...
Woojin'den...
Bugün pazartesi. Haftasonu ne yazıkki bitmişti.
Şu ansa dersteydim.
Ama dersi dinlemiyordum.
Kollarımı sırada bağlamış çenemi de kollarıma dayamış boş boş tahtaya bakıyordum...
Aklımda olan tek şey dersin bitmesi ve Dahyun'a mesaj atmaktı.
Acaba atmış mıdır?
Sıkıldığımdan kafamı sınıfa çevirdim ve okulun inek kızının bana baktığını gördüm.
Saçını bağlarken bir anda elini çekip kafasını çevirdi ve saçı omuzlarına döküldü. Amacı ne ya?
Umursamadan arkama yaslandım.
Sonra bir dizimi sıraya yaslarken en arkada ve duvar kenarında olmanın verdiği rahatlıkla gerindim.
Hoca: Bu günlük bu kadar. Serbestsiniz.
Woojin: Siz nasıl bir kralsınız hocam! Bir numarasınız!
Hoca: Şamataya gerek yok Woojin. Telefonundan ses çıkmayacak şekilde oynayabilirsiniz.
Hoca tam kafa ya.
Seviyom ben bu kadını.
Woojin: EN BÜYÜK HOCA BİZİM HOCA!
Diye bağırmamla herkes bana eşlik etti.
Hocayı alkışlayıp telefonumu cebimden çıkardım.
Sevdiçeğim: selam
Derste misin?
Ben: evet dersteydim
Hoca serbest bıraktı.
Sen?
Sevdiçeğim: dersimiz boş
Ben: hmm
Ne düşünüyorsun
Sevdiçeğim: ne hakkında
Ben: şu an aklından geçeni?
Sevdiçeğim: söyleyemem
Ben: hadi ama biz yaklaşık bir aydır konuşuyoruz?
Neden demiyorsun?
Her şeyimi biliyosun ama
Sevdiçeğim: peki
Benim şu an aklımda olan şey fizik notum
Ben: :/
Sevdiçeğim: ne
Ben: :(
Sevdiçeğim: noldu ya??
Ben: yok bişi
Sadece aklımızda olanlar farklıymış
Sevdiçeğim: sen ne dusunuyodun?
Ben: seni
Parmak uçlarım soğumaya başlarken alt dudağımı dişledim.
Cevabı neydi?
Yazıyor...
Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım.
Küfür mü yazmıştır?
Yoksa yavşama mı demiştir?
Gözlerimi sımsıkı kapatıp kafamı havaya kaldırdığımda kaşımın biraz altında olan kaküllerim kenara kaydı.
Zorlukla yutkunup gözlerimi açtım.
Yavaşça ismine tıkladım ve onunla olan sohbete girdim.
Sevdiçeğim: uh? Beni mi?
