12) Sürpriz

7.1K 380 294
                                    


Multimedya = Yağmur

- Afiyet olsun.

Duyduğum sesle hızla sağ tarafıma sesin geldiği yöne doğru döndüm. Savaş sırıtarak masamızdan bir kaç adım uzakta duruyordu ve ve ve... ailesiyle birlikte.

What dedin gülüm?

Şu durumda ağlasam mı gülsem mi cidden bilmiyorum.

Savaş'ın anne ve babası da yani Emel Teyze ve Hasan Amca'da yanımıza gelince babam ve annem hızla ayağa kalkıp selamlaştılar.

Bunlar bizim ayrıldığımızı bilmiyorlar ki.

Mükemmel.

- Abilere selam çatışmaya devammmm. (iç ses)

-Ağzına sıçayım iç ses. (ben)

Emel Teyze bana baktı ve içten bir şekilde gülümseyerek yanıma gelip sarıldı. Bu kadını cidden seviyordum. Hasan Amca'da gülümseyerek yanıma gelip elimi sıktı.

Savaş ise... Savaş'ta mal gibi bana bakarak sırıtıyordu.

Bu arada çok yakışıklı olmuştu öhöm öhöm neyse.

Şöyle vurcan ağzının ortasına bak bakalım bir daha gülebiliyor mu?

Ofladım ve yanımıza oturuşlarını izledim.

Savaş yan tarafımda ki sandalyeyi çekip oturdu. Otururkende kulağıma fısıldadı.

- Yine çok güzelsin.

Göz devirdim.

Savaş, Emel Teyze ve Hasan Amca'nında siparişleri gelince herkes yemeğini yemeye başladı.

Masada inanılmaz derecede bir sessizlik vardı. Bu sessizliği bozan babamın sesi oldu.

- Bizde buraya Ada'nın geçenlerde çıkan çarpıtılmış fotoğrafları hakkında konuşmaya gelmiştik.

Çarpıtılmış kelimesinin üstüne basa basa söylemişti.

Savaş babamın bu sözüyle hızlı bir şekilde yemeğinden kafasını kaldırdı.

- Evet evet bizde gördük. Ama bizde sizin gibi yanlış anlaşılma olduğunu düşündük.

Herkes benden onay bekler gibi bakıyordu.

- Evet evet yanlış anlaşılma oldu. Bu arada şey... biz Savaş'la ayrıldık.

Dedim ve yemeğimi yemeye başladım. Bu sırada da telefonumu hızla açtım ve 10 saniye sonrasına alarm kurup kapattım.

Savaş bi anda öksürmeye başladı.

Sanki yalan söyledim aq.

Neyse böyle bir anda pat diye söylemek iyi oldu. Uzatmanın bir manası yok.

- Ada kızım sen ne diyorsun?

- Ada ne ayrılması?

- Şaka bu dimi?

- Savaş neler oluyor?

Ve dıdıt dıdıt alarm. Ehehehhe. Telefonumu masadan aldım. Ekranı açıp baktım ve hızla konuşmaya başladım.

- Iıı çok önemli bunu açmalıyım.

Dedim. Masadan kalkıp tuvalete doğru gitmeye başladım. Tuvalete girdiğimde hala çalan alarmı kapattım ve elimi yüzümü yıkadım.

Oh.

Peki şimdi napacaktım ki?

Yanda ki kadının bana ters ters bakmasını umursamayıp saçlarımı düzelttim ve tuvaletten çıkıp oturduğumuz masaya gittim. Benim gitmemle birden herkes sustu. Acaba bu şerefsiz onlara ne demişti?

Yeni OkulHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin