20. Bölüm

1.9K 132 16
                                    


(Kadebostany Crazy in Love)

ELENA ANLATIM:

Hani hep hayal kurarsınız ya, sizi seven ve kollayan bir erkek. Kollarında huzur bulduğunuz...

Boşuna ummayın. Hayalini kurdunuz, gerçekleşmez.

Elimde kalan son şeyim de gitmişti. Hatırlamıyordu. Ne olmuştu bilmiyordum. Ben komadayken olmuştu her şey. Benim tanıdığım Caroline değildi bu. Klaus'a böyle yaklaşmazdı benim Caroline'ım.

Ağlıyordum deliler gibi. Bunlar kırık kalbimin gözyaşlarıydı. Kırılan umutlarımın gözyaşları...

Güçlü olmam lazımdı. Onların bizden aldıklarını teker teker burunlarından getirmeliydim.

Gözyaşlarımı sildim ve ardından üzerime ceket aldım. Artık havalar soğumaya başlamıştı. Ne kadar olmuştu acaba. 2 ay falan olmuş muydu?

Kimse yokluğumuzu fark etmemişti. Bu kadar kimsesizdik.

Bağırmak istiyordum. Boğazım yırtılana kadar bağırmak istiyordum.

Saçlarımı topladım ve ardından aynadan kendime baktım. Yıkılmıştım ve zayıflamıştım. Gözlerimin altları morarmıştı ve ağlamaktan şişmişti.

Odanın kapısına kadar yürüdüm ve kapıyı açtım.

Karşımda tanımadığım bir çocuk duruyordu. Bana gülümsedi. Bu arkadaşça bir gülümseydi.

"Umm... Selam ben Antony. Bana kısaca Tony derler. Sende şey... Elena'sın sen. Kısacası artık sizinle kalıyorum. Şey... Tanıştığımıza memnun oldum. Ben geldiğimde baygındın. Tanışamadık."

Ben de zorlayarak gülümsemeye çalıştım. İçten bir çocuğa benziyordu.

"Peki Tony. Tanıştığımıza memnun oldum."

Tekrar gülümsedi ve gitti. Psikopat olmamasını diledim içten içe. Merdivenlere ilerledim ve merdivenlerden indim. Dış kapıya doğru ilerledim.

"Nereye gidiyorsun tek başına?"

Damon'ın sesiyle durdum. Şimdi hiç sırası değildi.

"Hava almam lazım..."

"Kimden izin aldın?"

Kaşlarım çatıldı.

"Birinden izin mi almam gerekiyordu?"

Omzumun üzerinden ona baktım. O da benim gibi kaşlarını çatmıştı. Sinirliydi, sanırım.

Tehditkar adımlarla üzerime yürümeye başladı.

"Bana bak küçük hanım." gittikçe yaklaştı. "Bundan sonra yaptığın her şey için benden izin alacaksın."

Aramızdaki mesafeyi açmak için geri adım attım ama kapıya çarptım. Bunların en büyük hobileri de bizi bir yerlere sıkıştırmak oldu.

Bir anlık cesaret patlaması yaşadım.

"Çok beklersin."

Gözlerinde gördüğüm alev beni korkutuştu. Ne korkutması, altıma edecektim.

İki elini hızlı ve sert bir şekilde başımın yanında duvara koydu.

"Sakın. Bana. Sözlerimi. İKİLETME!" dedi ve yüzüme doğru bağırdı ve elini yumruk yapıp başımın yanından hızlıca duvara vurdu. O yumruk başıma gelseydi başım patlardı herhalde.

Her şey o kadar hızlı olmuştu ki. Her ne kadar engel olmaya çalışsam da gözlerimin dolmasına engel olamadım. Ne yapabilirdim ki? İpler onun elindeydi. İstese beni şuracıkta öldürebilirdi.

BIRAK BENİ! (Klaroline-Delena FanFiction) #Wattys16Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin