9

6K 564 354
                                    

Hevesliyim bu bölüm için 

Bu arada Lalisa'nın, Jennie'ye verdiği kremin arkasına ne yazdığını hala bilmiyorsunuz. Sonraya saklıyorum normalde bu bölüm öğrenecektiniz. 

...

Jennie

Gördüğüm manzara, içimdeki bir şeylerin tamamen kopmasına neden olmuştu. Aşağılık, işe yaramaz ve aptal hissediyordum ve  içimdeki sızı, yere yatıp beni kıvrandıracak derecedeydi. 

Aptaldım; çalıştığını, yorulduğunu, değiştiğini düşünecek kadar aptaldım. 

Onlar odaya çıktığında, peşlerinden gitmedim.

İçimde alevlenen derin öfke ile, bir şeyleri tekmelemek istiyordum. Kendime ve bütün dünyaya zarar vermek istiyordum. Kendi düşünceleri ile, bir sürü kötü şeyi inkar eden bir aptaldım. Hiç bir şeye değmezdim, dış görünüşüm ayak parmaklarımdan başlayarak, saç tellerime kadar sıradandı. 

Rosalie haklıydı bana Medusa demekte. 

Haklıydı başkasına bakmakta, tenini hissetmek istemekte. Çünkü kendi eşinin tenine bıraktığı izlerden, kendisi bile iğreniyordu, kendisi bile görmek istemiyordu benim vücudumu. Değişmek, eskisi gibi olmak istemiyordu, istediği tek şey onu şikayet etmememdi. 

Ama bu olmayacaktı, onun bile iğrendiği izlerle, daha fazla yaşamayacaktım. Onun dokunmak istemediği vücudumla, bıraktığı her izin acısını çıkaracaktım. 

Şu ana kadar hep birbirimize saygı duyduğumuzu, bana zarar verse de bunun sebebini sinirini kontrol edememesi olarak alıyordum. Asla mahvettiği vücudumu istemediğini düşünmemiştim. Hatta dakikalr öncesine dek, bizi toparlamaya çalıştığına inanır haldeydim. 

Beni mahvedip, kullanıp, tamamen yıpranmış halde bırakabilir miydi? Bırakmıştı ve şu an gideceğim kesindi. 

Gözyaşlarım, üzüntüden değil de tamamen öfkeden akıyordu. Kırmızı, mini tatlı elbisemle askılığa ilerledim ve montumu alıp evden çıktım. Varlığım, ikisinin arasındaki cinsel çekim sayesinde fark edilmemişti bile. 

Her gece yağan yağmura baktım. Kapının önünde bir süre öylece durup ağladım. Yağmurun güzelliğini izledim, yumruklarımı sıkarken elimi kanattığımı hissedebiliyordum. 

Koşmak, bir şeylere vurmak, her şeyin acısını bir yerden çıkarmak istedim.Ne yapacağımı düşündüm, aklıma hiç bir şey gelmiyordu. Kafam her bir düşünce ile daha da çok karışıyordu. 

İçimdeki öfke, tüm yoğunluğu ile beni yiyip bitirirken koşmaya başladım. Yağmurun altında, öfkemi atabileceğim kadar çok koştum. 

Medusa. 

Koşarken güldüm, bende bıraktığı isme, izlere güldüm. Onun gibi birine saygı duymama, Lalisa ile konuştuğumda bile suçlu hissetmeme güldüm. Ben onun yanında başka bir kadının verdiği krem şişesini bile açmazken, onun benim evime bir kadın getirmesine güldüm.

Koşarken bağırdım, benden çaldığı her şeye bağırdım. Genç bir kız olmama rağmen bu kadar yıpranmama, eşimle güleceğim zamanlarda, ondan kaçmama bağırdım. Kaybetmekten korktuğum hayatımı, tek bir hamle ile başka bir kadına vermesine bağırdım. Hayatımı mahvedip, kendine yeni bir hayat kurmaya çalışmasına bağırdım. 

Bağcıkları açık olan ayakkabılarımla, bardaktan boşalırcasına yağan yağmurda koşarken, mini elbisem ıslanıp üstüme yapışmıştı. Her bir adımında, düğmelerini bağlamadığım kahverengi uzun paltom, rüzgarda geriye doğru savruluyordu. Yumruklarımı fazla sıktığımdan, avucumda biriken kan parmaklarımın arasından belli olabiliyordu. 

umbrella || jenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin