18.Bölüm: "Beyaz Ruhun Siyah Kalbi"

210 32 14
                                    

Selam! :)

Yeni bölüm ile yine ben geldimm! ツ

Bir süredir yoktum, maalesef.
Bu yüzden bunu telafi edebilmek için bu bölümle geldim. Bölüm biraz kısa olabilir ancak umarım hissettiklerimi aktarabilmişimdir ツ

Bu bölümü okuyucum olumeyakin'a ithaf ediyorum. Bana motive verdiğin için teşekkür ederim, güzel insan...♡

ﻬ Ezel & Umay ﻬ

"Düşlerime çoktan siyah kelimeler karışmıştı; her bir cümlem, onunla son bulsun diye

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Düşlerime çoktan siyah kelimeler karışmıştı; her bir cümlem, onunla son bulsun diye."

♪ ShamRain|Black Nowember

18.Bölüm: "Beyaz Ruhun Siyah Kalbi"

Kıskıvrak yakalandığım ateşin içinde defalarca neden arıyordum.

Böyle mi olmak zorundaydı?

Hissizliğe karışmak üzere olan kalbim, alayla güldü. Cevabı belliydi. Evet, biz buna mahkumuz.

Sonu gelmeyen sorulara kafa yormaktan ve her defasında hüsrana uğramaktan çok yorulmuştum. Katlanmaktan, acı çekmekten...
Bazen bütün bunlara nasıl dayanabildiğimi ve nasıl başa çıkabildiğimi düşünüyordum; aitsiz cevaplar doğuracağını bile bile.

Bir keresinde ağabeyim, her yaşanan şeyin acısı; her yaşanmayan şeyin de pişmanlığı olur demişti. Bu sözü aklıma öyle kazınmıştı ki, sanki en ufak bir umutsuzluğumda bana destek olsun diye hafızama işlemiştim bu satırları. Ve bu sözlere karşılık sanki Tanrı hissetmiş gibi bana umut olması için bir başkasını göndermiş, onu kalbimin tenhasına usulca enjekte etmişti. Fatih...

İsmini içimden geçirdiğimde bile en ince hücreme kadar beni titretmeyi başarabilen adam. Ne tuhaf değil mi? Hayatım bataklığa batmışken bir anda çıkıp gelmesi ve beni yeniden ayağa kaldırıp ona tutunmam için destek olması. Umudumu, kaygılarımı, kalbimi ona emanet etmiştim; biraz olsun ben onun göğsünde nefes alırken o da varlığıyla yanımda dursun diye. Tıpkı şu anda olduğu gibi içime işlenen nefesi onun göğsüne yaslıyken hissediyordum.

Dün yaşananlar aklıma geldikçe göğsümde sıkışan nefesi hissetmek için.

Saçlarıma vuran ılık nefesini doğan güneş eşliğinde dinliyordum. Saat kaçtı, gündüz geceye kaç defa ihanet edip onu terk ediyordu, bilmiyordum. Bedenimde bir ağırlık vardı ancak bu ağırlığın onun bana yaslanan bedeninin değil, içime işlenen hatta beynime nakşedilen düşünceler olduğunu her daim biliyordum.
Bu yüzden tenime değen tenin hissiyatını o uyanmadan biraz bile olsa kalbime bastırmak istedim. Çünkü teni bile ılık bir şifa gibiydi...

Martıya Âşık KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin