3.BÖLÜM

3.9K 112 3
                                        

Hayat bu kadar zor muydu. Hayat bu kadar acımasız olamazdı , olmamalıydı . Kalbi başka bir yerde olan kadın nasıl başkasının olmuştu. Kalbi başka söylerken aklı başka söylüyordu . Aşk ayrılığa dek kendi derinliğini bilmezmiş. En acı da kurulan hayallerin enkazında ezilmek. Dilan hep Kaan ile birlikte evlilik hayalleri kurmuştu. Ama o hayaller artık yok. Çünkü o artık eskiden hayal ettiği gibi Dilan Çağlayan olmamıştı , o bir Dilan Karacan olmuştu . O Kaan Çağlayan nın eşi değilde , Miran Karacan ın eşi olmuştu ...

Ama bu kadının bir sırrı daha vardı . O okumuş bir kadındı . Okuyup mimar olan bir kadın . Evet Dilan ailesinden gizli okumuştu, bunu sadece abisi Yağız ve Kaan biliyordu .. İşini evde gizlice  çizimler yaparak alırdı . Şirket onu böyle kabul etmiş ve kimseye söylememek içinde söz vermişlerdi . Sonuçta onlarda böyle iyi çizim yapan bir mimarı kaçırmak istmiyordu.

Kasıklarının ağrısı ile uyanan Dilan hemen kalkıp banyoya gitti . Duşunu aldıktan sonra dolabına yöneldi ve tost pembe , kolları fırfırlı bir elbise aldı . Açık ve gri   rengindeki topuklu ayakkabısını da giydi. Aynadan kendine baktı , güzel olmuştu. Ama onun hayatı aynı üstündeki gibi tost pembe olmayacaktı. Belki çok zor zamanlar geçirecekti ama o Dilan Çıtak tı güçlü olmalıydı.

(Dilan ' nın giydiklari)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Dilan ' nın giydiklari)

Odada ki kanepeye oturdu . Başını eline yasladı. Daha şimdiden abisini özlemişti. En merak ettiği ise '  Azat abisinin pişman olup olmadığı?'

" yok kesin olmamıştır. Sonuçta o Azat Çıtak asla pişman olmaz" içinden söylendiğini sanan genç kız dışardan söylediğini farketmedi . Ama kocasının kipirdandigini görünce anladı hatasını . Saat 09:57 di kahvaltıya yardım için aşağıya inebilirdi . Zaten birazdan herkes kalkardı. Kapıyı sessizce kapattı ve mutfağa gitti. Orada biraz yaşlı olan bir abla vardı . Yanında da kendi gibi bir kız vardı . Onu görür görmez hemen başlarını önlerine eğdiler ve

" Bir şeymi istediniz hanım ağam " ondan yaşça büyük olmasına rağmen ona hanım ağam demesi biraz tuhaf gedi

" Hayır ve bana hanım ağa değilde kızım diye bilirsin teyzecim " yaşlı kadın tebessüm etti ve

" Peki kızım ben Asiye yanımdaki de Bircan benim kızım" " memnun oldum. Şey ben ne yapabilirim ?"

" Senin bir şey yapmana gerek yok biz yaparız kızım"
" Hayır gerçekten yapmak istiyorum , rahatlamak istiyorum"

" Peki kızım sen bana böreği yapmamda yardım et "

" Hay hay Asiye teyzecim" beraber böreği falan filan daha bir sürü şey.....

MİRAN

Kalktığımda odada tek oldugumu farkettim çünkü elbise odasında kimse yoktu ve banyonun da kapısı açık olduğundan oradada kimsenin olmadığını anladım . Giyindim ve aşağıya inmek ve o kızın yüzünü görmek yerine çalışma odama gittim .

TÖREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin