33.Bölüm Son

94 6 1
                                    

-Ekin ne oldu?

-Berk benim 2 senelik sevgilim ile oturduğumuz mahalledeyiz şuan ve o halen bu evde.

-Tamam olmuş bitmiş bir olay unutmuş olman lazım. Dediklerimi hatırla herkes birilerini, bir şeylerini kaybediyor.

-Berk arabayı durdur.

-Ekin gene başlama lütfen.

-Berk o eve girmek istiyorum. Onu görmek istiyorum lütfen dur.

-Ekin Tanrı bilir kaç gündür aç ve seni görür görmez öldürür farkında mısın? İzin vermem buna.

-Berk lütfen sadece pencereden bakacam.

-Tamam bari bekle arabayı evin oraya yanaştırayım.

İlerden dönüş alarak arabayı evin önüne getirdi. Kalbim sızlıyordu her geçen dakikada.

-İnmek zorunda değilsin.

-5 dakikaya geliyorum.

-Dikkatli ol.

-Sende dikkat et.

Gözlerimi her kırptığımda anılarım gelip geçiyordu. Salon penceresine yaklaştım. Benim güzel Hakan'ım ordaydı.

-Hakan bak geldim, geldim ama sen yoksun. Beni hatırlıyor musun? Her şeyden çok sevdiğin Ekin'in senin için geldim. Bu kadar kolay mıydı? 2 senelik sevgilini unutmak. 2 sene bir hiç miydi yani senin için?

-Hrrrrr.

-Evet, konuş benimle ben anlarım seni. Kalpten duyuyorum seni. Ben Ekin ya Ekin sevgilin. Beni duy kurban olurum duy.

Beni fark edince dişlerini gösterdi. Sanki pencereyi kırıp yanıma gelmek istiyordu. Belkide pencereyi açmalıydım. Açmak için yeltendim. Berk elimi tuttu.

-Ekin ne yapıyorsun?

-Berk beni anlıyor açacam pencereyi. Eskisi gibi olacağız onunla o benim Hakan'ım bende onun Ekin'i olacam.

-Ekin saçmalama tamam hadi gidiyoruz.

-Hayır ikinci kez bırakıp gidemem.

-Ekin lütfen hadi.

-Berk sen git. Onu unutamamışım özür dilerim. Seninle olmak benim için doğru olmaz seninle dalga geçiyor gibi olurum.

-Ekin seni sevgilim olduğun için korumuyorum. Seni sen olduğun için koruyorum ve öyle de olmaya devam edecek gel gidiyoruz.

-Berk hayır gerçekten gelemem.

-Offf amma zorladın zorla götürürüm o zaman. 

-Berk bırak beni. Kalbini kırmak istemiyorum.

-Ekin yeter kendine gel. Bu ölüye mi bel bağlayacaksın? Ölü o kendine hayrı yok ki sana olsun.

Bu sözünün üzerine yüzüne bir tokat attım ve gitmesi için elimle arabayı gösterdim.

-Tamam gidiyorum Ekin.

Bir şey diyemedim yüzüne dahi bakamadım. Sırtımı pencerenin olduğu duvara dayadım. Gözyaşlarım çoktan seller olmaya başlamıştı her gözyaşımda içimde kan ağlamaya başlıyordu. Bu yaşadıklarımız bize reva mıydı? Bunları bize yaşatarak neyi test ediyordu Tanrı? Ben gidemezdim tekrar Hakan'ın yanından.

-Ekin son kez soruyorum geliyor musun? Bak seni burda bırakmak istemiyorum.

-Berk git.

-Bak seni burda bırakıyorum ama seni arabanın önünde bekliyorum. İyice düşün ve sonra bana kararını söyle. Şimdi gidiyorum.

Arkasını dönüp gitti bunu demesi bende hiç bir şey değiştirmedi çünkü Hakan'ım ile kalmaya kararlıydım. Ayağa kalktım Hakan boş gözler ile bana bakıyordu. Eskisi gibi gözlerindeki parlaklığı, canlılığı göremiyordum. Gözlerindeki beni göremiyordum. Ekin'ini bu kadar kolay unutmuş olamaz. Arabaya doğru ilerledim. Gözyaşlarımı silip Berk'in yanına gittim.

-Berk sen git ben gelemeyeceğim.

-Emin misin?

-Evet.

-Ekin.

Ağzını elimle kapatıp sadece ona sarıldım.  

-Kendine dikkat et Berk.

-Ekin yapma.

-Yalvarıyorum git.

-Nasıl bırakayım.

-Hadi git.

-Ekin yapma.

Arkamı dönüp kapıya doğru ilerledim. Cebimden hiç çıkaramadığım anahtarı çıkardım. Ve anahtar deliğine soktum. Sağa doğru çevirip açtım. Ev bıraktığım gibiydi salon ile dış kapı arasındaki kapı kapalıydı. Kapıyı kapatıp salona doğru ilerledim. Ağlamak istemiyordum Hakan'ın karşısına öyle çıkmak istemiyordum. Kapıyı açtım arkası dönüktü halen pencereye bakıyordu. Belkide beni yokluyordu.

-Hakan'ım ben geldim.

Benim sesimi duyunca üstüme koştu. Beni yere düşürdü. Dişlerini boynuma geçirdi. Evet acıyordu ama onu kaybettiğim zaman daha çok acımıştı. O beni ısırıyor bense vücudundaki her noktaya dokunuyordum. Çok özlemiştim onu saçlarını okşamayalı o kadar zaman olmuştu ki. Saçına dokunduğum zaman kalbim sökülmüş gibi oldu. Evet bende onlardan biri olacaktım onun farkındaydım. Ama onunlaydım ya bana ne olursa olsun umrumda değildi. Üstümden kalkıp salonda boş boş gezmeye başladı. Bense onunla son kez seviştiğimiz koltuğa geçip oturdum. Parfüm kokusu halen geçmemişti dünyanın en güzel kokusu olabilirdi bu koku. Dönüşmeme ramak kalmıştı bunu hissediyordum. Boncuk boncuk terlemeye başladım. Aradan çok geçmeden son kez bilinçli bir şekilde Hakan'ıma baktım ve sonrası yok sonrası karanlık. Bende bu yeni Dünya'nın yeni ev sahiplerinden biri olmuştum.

Dönüşmüştüm...

Bir Zombi Aşkı (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin