?" Güldü ve kapının arkasındaki beyaz katlanmış kağıdı aldı. Onu da hemen açtı...
"Oyunu bu kadar kolay sanma Jimin-shi asıl şimdi başlıyoruz NİHAHAHA! İşte bilmecen; Jennie unni ve Yoongi oppayı temsil edem hayvan nedir? Ve ne içmeyi sever? Sevdiği içeceği bul ve bu gemide o nerede bulunursa bir sonraki kağıdın orada!"
Jimin düşünmeden cevap verdi "Kedi! Ve süt? Süt de... mutfak!"
Hemen koşa koşa geminin mutfağına indi. Buzdolabını açtı ve süt kutusunun önünde yine bir katlanmış kağıt gördü. Açıp okumaya başladı...
"Demek cevabı buldun seni gidi civciv! Bilmecen işte burada; Gemiden sorumludur, beyaz bir üniforma giyer. Ve onunla iyi anlaşıyoruz eheheh. Bu kimdir? Bir sonraki kağıt orada!"
Jimin yine düşünmeye başladı "Gemiden sorumlu... Beyaz üniforma... Kaptan!!" Hemen kaptanın olduğu yere gitmeye başladı.
Kaptana selam verdi ve ona Rosè'nin buraya bir kağıt bırakıp bırakmadığını sordu. Kaptan ona hemen kağıdı verdi ve Jimin okumaya başladı...
"Merhaba yine karşılaştık! Bilmeceni hemen veriyorum. Bunu bilemezsen darılırım bak; Benim en sevdiğim renk nedir? Ve bunu sana ilk söylediğim yer neyin içindedir?"
Jimin hemen cevap verdi "Tabiki pembe. İnstagram... Telefon?!"
Telefonunun kılıfını çıkardı ve oradan bir kağıt düştü. Gözleri açıldı. Her şeyi çok iyi planlamıştı.
Kağıdı açtı ve okumaya başladı...
"Aferin aferin son bilmeceye geldin zeki çocuk. Bilmecen geldi; Senin doğum gününün olduğu ay hangi aydır? O ayın ilk harfini bul. Ve alfabede o harften önce gelen harfi bulup gemide o harf ile başlayan yere gel."
Yine düşünmeye başladı "Ekim.. E... D... Depo!"
Koşa koşa depoya indi. Işıkları karanlık gördü. Yavaşça içeri girdi "Rosè?"
Anında ışıklar açıldı ve konfetiler patladı. Jimin çok şaşırdı "Unutmamışsınız..." Jisoo ve Jin pastayı tutuyorlardı "En sevdiğimi de unutmamışsınız... Çilekli!"
Jimin tek tek herkese sarıldı. En son Rosè'ye sarıldığında çok uzun durdu. Kulağına şunları fısıldadı "Bilmeceler çok eğlenceliydi teşekkürler sincap hanım"
