Gözlerini Yıldızlarda Tut /Hildam

Gözlerini Yıldızlarda Tut*

(Kapak güzel oldu gibii)

Öncelikle bölüme başlamadan kısa bir konuşma yazmak istiyorum.

Uzun zaman sonra tekrardan Hildam'la burada olmak gerçekten çok nostaljik geliyor ama emin olun mutluluğumuzu, sizin desteklerinizi hepsini özledim ve 2 yıl geçmesine rağmen burada hala hildam okuyan insanların olması güzel.

3 tane hildam kitabım vardı ve okunma sayıları neredeyse 10K'ya yakındı ama bir an bir şey oldu bir tek wattpad dan değil her yerden hildam'ı sildim. Bazen yapmasaydım diyorum ama gerçekten en iyisi benim için buydu o kitaplar saçma, klişe ve fazlasıyla cringe di bunu sonra anladım.

Tekrar buradayım ve her şeye rağmen her şey için teşekkür ederim sizi seviyorum. Artık eskisi kadar destek almasam bile bu kitabı yazacağım.

Demek ki hala Hilmicem'in Damlaya olan bakışlarını unutamamışım.

İyi okumalar💫💛

~~~~~
Damla pow

Sahil'e oturmuş uyumaya çabalarken rahatsız edici bir ses duydum.

"Kalk kız oyun var tekne gelmiş." Kısaca kafamda dikilen Murat'a baktıktan sonra iç çekerek cevap verdim,

"Murat yürü git ben gelmeyeceğim"

"Oldu başka civciv hanım saçmalamadan kalkın ve benimle beraber oyuna gelin yoksa Acun medya size güzel bir fırça çeker."

Murat'ın laflarına karşılık umurumda değil diyerek onu dinlememeyi seçmiştim. Bir süre daha gözlerim kapalı durduktan sonra ayağımın daha doğrusu bütün bedenimin yerden kesildiğini hissettim.

Tövbe bismillah allah katına çıkıyorum valla. Açlıktan uçmaya başladım.

Diye kendi kendime düşünürken gözlerimi açmayı akıl edebildim.

"Sizi gerizekalılar beni yere indirin!"

Bacaklarım ve kollarımdan tutan Hilmicem ve Murat'a çemkirdim ama beni pek sallıyor gibi görünmüyorlardı.

"Ya ben gelmeyeceğim."

"Başka bir isteğin de var mı Damla?"

Hilmicem gıcık olduğum bir ses tonuyla bana sordu ben ise ona kendi kendime saydırmakla yetindim. Ben çırpınırken bir şekilde tekneye gelmiştik zaten bütün takımda garip garip bakıyordu ne var yani sanki kulağımızla burnumuz yer değiştirmiş. O anda sinirlerimi ve midemdeki kusma isteğini harekete geçiren sesi duydum.

"Ay Hilmi neden Damla'yı kucağına aldın?"

Kim olabilir bu?

Hadi çok zor değil bu gıcıklık bu rezalet cümle.

Tabii ki de Allah'ın yavşak Yağmur'u.

İsterdim ki kes sesini orospu diye üzerine atlamak ama ne yazık ki şartlar asla buna el vermez.

Hilmicem Yağmur'un sorusunu yanıtsız bıraktı ben içimden deli gibi gülerken bu kahkahalarım götümün yere yapışmasıyla son buldu.

"Ah acıdı" diye bağırdım ve beni yere pastırma gibi yapıştıran Hilmicem ve Murat'a baktım.
Anıl ise kahkahalarının arasında Hilmi ve Murat' a tavsiye veriyordu.