9

82.2K 3.4K 640
                                    

"Eriz... yemin ederim sandığın gibi değil." Eriz beni duymuyormuş gibi büyük adımlarla yatak odasına doğru ilerlerken mutfaktan şaşkınlıkla çıkan Veronika'yı gördüm ve ona Elis'in yanına gitmesini söyleyerek hızla Eriz'in peşinden yatak odasına girdim. İçeriye girmemle birlikte ise Eriz'i bir sağa bir sola sinirle gidip geldiğini görerek yutkundum. Fazlasıyla sinirli gözüküyordu ve bu konuda oldukça haklıydı. Hatta şuana kadar kendini tutması bile bir mucizeydi. Ben bizi gördüğü an olay çıkarır sanmış ama Eriz beklemediğim bir şey yaparak yanımıza gelip beni düştüğüm yerden kaldırmıştı. Ardından da benimle birlikte lavaboya girip tek bir kelime bile etmeden makyajımı temizlememe yardım etmiş sonra da yemeğe kaldığımız yerden devam etmemizi sağlamıştı. Evet o saniyelerde de sinirlendiğini benimle mecbur olmadığı sürece konuşmamasından anlamıştım ama en azından çevremizdekiler aramızdaki problemi anlamamıştı.

"Eriz düşündüğün şey..." ağzımın içinde gevelemekte olduğum şey Eriz'in üstüme doğru gelmesiyle yarıda kesilirken korkuyla bir adım geriledim. Eriz ise korktuğumu görerek hızla benden uzaklaştı ve yatağa sert bir tekme savurdu. Yatak onun tekmesiyle sarsıldığındaysa gözlerimi onun çektiğini düşündüğüm acıyla birlikte yumup sırtımı duvara yasladım. Korkuyordum ama korktuğum şey Eriz'in bana zarar vermesi değildi çünkü Eriz'in ne yapmış olursam oluyum bana zarar vermeyeceğini biliyordum ama benden çıkarmadığı öfkesini kendinden çıkarmasından korkuyordum ki şuan tam olarakta öyle yapıyordu.

"Bana bir şey söyle. Bana o halde olmanız hakkın mantıklı tek bir açıklama yap Tisya. Akla mantıpa uygun her yalanına inanmaya hazırım." Eriz bana doğru birkaç adım atım yalvaran gözleriyle yüzüme bakarken kafamı iki yana salladım. Anlatamazdım. Yaşadıklarımı ona anlatamazdım. Ne küçücük bir çocukken oyun sandığım bir tecavüze maruz kaldığımı anlatabilirdim ona ne de tecavüzcümün olan amcamın bu gece düğüne geldiğini anlatabilirdim. Ben Eriz'i onca derdi içinde bir de kendi dertlerimle uğraştıramazdım. Kızının acısına bir de benim küçüklüğümün acısını ekleyemezdim çünkü Eriz tanıdığım en vicdanlı insandı. İşte tam da bu nedenle benim acımı kendi acısı gibi sahiplenirdi.

"Sadece sandığın gibi değil Eriz. Sadece bunu söyleyebilirim." Eriz'e bana inanması için yalvaran gözlerle bakarken Eriz kafasını şiddetle iki yana salladı ve yatağa geçip oturdu. "Sanmıyorum ki. Aklıma en ufak bir sebep gelmiyor sizi o halde görmemi mantıklı kılacak. Biliyorum Tisya. Senin asla normal şartlar altında böyle bir duruma kendii düşürmeyeceğini biliyorum. Anlaşmalı da olsa bu evliliğe ihanet etmeyeceğini biliyorum ama aklım almıyor. Orda o halde olmanızı aklım almıyor."

"Yapmam. Evet anlaşmalı ama asla sahte bir evlilik değil bu ve ben bunun farkındayım Eriz. Bana verdiğin değeri göre göre asla böyle bir şey yapmam." sesim yalvarırcasına çıkarken Eriz'e doğru birkaç asım atım tam önüne gelerek dizlerimin üstünde çöktüm ve ellerimi onun dizlerinin üstüne koydum. "Beni sevmesende, seni sevmesemde yapmam. Ben sana ihanet etmem."

"Biliyorum. Lanet olsun ki biliyorum! Ama anlamıyorum! Orda o hale nasıl geldiğinizi anlamıyorum! En azından bana onu daha önceden tanıyıp tanımadığını söyle." Eriz gözlerime yalan söylersem yakalamak için büyük bir titizlikle bakarken ona yalan söylemeyi asla istemediğimi fark ederek gözlerimle onu onayladım. Onayım Eriz'in yüz hatlarını sertleştirdiğindeyse gözlerimi bilinçsizce onun gözlerinden kaçırdım. Benim gözlerimi kaçırmamla birlikte Eriz çenemi acıtmayacak bir şekilde tutup gözlerimi ona çevirmemi sağladı. "Tanımanı anlarım. Zaten Bora'yı işe almanı baban sağlamıştı. Sizin oralı aynı zamanda. Peki Tisya o senin neyindi? Arkadaşın mı? Abin mi? Yoksa sevgilin mi?"

"Eriz..." cevap vermemek için bir şeyler söyleyecekken Eriz çenemi tutan parmaklarından birini dudaklarıma bastırdı ve kararlı mavi gözlerini bana çevirdi. Sadece tek bir cevap istediği o kadar belliydi ki istemsizce gözlerimi yumdum ve ona gerçeği fısıldadım. Eriz elini tamamen benim sütümden çektiğindeyse gözlerimi yavaşça aralayıp onun koyulaşan mavilerine baktım. Aklından ne geçtiğini bilmiyordum ama aklından geçen her neyse knu fazlasıyla öfkelendirmişti. Öyle ki ilk halinden bile daha öfkeli gözüküyordu.

Tisya +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin