Bölüm 14: Korkunç Şaka

365 34 8
                                    

Revire geldiğimizde hemşirenin olmadığını gördüm. Oradan geçen birine nerde olduğunu sordum. Acil bir iş için eve gitmiş.

Yani Jungkook'un elini ben tedavi edeceğim.
Nasıl yapacaksam artık.

Beraber içeri girdik.

Jungkook: Hemşire nerde?
Eun-Shii: Sen çocuğu dinlemedin mi ya? Gitmiş dedi. Gel sarcam elini.

Onu yatağa oturtup köşeden ilk yardım kutusu aldım.

Jungkook'un anlatımından...

Kalbim sanki boksa başlamıştı.
Elimi tuttuğu anda baya baya hızlandı.

Ya abi sakin ol! Kızla öpüştün! Bu hiç bir şey!
İç ses "sen daha kendin inanmiyon tutki beni mi inandıracan. Domates oldun be. Kız seni patatese dökecek ketçap niyetine"
Si.. Def ol!
İç ses "dif il"

Ne biçim iç sesim var ya.
Elime şu adı tentirdiyon mudur nedir onu sürdü temizledikten sonra. Sargıyı aldığında beynimde kalbime uymuya başladı. Atıyordu adeta.

Elimi tutarken sarıyordu.
İç ses"ya nasıl saracaktı"
İç ses katili etme beni
"Sus be"
Gerizekalı
"Aptal"
Beyinsiz
"Yakışıklı"
Yetenekli
"Yeter ulan ben kaçtım"

İç sesimle olan ufak konuşmadan sonra Eun-Shii kafasını kaldırıp bana baktı.

Eun-Shii: Sen iyi misin? Kıpkırmızı oldu suratın?
Jungkook: Yok ben iyiyim.
Eun-Shii: Peki. Neye kızdın?
Jungkook: Önemsiz bir konu
Eun-Shii: Yani? Kurcalama demek mi oluyor bu?

Dediğine gülmemek adına kendimle savaşırken ağzım galip geldi ve genişçe gülümsemeye başladım. Gülümsemem onunda gülümsemesine sebep olmuştu.
Bu bile bana yeterken hoşlanması!!!! Çıldırtamamak elde değil.

Jungkook: Bu dürüstlüğü beklemiyordum. Düşüncelerini söylemek için cesaretinin olması güzel bir şey.
Eun-Shii: Yok ya, patavatsızlık bu. Pat diye diyorum.

O yüzden pat diye kalbime de iniyor.

Jungkook: Teşekkür ederim
Eun-Shii: Ne demek. Hadi ben kaçtım.

Diyip kafa selamı verdi ve gitti.
Mal mal gülümserek kalakalmıştım.

Ben samimi oluşunda bile böyleyken nasıl karşısına çıkacağım???

Eun-Shii'den...

Size komployu erteledim dedim ama uzun bir ara verecem demedim.
Evet. Komploooooooo!!!!!!

Sınıfa çıkıp Hei'nin yerine su döktüm sonra ceketini ıslaklığı almayacak şekilde koydum.
Hei de sınıfa dalgın bir halde girdi. -ki bu işime gelir-

Ceketi çekip hiç bakmadan oturdu bense kahkahalara boğuldum.
Birkaç saniye sonra sebebini anlayıp ayağa kalktı.

Eteğinin arkası ful ıslanmıştı ve bacağına da değmişti su. Oh olsun.

Hei: Ulan ben seni!
Eun-Shii: Diyon lan. Ben yapmadım. Su bu dökülür, hemen beni suçlama! Ben sen değilim. İnsanları ıslatmıyorum.
Hei: Özür dilerim kanka. Bir anlık şey zannettim. Neyse ben lavaboya gideyim.

O giderken Sehun'la hunharca anırdık. O da yaptığımı görmüştü. Harbi ben avukatlık mı okusam?
Çok geç değil. 2.sınıfım üniversite

Geri kalan her şey aynıydı. Bu yüzden anlatmıyorum. İşte sıkıcı falan filan.

Gece yatağıma uzandığımda liseden bir arkadaş aradı.
Çok sevdiğim biridir. Adı Hae So.

TATLI PSİKOPATIM  ✴JeonJungKook✴  (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin