31

3.9K 364 174
                                    

Yorumlarınız beni çok motive ediyor yine sınır koymuyorum içinizden geldiği gibi yazın bir şeyler

17k için teşekkür ederim ♡

...

Dava günü 

Lalisa

Yanımda dik bir şekilde oturan duruşunu bozmamaya çalışan ama korkusu gözlerinden okunan küçük bedene sarılmamaya çalıştım. 

Burada olma sebebimin Jennie'nin aylardır benimle kalması olduğunu kendime hatırlattım ve onunla temastan kaçınmaya kendimi zorladım. 

Boşanma davası için sırasını beklerken sevgilisine sarılamazdı.

Üzerine giydiği siyah dizlerine gelen ve vücuduna yapışan elbise, küçük bedenini sarmalamış ve topukluları ile birleşip resmi bir görüntü katmıştı. Masum görüntüsünü gizleyen kıyafetlere bir süre daha bakıp alışmaya çalışsam da, bir türlü sürekli salaş giyinen güzelliğin bu görüntüsüne alışamamıştım. 

Yanımda oturmasını ben istemiştim ancak şu an bunun için kendime küfür edebilirdim. Karşımda otursaydı gözlerinin içine bakarak de olsa bir şekilde yanında olduğumu hissettirebilirdim. Ancak şu an yanımda korkudan tir tir titreyen kadın için hiç bir şey yapamıyordum. Ona yaklaşamamak içimde şiddetli bir fırtına başlatıyordu ve dişlerimi sıkarak baş etmeye çalıştığın fırtınaya, ortamdaki ölüm sessizliği hiç iyi gelmemişti. 

Karşımda oturan Rosé'nin aksine, Jennie tırnaklarını kemirmiyor, bacağını titretmiyor, dudaklarını yemiyordu. Başını dik tutmaya çalışmış, üzerindeki omuzları ona büyük gelen ceketime sarmalanmış etrafı izliyordu. Tedirginlik ve stresle titreyen bedenini, uzaktan gören biri fark edemezdi. 

Güzel sevgilim, hislerini iyi kamufle etmişti. 

Rosé ise onun tam tersiydi. Yüksek ihtimal şu an her şeyin en iyisi olması için dua ediyordu fakat gerginliğinden belli olucak ki iyi gideceğine olan inancı zayıftı. 

Ben uzaktan nasıl gözüküyorum bilmiyorum ama Jennie'nin yanında oturup, bir kaç aydır ona destek olan kişiden fazlası olarak durmama rolüm üzerinde çalışıyordum.

Jisoo yetkili birileriyle konuştuktan hemen sonra yanımıza doğru adımlamaya başlamıştı. Jennie'nin aksine resmi kıyafetlerin son derece seksi durduğu ve Jennie'nin aksine bakışlarında korkunun tek kırıntısını bile göremeyeceğiniz kadın, ince topukluları ile bütün ilgiyi çekerek yanımıza ilerliyordu. 

Hepimiz, o buraya gelmeye yeltenmeden önce başka tarafa bakıyorduk ama sanırım hepimizin aklı ondaydı ve buraya gelmek için attığı ilk adımda bile uzaktan bize doğru gelen kadını pür dikkat izlemeye başlamıştık.

Jennie derin bir nefes aldı ve Rosé yerinde kıpırdandı. Ben ise onu sakinleştirememenin verdiği tedirginlikle yumruklarımı sıkıyordum. 

Rosé, Jisoo yaklaştığında ayaklandı ve onun yanına gidip koluna girdi. Her zaman ki gibi. Birbirlerini tamamlıyorlardı, birbirlerinin olmadığı ortamda özgüvenlerini kaybediyorlardı. 

Bunu, Rosé'nin eşi gelmeden önce tırnaklarını kemirmesinden ve eşi geldikten sonra büyük bir güvenle koluna girip özgüvenli bakışlarla etrafı izlemesinden anlayabiliyordunuz.

Mükemmeliyetin vücut bulmuş hali gibi olan çift başımızda dikilirken, umursamıyormuş gibi yapmak için onun dışında her şeyi incelediğim küçük beden ayaklanıp yanlarına gitti. 

Hemen sonra Jisoo'nun beni çağıran bakışlarıyla  ayaklandım ve titreyen bedenin arkasından yanlarına ilerledim. 

Jennie yürürken onun hemen arkasına büyük adımlar atarak yetiştim ve geçerken elimi hafifçe, gerginlikten terleyen eline sürttüm. 

umbrella || jenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin