0.9

755 31 17
                                    

Sabah kalktığımda Jerome yanımda yoktu. Zaten bir insanın her sevişilen gecenin sabahında yanında ki kişiyle güne gözlerini açması imkansızdı. Klişe, klişe. Klişeler komiktir.

Hızlıca yerimden kalkıp kapıyı kilitleyerek banyoya girdim ve sıcak bir duş aldıktan sonra üstüme siyah bir eşofman ile gri, göbeğimin üstüne gelen dar uzun kollumu giydikten sonra üstüme yine siyah olan bol beden kapüşonlu hırkamı giydim ve yerde ki dün geceden kalma kıyafetler ile yatağı topladıkdan sonra aşağı indim.

Aşağı indiğimde Jerome ve Jeremiah oturmuş sohbet ediyorlardı. Onların yanına giderek etrafıma bakındım, "Jeremiah, Alice nerede?" Jerome ile sohbetini keserek bana döndü, "Uyuyor olmalı." tam gidecektim ki Jerome'un sesini duydum, "Günaydın." kafamı aşağıya eğerek eşofmanımın ipleriyle oynamaya başladım. Cidden ondan çok utanıyordum. "Sana da günaydın." kafamı kaldırıp tebessüm ettikten sonra hızla yukarı çıkarken Jerome'un gülme sesini duyabiliyordum.

Yukarı kata çıkarak Alice'in odasına girdiğimde hala uyuyor olduğunu gördüm. Jeremiah'ın yattığı yere oturduğumda gözleri kapalı bir şekilde gülümseyip elimi tuttu. "Günaydın." bende onun elini tutup güldüm, "Sana da günaydın ama ben Jeremiah değilim Alice." gözlerini yarım bir şekilde açıp baktıktan sonra gözlerini ovuşturarak üzerinde ki yorganı tutarak yatakta hafifçe doğruldu. Gözlerinde ki rimel akmıştı, saçı başı dağınıktı ve üstü de çıplaktı. Gözlerim açılırken hızla ona yaklaştım, "Tahmin ettiğim şey mi gerçekleşti?" esneyerek konuştu, "Eğer yatmaktan bahsediyorsan, evet." elimi ağzıma götürüp güldüm, "Büyüşsün de yer altı kralıyla yatıyorsun." o da güldü, "Sende kafası bozuk psikopat bir katille yatıyorsun." oflayarak yerimden kalktım, "Victor'ı yanımda Jerome'a hakaret ettiği için bayılttım Alice." kapıya yönelip tekrar ona döndüm, "Ben aşağı iniyorum, sen de sonra gelirsin." kafasını tamam anlamında sallayınca odasından çıkıp aşağı indim ve Jerome ile Jeremiah'ın yanına oturdum. Beni farkettiklerinde Jeremiah biraz öne geldi, "Bugün nişan testi yapacağız." ona anlamsız bakışlar attım, "Nasıl yani?" ellerini oynatarak konuştu, mimik ve jestleri sayesinde konuşmasına gerek olmadan dediği şeyi anlayabilirdi. "Biliyorsun, Falcone ile aramızda bir savaş çıkması olanak, hatta kesin. Bu durumda siz ikiniz nasıl silah kullanıyorsunuz bunu test edeceğiz." koltuğa ayaklarımı uzattım, "Bunu nerede yapacağız acaba?" dış kapıyı gösterdi, "Şu kapıdan çıkınca karşına devasa bir ormanın çıktığını söylememe gerek var mı?" ona kafamı hayır anlamında salladığımda Jerome, "Hadi gidip üstünü giyin. Bu şekilde gelemezsin." hiç bir şey demeden kalkarak merdivenlerden inen Alice'i yukarı kata geri çevirerek onunla yukarı çıktım.

Beraber odalarımızın önüne geldiğimizde bana baktı, "Neden buraya geldik?" odamın kapısının kulpunu tutarak konuştum, "Jerome ve Jeremiah ormanda nasıl silah kullandığımızı test edecekler, üstümüzü giyinmek için buradayız." kafasını sallayarak odasına girdiğinde bende odama girdim ve yatağa bakıp ister istemez sırıttım.

Silkelenip kendime gelerek dolabıma yöneldim ve uygun kıyafetler alarak dolabı kapatıp giyindim.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
𝒑𝒂𝒓𝒕𝒏𝒆𝒓 ッ 𝘫𝘦𝘳𝘰𝘮𝘦 𝘷𝘢𝘭𝘦𝘴𝘬𝘢Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin