Medyada ki yakışıklı Aras.d
-30.Bölüm-
Çıkış zili çaldığında hızla Aras'ların sınıfının önüne gelip kapıda onu beklemeye başladım. Kapıdan Aras'a baktığımda çantasını toparladığını gördüm. O an aklıma gelen şey ile kapının arkasına saklandım. Sessizce orada beklerken kapıyı birinin itmesi ile burnum acımıştı.
İten kişi ters ters bakarak koridorda ilerlemeye devam ederken ben kapının arkasından çıkıp önünde beklemeye başladım. Başka bir riski göze alamam. Sevdiğim burnum az kalsın yamuluyordu.
Birkaç kişinin arkasından Aras da çıkınca arkasını döner dönmez sırtına atladım. Aras dengesini kaybetse de ayakta durmayı başarabilmişti. Elimi saçlarına atıp saçlarını bozdum. Aras kıkırdayarak bacaklarımı kavrayıp merdivenlerden inmeye başladı. "Bakıyorum da yine çok özlemişim," dedi.
"Biraz öyle oldu ya," dedim gülümseyerek.
"Biraz demek," dedi. Kesin yüzünde de yalandan bir somurtma vardır.
Başımı eğebildiğim kadar eyip yüzüne baktım. Dediğim gibi yüzünü asmıştı. "Yani biraz derken... Özledim amına koyayım özleyemez miyim?" Aras'ın kahkahası kulaklarımı doldurdu. O an da yüzümde daha da büyük bir gülümseme yerini almıştı. Bu çocuk bence her zaman gülümsemeliydi...
Okul binasından çıktığımızda Aras'ın sırtından indim. Aras'ın yüzünde rahatlama gibi bir ifade vardı." Ne o çok mu ağırım?" diye sordum. Sorduğum sorunun cevabını elbette biliyordum. Ağırdım çünkü Aras kadar olmasa da ben de kaslıydım.
"Hem de nasıl. Fıtık olmazsam iyidir." Aras yürümeye devam ederken ben durdum. İşte yine başlıyoruz.
"Alla alla sen ilk önce kendine bak! İğnelerle şişirmişsin bi tarafını kas diye dolanıyorsun ortalıkta." Sinirli görünmeye çalış Kaan. Onun oyununa oyunla karşılık vermelisin.
"İğne mi?" Yürümeyi bırakıp bana dönüp söylemişti. Yüzüme bakıp ciddi olup olmadığımı anlamaya çalışıyordu. Sert dur Kaan.
"Evet yalan mı?" Yalandı. Çünkü iğne ile şişirmediğini biliyorum. Emek vardı o kasların her birinin üzerlerinde. Ve o emeğin sonu...
Muhteşem bir detayla son bulmuştu.
"İğne kullanmadım hiçbir zaman ben!" Yüzündeki kırgınlık ifadesi belli olmaya başlamıştı. Neyse ki gönlünü almayı biliyordum.
Birkaç adım atıp önünde durdum. Parmaklarımı tişörtunun üzerinde gezdirerek kaslarına dokundum. "Değil diyorsun yani," dedim sesim biraz kısılmıştı konuşurken.
"Neye inanmak istersen ona inan Kaan!" Beni arkasında bırakarak yoluna devam etti. Peşinden koşarak yanına vardığımda adımlarına ayak uydurdum. Yüzümde de zafer gülümsemesi vardı. Ben bu çocuğu sinir etmeyi çok seviyordum. Öyle böyle değil. "Bir de gülüyor ya," dediğinde tam cevap vereceğim sırada karşımda gördüğüm simayla dudaklarımı geri kapattım.
Taha bize doğru gelip önümüzde durdu. "Sonunda çıkabildin şu okuldan." dedi Kaan.
Aras, Taha ile henüz tanışmamıştı. Bu yüzden de bir bana bir ona bakıyordu. "Beni mi bekliyordun?" diye sordum. Sevgilisi bu okulda okurken onh beklemesi gerekirken neden ben?
Taha ilk önce ofladı sonra da cevap verdi. "Evet. Unuttun mu bana ders çalıştıracaktın?" Şimdi neden beni beklediği anlaşılmıştı. Bir insan neden ders çalışmaya bu kadar hevesli olur anlamıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aras & Kaan [Texting]
Teen Fiction17 yaşına kadar hiç bir kızdan etkilenmeyen Kaan, aynı şekilde de erkeklerde ilgini çekememişti. Tâ ki o gelene kadar. --- #1 Gay #1 Gey #1 Aras #1 Şebek #1 Kimsin #1 Gökkuşağı Gay karekterler içerir rahatsız olan okumasını lütfen!