~Damla pow~
Hilmicem'i kenara itip geldiğim yolu tekrardan koşmaya başladım. Biraz daha bana sarılmasına izin verseydim iyi olmayacaktı benim açımdan. Görünce fark ettim de nasıl özlemişim onu, bana sarılmasını ne kadar da özlemişim. Her ne kadar sinirli olsam bile onu tekrar hissetmek çok güzeldi.
"Damla!" diye sesleniyordu peşimden gelirken,
"Nolur..nolur gelme yapamıyorum, canım yanıyor" diye kendi kendime fısıldadım. Onu tekrar görmek beni korkutuyordu, hiç bir şey demeden bir yıl boyunca gitmesi bu kadar çabuk bağışlanabilecek bir şey değildi. Öteyandan her ne kadar korksam da varlığı bana yine o güveni hissettirmişti, o yanımdaysa bana bir şey olmazdı bunu biliyordum.
Çıktığım yere yaklaşınca kıyafetime düzen verip saatlerce ortadan kaybolmamış gibi içeriye girmeyi planladım. Kapıya geldiğim zaman içerden birisi benden önce davranıp bana kapıyı açtı. Gülümsemeye çalışarak içeriye girdiğimde herkes bana bakıyordu o arada Adem kolumu tutup tam olarak algılayamadığım şeyler söyledi,
"Benden etkilendiğini biliyorum. Duygularımız artık karşılıklı" dedi ve ben daha ne diyorsun Adem diyemeden yüzünü bana yaklaştırdı. Hayır, hayır, hayır umarım düşündüğüm şeyi yapmayacaktır. Ben daha onu itemeden dudaklarımda dudaklarını hissettim ama bu mide bulandırıcıydı. O kadar sert öpüyordu ki itemiyordum bile. En sonunda kendimden uzakkaştırabildiğimde sinirle bağırdımz
"Napıyorsun sen be manyakmısın?"
Arka tarafa döndüğümde tabii ki de kapıda yıkılmış bir Hilmicem görmeyi beklemiyordum. Bana bakıyordu gözlerini ayırmadan, çok yanlış anlaşılmıştı ve ben bunu istemiyordum o yüzden gözlerimi kaçırmadım. Gözleri dolmuştu, titreyen bir sesle konuştu,
"Damla"
"Hilmicem..gerçekten anladığın gibi olmadı biliyorsu-"
Eliyle susmamı söyledi ve sinirle Adem'e doğru ilerledi. Adem ise ne olduğunu çözmeye çalışıyordu,
"Siz ayrılmıştınız, Damla bana aşık zannettim ben" diye bir şeyler geveledi,
"Damla'nın sana aşık olabilceğini nerden çıkarttın acaba"
"Pardon da Hilmicem bu seni neden bu adar alakadar etti?"
"Damla başlatma sırası değil. Beni sevdiğin halde bu gerizekalı seni öpebiliyor" diye kükredi nerdeyse suratıma, sanki ben gel de öp dedim.
"Siz ayrılmadınız mı Hilmi bu neyin atarı"
"Adem benim olan birine, benim sevdiğim birine asla dokunamazsın. Bunu asla yapamazsın ama sen yaptın. Söyle şimdi ben sana ne yapayım."
"Damla da senin gibi mi düşünüyor. Seviyormusun hala Hilmiyi?" Diye sordu Adem, Hilmicem'e baktım pek takmış gibi gözükmüyordu sanki onu sevdiğimden adı gibi emindi , cevap vermek yerine kafamı yere eğdim sanırım evet demek istediğimi herkes anladı.
"Adem" dedi ve derin bir nefes aldı Hilmicem,
"SENİN GELMİŞİNİ GEÇMİŞİNİ SİKERİM" dedi ve Adem'in üzerine atladı. Hayır Hilmicem diye demiyorum tam bir mal boksörün üzerine mi atlanır amk. Bende kenara geçip elimde votka şişesiyle bütün olayları izledim. Herkes çığlık çığlığa ayırmaya çalışıyordu Hilmi de iyice delirip Adem'in üzerine doğru goril gibi böğürüyordu. Destek vermek amacıyla alkışlamaya başladım,
"Hilmicem! Hilmicem! OO ELLER HAVAYAA"
"Damla gel buraya susmuyor bu çocuk" diye bana bağırdı Sema. Bende başımı iki yana sallayıp telefonumdan Ankaranın Bağlarını açtım. Hilmicem Adem'i itti, hayır hayır Adem Hilminin yanağına yumruk attı of fena geçirdi çok acımıştır. Hilmicem Adem'e sikecek gibi bakıyor mekanı boşaltsak mı acaba?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözlerini Yıldızlarda Tut /Hildam
Fanfiction"Yıldızlar hep bizim için parlayacak" ✨2020✨ •Tekrar Hildam'la buradayım. Hildam'ı unutmadık, unutmayız da.