12

6.3K 523 269
                                    

Kütüphanemi karıştırırken, Siyah Kuğu'dan çok güzel alıntılar buldum. Sanırım bir süre sizi Siyah Kuğu alıntılarına boğacağım lenrlwmrşwmfle

...

"Hava kararmak üzereydi ve yağan yağmur, etrafı daha da karartıyordu. Uyumuş muydum? Uyumuştum. Nasıl uyumuştum? Nasıl uyuyabilmiştim?
Hatırlamadığı bir kâbustan korkabilir miydi insan? Sağır olduğu çığlıklardan,göremediği görüntülerden... Bilmiyordum. Hiç bir şey bilmiyordum!"

 - Siyah Kuğu 2

...

Jennie

Yürüyerek gideceğimizi sanmıştım ama apartmandan çıktıktan sonra, karşıdaki kapalı garaja doğru yürümeye başladı. 

Garajın kapısının önünde durdu ve tepede duran yeşil butona basıp, kapının yavaşça açılışını izledi. 

Ne iş yaptığını ölümüne merak ediyordum. Gideceğimiz yerde üstüme bir şeyler vereceğini söylemişti. Hangi iş yerinde hırka olurdu ki? Onu dış görünüşü ile yorumlarsam, gerçek bir iş kadınıydı. Ama en son onda kaldığımda, kahvaltı hazırlarken ki sesi müzikle uğraştığını da düşündürüyordu. Çalışma masasındaki, kara kalem resimler ise sanatçı olma ihtimalini destekler nitelikteydi. 

Sorun şu ki, bu kusursuz kadına her iş yakışıyordu, tek bir seçeneği bile eleyememiştim. 

Garaj kapısı tamamen açıldığında, bana döndü ve elini tutmam için elini uzattı. Elini tuttum ve adımlarına eşlik ettim.

İçeri girdiğimde, garajda sadece iki araba olduğunu anlamam kısa sürdü. Motosiklet ve bisiklet ile dolu garajda, Lalisa bir bisiklete doğru ilerledi.

Yanında durup kilidini açtığı bisiklet, çift kişilikti. 

Direksiyonunda, kırmızı büyük bir sepet vardı ve arkasında, fazla büyük olmayan bir kasası vardı. Her yere bisikletle gidiyor olsa gerek, profesyonel bir alet olduğu belliydi. 

Arkasındaki kasadan kaskı çıkardı ve çantasını kasaya koydu. Tek kask olduğundan, bir süre elindeki kaska düşünürcesine baktı. Sonra ise bana dönüp kaskı başıma geçirdi. 

Kendi paltosunun önünü kapatıp, kapüşonunu çekti. Kumaşın kafasını koruyacağını veya daha önce bu bisiklete iki kişi bindiğini sanmıyordum çünkü yüzündeki ifade fazla düşünceliydi. 

Bisiklete bindi ve bana döndü. "Garajın çıkışına git ve bekle."

Dediğini yapıp, garajın çıkışına adımladım ve beklemeye başladım. 

Bisikletle yanıma geldi ve binmem için bekledi. Dikkatlice arkasına bindim ve ince beline sarıldım. 

Onun düşmekten korktuğu, benim işini merak ettiğim, yaklaşık on beş dakikalık bir bisiklet yolculuğundan sonra durdu. 

İnmem için kafasını çevirip bana baktı ve güzel gözlerinin sözünü dinleyip bisikletten indim.

İndikten sonra, rahatsız kaskı kafamdan çıkarıp geldiğimiz yere baktım. Küçük bir dükkandı. Pek eski görünmüyordu ve camları korumalı olucak ki, maviydi. 

Tamamen açık maviye boyanmış binanın, koyu mavi camları ile uyumu çok hoştu. Çatısı siyahtı ve ilk bakışta ev sanabileceğim bir görüntüsü vardı. 

Bisikleti, dükkanın yanındaki kaldırıma park etti ve kilidini takıp, dükkan kapısının önünde durdu.

Dükkanı, bir kaç adım öteden inceleyen bana döndü ve kapıyı açıp gelmem için elini uzattı. 

umbrella || jenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin