tomurcukları topla

564 80 77
                                    

♪♪♪

♪♪♪

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

♪♪♪

beş yıl önce

"teneffüste kantinde buluşalım."

dersin ortasında yazdığı not kağıdını hongjoong'un sırasına attı ve öğretmenin dediklerini yazmaya devam etti. hongjoong ise sınıfa göz gezdirdi. geçen hafta yaşadıkları sigara meselesinden sonra okulda adları çıkmıştı.

"ikinci dönem öğrencisi kim hongjoong okula yeni transfer olan jeong yunho'ya abayı yakmış."

"zaten hongjoong'da o tip vardı."

"ahhh tanrım. yunho da gay mi?"

ve daha niceleri.

hongjoong bu söylemlere kulak asmıyordu ne kadar yalanlasa da doğru olduğunu kendisi de biliyordu. yunho'ya belli etmemek için çabalaması da cabasıydı.

yunho teneffüs zili çalar çalmaz kantine gitti hongjoong da peşi sıra...

"al bakalım limonlu kekin." elindeki keki hongjoong'a uzatan yunho gülümsüyordu.

hongjoong teşekkür ederek aldığı keki iki eliyle tutmuştu ve hoşlandığı çocukla birlikte kantinin en uzak yerine oturmuşlardı.

gelen geçen yine de onlara bakıyordu.

"okuldaki herkes beni şey zannediyor."

"boş ver. öyle olmadığını biliyorum."

"ama öyleyim yunho. hem de aşık olduğum kişi sensin." diye düşünmeden edemedi hongjoong.

"son iki derse girmesek olmaz mı? dışarı çıkalım."

yunho başını sallayıp gözleri önündeki hür çocuğa baktı. öyle güzel bir yaratıktı ki o, öyle güzel bir his veriyordu ki yunho'ya yunho ondan başka kimsesi olsun istemiyordu.
yetiyordu ona hongjoong. artısıyla eksisiyle yunho'nun eksik tarafını hongjoong tamamlıyordu.
o

bu duruma yakın arkadaşlık diyordu belki ama hissettikleri kesinlikle arkadaşlıktan öteydi.

"okulun önündeki kırtasiyecide beni bekle hongjoong. gelip seni alacağım."

hongjoong'un gözlerinin içi gülüyordu dünyalar güzeli yunho'ya bakarken.
"bisikletinle mi gideceğiz?"

yunho başını sallamış ve en yakınına gülümsemişti.

sen güzide bir ahvaldin || hohong Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin