Taylor'un söylediği sözler karşısında şok geçirdim. Tamam bu kadar yeter. Vampir olduğunuza inandım, ormandaki o şeyede inandım. Ama bu kadarıda fazla artık. Hızla ayağa kalktım. O sırada kapı hızlı bir şekildi açıldı ve içeri Justin girdi. Ama şimdi hiç sırası değil. Yeter artık.
Taylor!! Tanrı aşkına sen ne dediğinin farkında mısın? Gelip buraya benim bir Ölüm perisi olduğumu söylüyosun ve üstüne bide belki yanlışta olabilir diyosun. Sen ne diğinin farkında mısın? Vampir olduğunuza inandım, ormandaki o iğrenç şeyede inandım ama buna inanmamı bekleme benden tamammı? Tanrı aşkına ben sadece insanım!!!
Söylediklerim bittikten sonra yatağa oturdum ve derin bir nefes aldım. Odada çıt çıkmıyodu. Sanki herşey donmuş gibiydi. En sonunda Justin konuşmaya başladı.
- Justin: Taylor sen beni arabada bekle gelicem az sonra ben hadi.
- Taylor: Tamam Justin. Şeyy Selena özür dilerim bilip bilmeden konuştum. Gerçekten özür dilerim.
Konuşçak hali kendimde bulamadığım için sadece kafa sallamakla yetiindim. Taylor yavaş adımlarla odadan çıktıktan sonra Justin kapıyı kapatıp yanıma geldi ve yatağa oturdu.
- Justin: Taylor adına özür dilerim. O hep boşboğazdı. Gerçekten özür dilerim....... Bişey söylemicekmisin?
- Ben: Ne söylememi bekliyosun? Justin lütfen bir süre konuşmayalım tamammı?
- Justin: Tamam. Ama ne zaman istersen ara gelirim tamammı?
- Ben: Tamam.
Justin buruk bir şekilde gülümseyip odadan çıktı. Artık tamamen odada tektim. Hava almak için dışarı çımaya karar verdim. Uçurumun kenarına gidicektim. Hemen dolabımdan mavi kalın hırkamı aldım ve odadan çıktım. Aşağı indiğimde Stiles koltukta oturuyodu. Ben konuşmadan o konuşmaya başladı.
- Stiles: Yukarıda ne oldu bilmiyorum. Ama konuşmak istersen konuşabiliriz.
- Ben: Saol ama gerek yok. Ben hava almak için dışarı çıkıcam. Büyük ihtimalle uçurumun oraya giderim.
- Stiles: Gelmemi istermisin?
- Ben: Gerek yok yalnız kalmak istiyorum biraz. Tamammı?
- Sties: Tamam.
Salondan çıkıp kapının önüne geldim dolaptan Gri spor ayakkabılarımı çıkarıp giydikten sonra dışarı çıktım ve hızlı adımlarla ormana girdim.
Biraz dolandıktan sonra uçurumun oraya geldim ve oturdum aşağı baktığımda deniz gerçekten korkunç görünüyodu.Taylor'un söylediği sözler beynimde yankılanıyodu ama kafamdan bu düşünceleri atmayı denedim. Ona da söylediğim gibi ben sadece insanım. Biraz öyle durduktan sonra cebimden telefon çıkarıp kulaklıkla bir kaç şarkı dinledim. Canım sıkıldığı için kulaklığı çıkarıp tekrar cebime koydum. Hava biraz serindi ama önemsemedim. Artık alışmıştım. Sonuçta burası genellikle soğuktu. Saate baktığımda fazla geç olmadığını gördüm. Bu yüzden biraz daha oturmaya karar verdim. O arada arkamdaki çalılıklardan hışırtı geldi. Arkamı döndüğümde Stiles olduğunu gördüm. Tam ağızımı açıp konuşucaktım ki yanıma oturup konuşmaya başladı.
- Stiles: Biliyorum biliyorum gelmemeliydim ama lütfen sonra azarla beni tamammı? Bak Selena o odada ne olduğunu bilmiyorum ve büyük ihtimalle bana söylemiceksin. Ama üzülme tamammı? Seni çok seviyorum Selena. Annem olmayabilir. Ama ben sana bunu hissettirmemeye çalışıyorum. Ama hissediyosun. Bunun için üzgün olamamı bekleme benden çünkü hiçte üzgün değilim. Üzgün değilim çünkü insanlar böyle olgunlaşır Selena. Acıyı ve üzüntüyü tadarak tamammı? Şimdi kalk ve eve gidelim ve hiç bişey olamamış gibi devam edelim tamammı? Annem olmayabilir ama biz varız. Babam ve ben yani.
Stiles'ın çektiği uzun nutuktan sonra ayağa kalktım ve Stiles'a sarıldım. Bir süre böyle kaldıktan sonra ayrılıp eve doğru yürümeye başladık. İkimizdende ses çıkmıyodu.
Eve gördüğümde durdum ve Stiles'a baktım.
- Stiles: Şimdi bu kapıdan giricez ve eskisi gibi olucaz tamammı?
- Stiles: Tamam.
Eve doğru yürüdüm ve kapıyı açıp içeri girdim. Ayakkabılarımı çıkarıp lambayı açtım. Mutfağa girdim. Karnım açıkmıştı. Makarna yaptım.Piştikten sonra ketçap sıkıp yemeye başladım. Stiles'a baktığımda basketbol maçı izliyodu. Bitirdikten sonra ortalığı toplayıp salona geçtim
- Ben: Stiles makarna yaptım eğer açsan gidip yiyebilirsin.
- Stiles: Teşekkürler ama aç değilm. Hem zehirlenmek istemiyorum.
- Ben: Ha-ha-ha çok komik.
- Stiles: Heyy şakaydı.
- Ben: Biliyorum. Neyse ben odama çıkıyorum.
- Stiles: Tamam.
- Ben: Tamam
Yukarı doğru çıktım. Odaya girdiğimde bugün gerçektende çok yorulduğumu gördüm. Duş almaya karar verip banyoya girdim. Üzerimdekileri çıkarıp kirli sepetine attıktan sonra küvete girdim ve suyu açtım. Gerçekten rahatlamaya ihtiyacım vardı.
1 Saat Sonra
Duştan çıkıp iç çamaşırlarımı giyindim. Saçlarımı kurutup odaya geri döndüm. Neyeseki perdeler kapalıydı. Dolabımın önüne gidip kırmızı pijamalarımı çıkarıp giyindim. saate baktığımda fazla geç değildi. Yatağa girip kitap okumaya karar verdim. Yarım bıraktığım kitabı masanın üzerinden alarak kaldığım yerden okumaya başladım.
Kitabı bitirdikten sonra tekrar rafa koydum. Gerçekten harika bir kitaptı. Saate tekrar baktığımda epey geç olmuştu. Işıkları kapatıp yatağa girdim. Uzun uğraşlar sonucu 1 saat sonra uykuya daldım.
Sabah hayvanca dürtülerek uyandım ve bunun etkisiyle yere düştüm. Bilin bakalım bunu kim yaptı. Hadi ama o kadarda zor değil. Doğru tahmin. STİLES!!!
Gerçekten onu öldürsem kaç yıl yerim. Kafmdan bu düşünceleri atıp yerden kalktım. Ama baktığımda Stiles yoktu. Kesin kaçtı. Doğru bende olsam benden bende kaçarım sonuçta. Herneyse. Aslında düşündümde gerçekten eskisi gibi omuştuk. İşte bu yüzden kardeşimi seviyorum. Ve onu hiç bir şeye değişmem. Salak falan bazen sinir bozucu falanda oluyo. Bazen öküzlükte yapıyo ama benim kardeşim o ya. Onu çok seviyorum ve hiç bişeye değişmem...
Bu yeni bölümdü. Biraz hüzünlü geçti. Sanırım bu dedemin vafatından dolayı. Neyse hepinizi seviyorum. Umarım beğenrsiniz. :) Kısa olduğu için özür dilerim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Dark Moon
Fanfictionİki kardeş yıllardır bildikleri ormanda gezerken kayboldular. Hiç bir şeyden haberleri yoktu. Ama en başından beri onları izleyen birileri vardı. VAMPİRLER. Peki niye onları öldürmediler? Macera, aşk, korku. Hazır olun her şey daha yeni başlıyor.