Karantina Part 2 ile geldim nasılsınız? iyi olun karantina da okumanız için 8178 kelime yazdım yani baya uzun bir bölüm umarım seversiniz yorumlarda sohbet edelim :) yazım hataları için üzgünüm sindire sindire okuyun.
Bölüm parçası Jimin canlı yayında önerdi hemen gidip dinledim ve yine bağımlı oldum hahsjaj eğer hala dinlemediyseniz dinleyin: Lauv |Modern Loneliness
|Keyifli okumalar
Sabah uyandığımda, yanımda Jungkook'u görememiştim. Yoksa gitmiş miydi?
Yatakta doğrulup etrafıma bakınmamla yatağın karşısındaki annemin yaptığı ateş ve su tablosuna bakan ve tamamen dinç görünen Jungkook'u fark etmem bir olmuştu.
Tabloyu süzdükten sonra gözleri
beni buldu parmağı ile tabloyu bana gösterdi."Bu benim annenin sergisinden satın aldığım tablo değil mi?"
Uyku sersemliğiyle sadece kafamı
salladığımda, Jungkook tekrar tabloyu ilk kez görüyor gibi incelemeye devam etti.Yataktan kalkıp perdemi araladığımda, karşılaştığım güneşe gözlerimi kısarak baktıktan sonra omuz silkerek dolabıma yöneldim.
"Neden o tabloyu sattın aldın?"
"Hoşuma gitti.."
Hmm..demek hoşuna gitmişti.
Arkamdan dolabımın içini süzen Jungkook hayretle konuştu "Dolabını iki tarafa göre mi ayırdın?" Kafamı sallayarak mavi düz bir tişört ile siyah bir pantolonu çıkardım ve banyoya girip kısa bir duşun ardından giyindikten sonra tekrar odama girdim.
Jungkook hala takım elbisesiyle dururken ceketini omzuna astı ve odamın kapısının kilidini açarak önden çıkarken ben de onu takip ettim.
🐰🐥
Grup evinde kahvaltının ardından
salonda otururken boş boş oturmaktan ciddi anlamda bunalmıştım. Bütün grup salonda yayılmış otururken, Jungkook
telefonuyla uğraşıyordu."Dünkü davet nasıldı?" diyen Kai'ye
yüzümü buruşturdum."Fazla elitsel."
Bacaklarımı uzattığım koltukta
uzanırken, J-hope ayaklarımın dibinde yayvan bir şekilde oturmuştu ve ayakkabımın bağcıklarıyla oynuyordu.Yerde Jin'le uzanan Taehyung bana
meraklı bakışlar atarken daha fazlasını bilmek istiyor gibiydi."İnsanlar nasıldı? Kızlar nasıl
giyinmişti?"diyen Namjoon'a göz devirdim."Ah..." dedim umursamaz bir edayla.
Jungkook sürekli bizim masamızdaydı ve onu aç gibi izleyen kızlara bakmamıştı bile ama bunları diğerlerinin bilmesine gerek yoktu imalı bir sesle konuştum.
"Bu soruyu bana değil, Jungkook'a
sormalısın. Çünkü bütün kızlar onun
etrafindaydı ve Jungkook'da centilmen bir elit olarak hepsiyle çok yakından ilgilendi." Elimde tuttuğum kumandayla televizyonu kapatıp koltuğun bir ucuna yavaşça fırlattım.Yan koltukta oturan Jungkook'un gözleri saklamaya çalıştığı bir şaşkınlıkla aydınlanırken dudağının bir kenarı keyifle yukarı kıvrılmıştı.
"Jungkook'un bu kibarlığını ben ne zaman göreceğim acaba?" diye sızlanan Jin'e güldüm.
"Kızlar nasıldı ?" diye soran Suga'ya
Jungkook çaktırmadan Jejoon'u kafasıyla göstererek eliyle "hayırdır?" gibisinden bir işaret yapmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐓𝐡𝐞𝐫𝐞 𝐅𝐨𝐫 𝐘𝐨𝐮 ♡ 𝐉𝐢𝐊𝐨𝐨𝐤
FanfictionAcımasız değillerdi, katil hiç değillerdi. Sadece karanlıklardı işte. Karanlığın bile olduğu konumdan utanıp. Kendini sorgulayacağı kadar karanlıklardı. "Boşuna uğraşma, miniğim. Ne dipsiz okyanus ne de sonsuz gökyüzü. Hiçbir şey temizliyemez içimiz...