Birleşme Partisi

614 27 115
                                    

~ Damla pow ~

Gözümü açtığımda berbat ötesi bir halde olan, yıkık dökük, fareli barakada değil de yumuşak yataklar ve kaz tüyü yastıkların olduğu oteldeydim. Esat abi kalkmam için 5000.kez kapıya vuruldu. Yataktan nihayet kalkmayı becerdiğimde kapım yine tıklandı.

"Esat Abi tamam kalktım" diye söylenerek kapıyı açtım ama karşımda Murat, Anıl, Hilmicem üçlüsü duruyordu. Selam falan vermeden içeriye attılar açılır Hilmicem kendini yatağıma fırlatıp surat asmaya başladı nolduysa artık beyefendiye.

"Size de günaydın ya" dedim suratımı asarak. Nolmuş bunlara sabah sabah kamyon çarpmış gibi bir halleri var,

"Günaydın Damla" dedi Murat sırıtarak,

"Ben bir duşa girip geliyorum" dedim ve kıyafetleri elime tutuşturarak banyoya ilerledim.

***
     ***

Banyodan çıktığımda hepsi aynı şekilde aynı yerde duruyordu.

"Noluyor? Birleşme günü surat asıyorsunuz sizi gebertirim"

"Bana sarılırmısın" dedi Hilmicem birden bire. Tövbe Allahım yarabbim ben ne diyoruum bu ne diyor. Anıl'a mimiklerimle ne oluyor demeye çalışıyordum ama gerizekalı tabii ki anlamıyordu.

"Noldu Hilmicem ya delirtmeyin beni"

"Bir şey yok" dedi ve gülümsemeye başladı. Gerçekten mi?

"Nasıl yani"

"Ya ben uyanamadım da kendime gelememiştim ondan. Sarılmanı da öylesine istedim"

"Aferin sana" dedim göz devirerek. Hilmicem de hala sırıtıyordu,

"Hop hoop, arkadaşlar yavaş bizde burdayız" dedi Mirat pis pis bakarken. Sonra Anıl Murat'ın yüzünü avcunun içine aldı ve konuşmaya başladı,

"Sen bana aitsin Murat boşvermekte kıskanıyorum sonra seni" dedi cilveli cilveli. Murat da Anıl'dan kurtulmaya çalışıyordu.

"Bir daha sakın başkalarına bakma aşkım" dedi Anıl ve havalı havalı arkasını dönerek yerine geçti,

"Siz nasıl buraya geldiniz?"

"Esat abiye yalvardık" dedi Murat

"Damla Esat senin uyanmadığını söyledi bende şey dedim biz onu uyandırırız sen izin ver yeter ki abi ben ayak parmaklarımı burnuna sokarak uyandırırım Damla'yı"

"Anıl kapa çeneni" dedim yüzümü buruşturarak.

"Ee kahvaltıya gitmiycez mi" diye mantıklı bir soru sordu Murat, Hilmicem de apar topar kalkıp kapıya doğru ilerledi,

"Evet kalkın kahvaltıya gidicez daha doğru diyorsun"

Anıl kolunu omzuma attı ve beni sürükleyerek asansöre götürdü sonra da

"Sevgilim yine çok güzel konuştu" dedi Murat'ın dediğini kastederek.

"Anıl sende beyin yerine ne var? Hayır beyin olmağı kesin ama ne olduğunu anlayamadım. Pirinç tanesi de değildir o bile fazla sana" dedim,

"Üçlü sarı çiyan seninde dip boyan gelir hem" dedi tripli tripli, kahkaha attım ve asansörde bizi bekliyor Murat-Hilmicem ikilisinin yanına geçtik.

" Allahım sonunda doğru düzgün mükemmel bir kahvaltı yapıcaz" dedi Hilmicem mutlu mutlu.

 Kahvaltı için bahçeye geldiğimizde Anıl heyecandan Murat ı dövmeye başladı. Hilmicem ise büyülenmiş gibi bakıyordu masaya.

Gözlerini Yıldızlarda Tut /HildamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin