Eve yetiştiğim gibi odama geçip telefonumu şarja taktım.
Yiğit'e bilinmeyen olarak vereceğim hediyeleri Yağız'a vermiştim. Yolda ise telefonumun şarjı bitmişti, keşke araba ile gitseydim.
Yağız hediyeleri ona verecek, bilinmeyenin kendisiyle sosyal hesaptan iletişime geçtiğini söyleyecekti.
Saatin dolmasına 3 dakika varken Yağız mesaj attı.
Gönderen: En değerlim
"Hediyeleri Yiğit'in yatağının üzerine bıraktım. Şimdi mutfaktayız, az sonra yollarım ben onu odaya."Gönderilen: En değerlim
"Tamamdır, öpüyorum 💙"Yatağının üzerindekileri gördüğünde vereceği tepkileri düşünürken istemsizce sırıtmaya başladım.
Saat 00.00 olduğunda kalbim de hızlanmaya başlamıştı. Karanlık odada olan tek ışık, telefon ekranından yansıyan ışıklardı ve ben yatağımda bağdaş kurmuş, Yiğit'in mesaj atmasını bekliyordum.
Bildirim sesleri ardı ardına gelmeye başladığında kalbimin sesini duymaya da başlamıştım. O kadar hızlı atıyordu ki, göğüs kafesim ağrımaya başlamıştı.
Birkaç dakika sonra telefonu elime aldım ve bi cesaretle mesajları açtım. Ben niye bu kadar heyecanlanmıştım ki?!
Yiğit: OHA
Yiğit: Sen ne yaptın öyle
Yiğit: Şoktayım, hiç beklemiyordum
Yiğit: Hani ne bileyim, şu an 12-13 sezonunun imzalı forması var dizimin üzerinde
Yiğit: Bende de vardı ama tüm takım imzalamıştı yani, mükemmel ya bu
Yiğit: Ayrıca tablo da çok güzel. Sen yaptın sanırım?
Yiğit: Baya yetenekliymişsin de, keşke kendi yüzünü de çizseydin ;)
Yiğit: Ben çok teşekkür ederim, gerçekten
Yüzümdeki gülümseme yanaklarımı ağrıtsa da silinmiyordu bir türlü. Onu mutlu etmek hayatımdaki en güzel şeylerden biriydi.
uA: Beğenmene sevindim
uA: Ve evet, tabloyu ben çizdim
uA: Eğer bir gün öyle bir şansım olursa, senin yanında çizerim yüzünü de...
• • •
Yiğit'e Rüya olarak vereceğim bu sezonun imzalı formasını siyah karton poşete yerleştirip kapının yanına indirdim.
Aras aramış, kendi aralarında bir şeyler yapacaklarını söylemiş, beni de çağırmıştı.
Odama geçip dolaptan siyah jean şort, beyaz tişört, deri ceket aldım. Kıyafetlerimi değiştirdikten sonra sadece hafif bi ruj sürüp makyajımı yaptım.
Siyah, bileğimin bir karış üzerinde biten çoraplarını giyip yuvarlak güneş gözlüklerimi taktım. Artık çıkabilirdim.
Telefonumu ve anahtarlarını aldıktan sonra spor ayakkabımı giyip evden çıktım.
Evlerimizin arası 10 dakika olduğu için arabamı almaya gerek duymamıştım.
Aynı sitede oturmamız Yağız sayesinde olmuştu. Onlar ev arıyorlardı, bana yakın olmak için Yağız da burayı önermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Galatasaray Gibi || Yarı Texting [TAMAMLANDI]
General Fiction0531*******: Aklın yok, keyf ediyorsun. Yiğit: Allah Allah, sen nereden biliyorsun?! 0531*******: Ha yani aklının olmadığını kabul ediyorsun? ••• 0531*******: Sana, beni Galatasaray'dan daha çok sev demiyorum. 0531*******: Beni Galatasaray gibi se...