33. Bölüm

9.4K 506 1.3K
                                    

Yeniden hoş bulduk dimi kuşlarım 💜

Bu bölümü, @perccyyy ve aybukehamza_ kuşlarıma ithaf ediyorum 💜

Umarım hepiniz çok bir beğenirsiniz 💞

Acil kapısının önünde öylece dikilirken, yüreğime pay biçilmiş acının kaftanını, amansız bir yükümlülükle sırtlanmıştım. Gözlerimin pınarına işlemiş suret, yutkunuşumun lisanıydı.

Özlemden tünemiş acının rengi, kan kırmızısı kinle lekelenmişti.

Karşımdaki orman rengi gözler, küçük bir yangının yansımasıyla birlikte, geri dönüşümü olmazmışcasına içten içe, acıya acıya söndürmüş olduğum o külün benliğine özenmişti.

"Barın," Dalgınlığımın esiri olmama ramak kalmışken koluma parmaklarını geçirerek Derin'i daha bir sıkı kucaklayan kadın konuşmuştu. "Acele etsene, Derin'in doktora ihtiyacı var." Yeliz'in gerçekliğe merhaba sesi acılı halüsinasyonumdan beni uyandırırken, kaskatı kesilmiş boynum izinsiz bir hareketle sözlerini onaylamıştı.

"Derin," Başım bir kere daha bilinçsiz bir hareketle oynarken bir anda büründüğüm ne yapacağını bilemez o tavrım küçük bir fısıltının yankısıyla sona ermişti. "Tabi ya, doktor."

Ayaklarım, bedenimi ne kadar geriye itmeye çalışıp o acil kapısından içeri girmemi engellemeye and içmiş dahi olsa, elimden gelen bir şey olmamış ve hızı yüksek ama adımları sarsak yönelimlerle girmiştim iki yana otomatik olarak açılan cam kapıdan.

"Biri yardım etsin!" İçeri girdiğimiz ilk anda avazı çıktığı kadar bağırıp acilin uğultulu kalabalığına sesini duyuran kadına doğru hızla yönelen hemşireleri gözlerimin önüne inmiş pus perdesiyle izler olmuştum.

Zira, bir zamanlar gözlerinin rengi gözlerim olan bu çocuğun hasretinde ne denli kavrulmuş olduğumun farkındalığına yeni yeni varıyordum.

Üzerimize doğru ilerleyen hemşirelerden biri Yeliz'in önünde durmuş ve merakla gözlerini ela gözlü kadının üzerine dikmişti. "Sorun nedir hanımefendi?" Yeliz kolları arasındaki kızımı daha sıkı kavrayarak sağa sola amaçsızca bakmış ve gerçekliğini yitirmiş düşüncelerini ifade etmeye çalışmıştı.

"Ağlamıyordu." Bu tek kelimelik söz öbeği karşımdaki kadının nasıl içten içe yıkıldığını kulaklarıma fısıldarken ben, karakteri yada benliği nasıl olursa olsun bir annenin, anne olduğunun göstergesinin gerçekliğine şahit olmuştum.

Kimse için kendini yıpratmayacak bu kadın, Derin'in tek nefes teklemesinde benliğini unutmuştu.

"Anlamadım?" Hemşire kadın şaşkın bir ifadeyle Yeliz'in yüzüne bakmaya devam ederken bir eliyle de pembe, hemşire önlüğünün önünü kapatan koyu kahve saçlarını geriye itmişti. "Anlamayacak ne var hemşire hanım! Kızım nefes almıyordu!" Yeliz kendine yavaş yavaş gelmeye başlarken sinirle başını sağa sola sallamış ve kucağındaki bebeği işaret etmişti.

Hemşire hanım kendisine bağırılmasını umursamadan üzerine yapıştığı gayet de net anlaşılan sakin tavrıyla başını hafifçe onaylar gibi sallamış ve arkasındaki boş sedyeyi işaret etmişti. "Şuraya geçin lütfen."

Yeliz sinirle nefesini bırakırken, derin bir nefes almış ve kolları arasındaki bebeğe uzanmıştım. Yeliz, ellerim Derin'i almak için bir temasta bulunduğu anda irkilerek bebeği daha sıkı kavramış ama ellerinden bebeğini alanın ben olduğumu fark edince yavaşça kucağıma bırakmıştı ateşler içinde yanan bebeğimi.

Vaveyla (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin