jimin eve dersten yorgun argın döndüğünde uyumayı hayal ediyordu. planını da yapmıştı. ılık bir duş alacak arkasına da yol üzerinden aldığı tavuk çıtırlarını yiyecek ve yatakta uyuyakalacaktı.
ama deney odasının kapısını açık gördüğünde beynindeki tüm sinirler aynı anda uyarıldı. gözleri delicesine çocuğu ararken onu yatak odasında buldu.
"hey? ne zaman uyandın? ne yapıyorsun burda?" jimin konuştuğunda, sorularına karşıdan bir cevap alamayacağını hatırlaması uzun sürmedi.
"sana konuşmayı öğretmem lazım en yakın zamanda." bunu gülerek söyledi. çocuk gözlerini açarak ona baktı. sanki gülümsemek çok garip bir şey gibi bakmıştı. ardından dudaklarını oynatmaya çalıştı. yüzü çok garip görünüyordu. aynı zamanda çok da komik. jimin onun bu haline daha çok güldü. yanına yaklaştı ve yüzünü avuçlarının içine aldı.
"aptal çocuk! neden bu kadar tatlı görünüyorsun?" baş parmaklarıyla dudaklarını gerçek bir gülümsemeye çevirdi. çocuk gözlerini kırptı. bu onayladığını gösteriyor galiba diye düşündü jimin.
"böyle daha doğru geldi değil mi?" çocuk gözlerini kırptı tekrar. yavaş yavaş iletişim halinde olmaları jimin'in hoşuna gitmeye başlamıştı. yavru bir köpekle arkadaş olmak gibiydi. çocuğun gözleri yavru köpek gibi bakarken mükemmel bir örnek olarak düşünülebilirdi bu.
çocuğu kendi yatağına yatırdı ve ardından mr sonuçlarını incelemeye başladı. jimin doğru tahmin etmişti. elektrik yüklenmesi biraz fazla kaçınca beyninin parietal lobu ve ön lob hasar görmüştü .
çocuğun elinde sımsıkı tuttuğu dergi dikkatini çekti. geçen senenin eylül ayının bir sanat dergisiydi. çocuğun ilgisini çekmesi jimin'i düşündürdü. aynı zamanda endişelendirdi.
önceki yaşamı ile alakalı olabilir miydi?
bugün radikal bir kararla saçımı kııısacık kestirdim yay!!! kehdjskeks bu bölümü de sıra beklerken yazdım <3333
okuyan herkese koooocaman kooooocaaaman teşekkürler 🥺🥺
ŞİMDİ OKUDUĞUN
1 by 1 :: jikook
Fanfictionjimin; jungkook'a konuşmayı, yemek yemeyi, mutlu olmayı ve aşık olmayı öğretir. # modern frankenstein au!