6.Bölüm

66 42 1
                                    

 Nil Aslan 

       Yine gittim söz geçiremedim kendime ,  bizi mahveden ailemizi toplama ihtimali varken dağıtmayı tercih eden  kadına anneme gittim . On iki yıldır her haziranın eylül ayının altısında annemin yanına gittim . O bıraktı ama ben bırakmadım, her sene mezarlığının başına gittim bazen istekli bazen isteksiz hep gittim gidiyorum ve gideceğim . Bazen geldim sustum bazen geldim ağladım bazen geldim isyan ettim belki beni duyarda azda olsa vicdanı sızlar diye . Her geldiğimde kötü anılarımı anlattım belki pişman olur diye .

      Daha birinci sınıfa yeni geçmişken okulumun ilk günleriyken eve gelip senin cansız bedenini görmeyi hak ettim mi ben ? Hayallerimi güvenimi umudumu mutluluğumu kaybettirdiğin için mutlu musun ? İnşallah mutlu değilsindir , benim bütün mutluluğumu da alıp giderken mutlu olmayı hak etmiyorsun . 

    Sen kime güvendin de gözümün yaşına bakmadan gidebildin  ? Her geldiğimde söylüyorum benim çektiklerimi biraz olsun hissedebilmen için ,  sen  her yeni hoca geldiğinde ailemi sorduğunda cevap verememek ne hissettiriyor biliyor musun sen ? Ah nerden bileceksin ki sen bırakılmayı değil ki bırakmayı seversin.

      Neden her zaman gecenin yarısında geldiğimi hiç düşündün mü ? Belki küçük bir ihtimal beni görüyorsundur  diye saçma olabilir ama umurumda bile değil . Ben artık senin beni görmeni bile istemiyorum , mezarının başında ne hale geldiğimi  görmeni istemiyorum .

     Her geldiğimde yaptığım gibi yine bir fotoğrafımızı gömüyorum buraya oda seninle çürüyüp gitsinler diye . Abim ve babamınkileri yaktım ,  benim canımı yaktıkları gibi canları yansın diye ama arkadaşımın kileri yatağımın başına yapıştırdım çünkü siz benim küçük masum halime  dayanmazken onlar beni her haliyle kabul ettiler , sormadılar hiç kırmadılar beni her şeyi yaptılar benim için siz benim için iğne ucu kadar bile sevmezken onlar bana sevgiyi en derinlerde tattırdılar . Unutmadan da söyleyeyim bu sene bende kalan bütün eşyalarınızı ateşe attım  onlat ateşte yanarken sizin cehennemde yanmanız için .

   Kendi kendime konuştan sonra konuştuklarımın ağırlığını yeni anlamıştım , ayaklarım beni daha fazla taşıyamayınca yere çöküp belimi mezarlığa yasladım . Dizlerimi kendime çekip ellerimi etrafıma sardım . Bağırmak çağırmak , delice ağlamak istiyordum ama artık ona bile mecalim kalmamıştı . Titreyen ellerimle telefonumu çıkarıp kulaklığımı hemen kulağıma geçirdim ve en son kaldığım şarkıyı açıp başımı da arkaya yasladım , saate bakıp saatin 23.00 olduğunu gördükten sonra gözlerimi yumdum gözlerimden ateş çıktığını hissediyordum oysa vücudum donarken. 

    Çantamdan iki fotoğraf çıkardım ve bir kibrit kutusu , birinde abimle ben diğerinde ise babamla ben vardık bakıp hafifçe gülümsedim ama o bildiğimiz bir gülümseme değildi . Önceden mezarlığın yanına koyduğum teneke kutuyu önüme çektim küçük bir tenekeydi . Önüme koyduktan sonra çantamdan çıkardığım kolonyadan döktüm biraz içine sonra fotoğrafları attım . Her ne kadar nefret etsem de fotoğrafları yakarken içimde tuhaf bir vicdan azabı oluyordu , kibriti çakıp atmadan beş on dakika tenekedeki fotoğraflara baktım ağlamasam da gözlerim doluyordu ama kısa bir süre sonra  fotoğrafta ne kadar mutluysam o kadar nefret ediyordum .

   Birinci kibriti yakıp beni salıncakta sallayan abimin gülen surat için attım, ikinciyi ise babamın beni ilk defa okula gönderirken okul kapısında ile ikimizin çekindiği fotoğrafta ki babamın  ifadesiz suratı için attım . Son kibriti ise yaşadığım her kötü bir an adına attım ve ateşi izlemeye başladım .

   Ateş insana en çok acı veren ölümmüş öyle söylüyorlar haklılarda ve ayrıca  bence ateşle ölmek en iyisi . Vücudunun herhangi bir yeri yanmaya başladığı zaman yaptıkların gelir aklına. Önce ayakların yanar gittiğin kötü yollardan ,   kolların yaptığın kötü işlerden , ağzın söylediğin yalanlar  için , gözlerin her kötülüğü göre göre bir şey yapmadığın için , aklın yaptığın her kötülük için . Hepsinden sorguya çekilmiş ve bu dünyadaki cezanı çekmiş olursun  , belki yaptıklarından pişman olursun ama iş işten geçmiş olur.

Yıldızlara Sığınmak (Askıya Alındı )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin