Today Poison yere düşen ölüm yiyene baktı. Yaralı kolundan süzülen kan dengesini bozuyordu fakat derin bir nefes alıp kendisine gelmeye çalıştı. Yerde çırpınmakta olan Alchemy Carrow'un asasını sağlam eline aldı ve kendisini izleyen ikiz kardeşine döndü. June Poison "Başlayalım mı?" dedikten sonra asasını salladı.
İki kardeşin büyüleri, abilerinin evinde çarpışırken evin önüne cisimlenmiş olan Remus Lupin açık kapıyı görünce kaşlarını çattı. Remus temkinli bir şekilde adımlamaya başladığında evin içinden bir çığlık yükseldi. Lupin asasını çıkartarak August Poison'ın evine girdi.
Today yere çökmüştü ve acıdan gözlerini yummuştu. Remus arkadaşının halini görünce hiç düşünmeden June'a bir lanet fırlattı. June bir ölüm yiyenin atabileceği lanetleri Today'den çekip kurtadama savurdu. Fakat Remus, hem ondan daha iyiydi hem de ona büyü yapmaktan çekinen ikizi değildi. June birkaç dakikalık mücadelenin ardından pes ederek evin kapısına doğru koşup, boşluğa karışmayı seçti.
Remus, ölüm yiyen gittiği anda hemen arkadaşının yanına eğildi. Gözlerini açmış olan Today derin bir soluk alarak, Remus'a baktı ve elektrik çarpmış gibi ayağa kalkmaya çalıştı. "Remus, gitmemiz gerek! Haber vermemiz gerek!
Remus, yaralı cadının kalkmasına yardım ederken yaralı kolunu gördü. "Today, kolun!"
Today başını iki yana salladı hızlıca. "Önemli değil! James'e haber vermemiz lazım, Voldemort onları bulmuş!"
Remus "Ne?" diye sordu fazlasıyla büyük bir şaşkınlıkla. Today, Alchemy Carrow'un asasını sallayıp bir patronus oluşturdu ve abisine gönderdi. Gümüş kelebek kanatlarını çırparak uzaklaşırken "Duydun işte, Voldemort, Potter'ları buldu!" dedi tekrardan. Asayı bir kez daha sallayıp bir kelebek daha oluşturdu sarışın cadı. Bu kelebek ise kanatlarını çok daha hızlı çırparak Lily ve James'in yanına doğru uçtu.
Evdeki şöminede yeşil alevin yandığını görünce Today hızlı bir şekilde kapıya ilerlemeye başladı. Onun peşinden hala ne dediğini tam olarak çözemeyen Remus, yerde yığılı olan Carrow'u gördü. "Today?"
Today, abisi ona doğru gelirken arkadaşına "Sonra anlatırım." diyerek yoluna devam etti.
August Poison, yaralı kardeşine baktı. "İyi misin sen? Madeline ve çocuklar nasıl?" diye sordu hızlıca.
"İyiyim, iyiler. Odadalar, kapıyı tılsımladım. Gitmem gerek." dedi Today hızlıca.
Remus "Today, bir saniye. Lütfen." dedi. "Voldemort'un James'i bulması için büyünün bozulmuş olması gerek."
Today başının dönmesini yoksayarak "Bozuldu Remus. Peter, James'e ihanet etti." dedi titreyen bir sesle. "O yüzden gitmemiz gerek."
"Peter mı? Ama sır tutucu Sirius'tu." dedi Remus kafası hayli karışmış halde. Today'in peşinden yürüyerek evden çıktı. Today "Değildi, hiçbir zaman sır tutucu Sirius olmadı." dedi.
İki arkadaş cisimlenmeye hazırlanırken, August Poison kapıya ulaşıp kardeşine seslendi. "Today, Carrow'un cese-"
Today abisinin sözünü "Şimdi olmaz." diyerek kesti ve boşluğa karışarak kendisini Godric's Hollow'da buldu.
Defalarca girdiği evin bahçe kapısı açıktı. "Hayır, hayır, hayır." diye kendi kendine mırıldanmaya başlayan Today, evin önüne özensizce park edilmiş motorsikleti fark etti. Bulanıklaşmaya başlayan gözleri ile Remus'u aradı. Remus, hemen yanındaydı. İkisi beraber olabildiğince hızlı biçimde bahçeye girdiler. Remus Lupin evin kapısına geldiğinde Today'e döndü ve endişeli gözlerle baktı. Çünkü kapı her zaman olduğunun aksine kilitli değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Black Dreams//Sirius Black //Au
Fanfiction-Black Poison adlı çalışmanın alternatif bir versiyonudur.- ****** O Cadılar Bayramı daha farklı olsaydı, neler olurdu? Sirius Black ve Today Poison'ın hayatı nasıl olurdu?