Bu bölümde minik bir sürprizim var. Aklımda olan kurgulardan birini gelişigüzel anlattım. Onun hakkında mutlaka yorumlarınızı bekliyorum. Bu hikayede anlatacağım her kurgu için aldığım yorumlara göre bir sıra oluşturup öyle yazacağım o yüzden lütfen, yorum yapın. Ya da bir şekilde düşüncelerinizi bana ulaştırın. Keyifli okumalar! 🌺❤
✒✒✒
Hilal gözlerini araladı. Gördüğü ilk şeyin Leon'un yüzü olmasını beklemiyordu. Doğruldu, etrafına baktı. Kendine gelmeye çalışırken Leon'un elini tuttuğunu fark etti. Kaşları iyice çatıldı, elini çekti. Telefonundan saate baktı. Kendine gelmek için bir eliyle gözlerini ovarken diğer elini ağrıyan belinin üzerine koydu. Ne zaman uyuyakaldığını hatırlamaya çalışıyordu. En son Leon'u izlediğini hatırlıyordu. Okumaktan yorulmuş, kalkmak istediğini söylemek yerine başını masaya koymuş ve onu izlemişti. Çok konsantre gözüktüğü için bölmek istememişti. Leon'a baktı. Gece dikkat etmemişti ama dün eve gittiğinde traş olmuş olmalıydı çünkü kısa sakallarını artık göremiyordu. Elini yanağına doğru uzattı, dokunacağı sırada ne yapmak üzerinde olduğunu anlayıp durdu. Uyurken onun kendisine böyle bir şey yapmış olduğunu düşündü, bunun uygun olmadığına karar verdi. Eğer dün gece Leon'un zaten bunu yapmış olduğunu bilseydi onu uyandırmaya kalkışmazdı.
"Leon?"
Leon kuruyan boğazı yüzünden yutkundu, yavaşça gözlerini araladı. Hilal'in bakışlarını gördü, başını kaldırdı.
"Saat kaç?"
"Sekizi geçiyor."
Leon boynunu bir sağ bir de sola çevirdi. Hilal elini saçlarından geçirdi.
"Ne zaman uyudum ya? Sadece gözlerimi dinlendirecektim."
Leon güldüğünde Hilal ona baktı, dayanamayıp güldü.
"Aslında uyumadan önce sana kalkmak istediğimi söyleyecektim ama yapamadım."
Leon başını çevirdi, Hilal'in gözlerine baktı. Hilal onun gözlerine bakınca utandı. Söylediği cümle başka yerlere çekilebilecek bir cümleydi. Leon, Hilal'in susmasını istemiyordu. Heyecanla sordu.
"Neden yapamadın?"
Hilal başını eğdi, elleriyle oynadı.
"Bilmem... Bölmek istemedim işte. Bir de sen sahnede zorlanıyordun, gidersem hiç yapamayacağına inanırmışsın ya da yazmazsın gibi geldi. Garip, biliyorum."
Hilal, Leon'un tepkisini görebilmek için yeniden ona döndü. Sadece baktığını, yüzünde hiçbir ifade değişmediğini gördü, hemen toparlamaya çalıştı.
"Kendimi senin gözünde çok büyütmüşüm gibi oldu ama sen bana öyle hissettirdin. Yani kimse yeni tanıştığı birine ilham perim demez..."
Leon dayanamayıp gülümsedi.
"Aklında mı kaldı o?"
Hilal utanıp önüne döndü.
"Ya Leon yapma şöyle."
Leon, Hilal'in yanaklarının pembeye döndüğünü fark edince onu daha fazla utandırmamak için gülüşünü durdurmaya çalıştı.
"Haklısın ben öyle hissettirdim çünkü zaten bunu istiyordum. Öylesin, Hilal."
Hilal kalbi hızlanırken yanaklarının daha da kızarmasını önlemek için konuyu değiştirmeye karar verdi. Merakla, "Sen söylediğin sahneyi yazabildin mi?" diye sordu. Leon'un gülümsemesi büyüdü.
"Evet, yazabildim."
Hilal'in rahatladığı surat ifadesinden belli oluyordu. Leon bunu merak etmesine sevinmişti.
![](https://img.wattpad.com/cover/201905988-288-k742387.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Satırların Arasında (Askıda)
Fanficİlk kitabını yazmaya hazırlanan Leon rahatça çalışabilmek için ünlü bir kütüphaneye gider ve orada Hilal'le karşılaşır. Artık eksik olan parçayı bulmuştur, kitabının baş karakteri, savaşçı Smyrna karşısındadır. Hilal'i kendisine yardım etmek için ik...