Lütfen oy verip, yorum yapmayı unutmayın 🖤✨
1 ay sonra
"Ben diyorum ki çiftliğe gidelim ya?"
Sevginin ortaya attığı fikir herkes için kabul edilirdi. Lavin kahvesini yudumlayıp kaynanasının söyleyeceği cümleyi bekledi. Yağmur da çiftliği görmeyi çok istiyordu. Kendi çiftlikleri gayet güzeldi fakat arkadaşları vs demirhan çiftliğinin çok daha güzel olduğunu söylüyordu. Ve Mirzanın çiftliğe son olarak yaptırdığı havuz çok daha güzel yapmıştı. Hem kış hem de yazın kullanılabilecek bir havuzdu. Trabzon gezisi güzel geçmişti Lavin ve Mirza için. Fakat yağmur ve poyraz için çok daha güzel geçmişti. Geldiklerinden beridir huzur dolu günler geçiriyorlardı. Demirhan konağı nihayet mutlu günler'e tanıklık ediyordu.
"Olur kızım gidelim. Ali'ye söyleyin çiftliği temizlettirsin. Havuza girecekseniz ayarlasın oraları akşam yemeğini orada yeriz."
Kızlar aldıkları cevapla heyecanla kahvelerini içip odalarına koştular. Akşam için hazırlık yapmaya koyuldular. Lavin ufak bir çantaya kendisi ve Mirza için ihtiyaçlarını yerleştirdi. Henüz Mirzanın haberi yoktu ve Lavin bu bahaneyle arayıp sesini duymak istiyordu. Elindeki mayoyu da yerleştirip çantanın fermuarını çekti. Komodinin üzerinde şarj olan telefonu alıp yatağa oturdu. Mirzanın numarasına tıklayıp çalan telefonun açılmasını bekledi. Nihayet telefon 3. Çalışta açıldı.
"Efendim benim güzeller güzeli karım?"
Lavin duyduğu neşeli ses ve iltifatla Mirzanın görmediğini bile bile 32 diş sırıttı.
"Benden çok sana yaradı bu hamileliğim, kaç aydır duymadığım iltifat kalmadı. Nazar değmesinden korkuyorum sen başkasının yanında söyleme."
Telefondan duyduğu kahkahalar Lavin'in de sabahtan beri üzerinde olan halsizliğini uçurup götürmüştü. Keyfi iyice yerine gelen kadın kocasından gelecek cevabı bekledi.
"Ulan siz kadınlar yok mu, asla yaranılmaz size. Etsek suç, etmesek daha fena suç."
"Keyfin yerinde bakıyorum? Sabah midem ağrıyor demiştin, nasıl oldun?"
"Şu kaç aydır üstünde olduğumuz proje varya? Mağaza açımı ve yönetimle alakalı. Genişleme projesi yani. Bugün onu onayladık, hemde büyük bir kârla. Ondan dolayı işte, mutluyum. Mide ağrımda geçti. Üşütmüşüm biraz herhalde."
"Çok sevindim canım. Ben şey diyecektim, birazdan çiftliğe geçiyoruz. Sende işini erken bitirip gelemez misin? Zaten yarın haftasonu. Bugün kalır, yarın döneriz."
"Siz geçin, benle poyraz geliriz 1-2 saate."
Dudaklarını büzen Lavin bu habere üzülmüştü. Mirzayla gitmek istiyordu ama daha işi bitmemişti.
"Peki, tamam."
"Ha Lavin, güzelim bana şort ve yedek kıyafet koymayı unutma. Havuzu falan da arar ayarlatırım şimdi. Gireriz birlikte. Kendine de kıyafet almayı unutma."
"Hazırladım ben herşeyi, merak etme. Sizde geç kalmayın, görüşürüz"
"Tamam canım, kendine dikkat et görüşürüz."
Telefonu kapatan Lavin hazırladığı çantayı kapının yanına koyup, kendi üzerindeki kıyafeti değiştirmek için dolaba doğru yürüdü. Kapağı açıp içindeki kıyafetlere göz gezdirdi. Bu akşam muhtemelen kaynanası ve kayınbabası yan çiftlikteki kardeşlerine gideceklerdi. Yani başbaşa poyraz yağmur Lavin ve Mirza güzel bir akşam geçireceklerdi. Belki sürpriz misafirleri olabilirdi. O yüzden güzel giyinmek istiyordu ama 7,5 aylık hamile olduğu ve karnı arşa değmeye ramak kaldığı için maalesef kıyafet seçimi de çok fazla kısıtlı oluyordu. Sıkıntı dolu bir nefes verip eline bol paça siyah bir pantolon ve üzerine krem rengi şifon uzun şık bir gömlek aldı. Bu ikisi kendisine yakışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Buruk Tebessümü
RomantizmBirbiriyle kesişen iki hayatın hikayesi... Berdel yüzünden birbirine mecbur kalmış iki insan... Ve birbirlerinin kalplerine her geçen gün kazındıklarını bilmeden geçirdikleri bir evlilik. Peki ya o iki kalp birbirinden nefret ettiklerini düşünürke...