Ben şunu fark ettim ki bu hikaye bitmiyor! Sevdiğim ve ilk kurgum. Sizde sevince uzadï ha uzadı...
Burda final yapacaktım ben normalde ama devam ettim. Kısacası final yok hikayeye dewamkee 😁
2,44k için bölüm.
Sizi seviyorumm. 💖
Yanaklarımı şişirip kızgın suratına baktım.
Gerçeği anlatmıştım, kısmen. Diz çöktüğümü yada yalvardığımı anlatmadım. Sadece dediklerimi söyledim. Nolur lütfen falan da demedim Jungkook'a anlatırken ve buna bile baya kızmıştı ama ne yapabilirdim?
Gözlerini kapatıp dudaklarını birbirine bastırdı ve belli belirsiz olan gamzesi ortaya çıktı.
Jungkook: Anlıyorum. Ben olsam senin yaptığını yapardım. Büyütmeye gerek yok. Kavga etmeyelim.
Eun-Shii: Acaba Tae ile konuşmuş olabilir misin? Bu kibarlık nerden geldi?
Jungkook: Ne kibarlığı?
Eun-Shii: Tüm erkekler bana bakarken 'dönün önünüze oyarım o gözleri' yada 'sizi becermeden dönün önünüze' veya da 'neye bakıyonuz ulan! Döverim lan sizi!' demen gerekiyorken sen sesini bile çıkarmadan bana baktın? Sinir hastası olan birine kıyasla kibar bir hareket.
Jungkook: Sen biraz beyefendi ol demiştin bende oluyorum aşkım.
Eun-Shii: O zaman aşağı inip bi oğlanla dans edeyim.
Kola bardağımla arkamı dönüp adım attığım anda ensemden tuttu ve kendine çevirdi.
Jungkook: O kadar uzun boylu değil. Benim kibarlığım anca bu kadar bebeğim. Şimdi geri gidelim. Herkes bizi merak etmiştir.
Onu kafamla onaylayıp huzursuzca içeriye doğru ilerledim.
Huzursuzdum çünkü gerçeği çarpıtarak saklayarak anlatmıştım ve umarım haberi asla olmazdı.
Kavga çıkaracağı kesindi. Hatta bu sefer işini bitirir bana şimdi yalvarsana falan der cinnet geçirirdi.
Parti alanına geri döndüğümüzde Jungkook o muhteşem vücudu resmen benimkine yapıştırmıştı.
Ellerini karnıma koymuş arkamdan ilerliyordu.
Ara sıra dudağını boynuma değdirip kalp krizi geçirme olasılığını arttırıyordu.
Beraber dans pistine ilerledik.
Tüm çiftler etrafımızı sararken müzik romantik bir parça oldu.
Jungkook sanki hep bu anı bekliyormuş gibi sırıtarak elini uzattı.
Elimi avcuna koyduğumda resmen kaybolmuştu içinde.
O kadar hoş bir histiki anlatamam.
Sanırım her kızın istediği şeydir bu.
Ama sanşlarına küssünler! Jungkook benim.
Etraftaki onca insanı umursamadan beni belimden tutup kendine çekti, aramızdaki mesafe sıfırlanmıştı.
Bir eli iki kürek kemiğimin arasında diğer eli ise belimdeydi.
Bende kollarımı boynuna dolayıp kafamı hafifçe yukarı kaldırdım yüzünü görmek için.
O da kafasını eğmişti.
Nefesini yüzümde hissederken kokusu burnumu çoktan hipnotize etmişti ve başka koku alamıyordum.
Sesler kısılmış sadece onun nefes alışlarını duyuyordum.
Birkaç saniye birbirimizin gözlerinde kaybolurken dayanamayıp gözlerimi kapattım ve kapatır kapatmaz dudaklarımda bir baskı hissettim.
O yumuşak mükemmel dudaklarını...
İki dudağımı aralayıp öpmesine karşılık veriyordum.
