ZEYNEP :
Uyku dünyadaki sıkıntılarından kurtulmamızı sağlayan bir lütuftu belki de. Kısa bir sürede olsa yaşanılan her şey unutuluyor beden dinleniyordu. Ben böyle düşünüp mışıl mışıl uyurken beni bu güzel lütuftan mahrum bırakmaya çalışan zalim Lavin'e karşı direniyordum. Her ne kadar beni uyandırmaya çalışsada kalkmamaya yemin içmiş gibiydim adeta. Ta ki Lavin gelip kulağımın dibinde son ses müzik açana kadar. Bu şekilde uykudan uyandırılmak en nefret ettiğim şeydi.
"Lavin bittin kızım sen." dememle hemen koşmaya başlayınca bende arkasından onu kovalamaya başladım. Daha sonra hem onu yakalayamadığım hemde böyle uyandırılmamla öfkelenmiştim.
Bunu fark eden Lavin yanıma gelip
"Ya unnie tamam. Sinirlenme lütfen." dedi."Biliyorsun işte uykudan bu şekilde uyandırılmaktan nefret ettiğimi hatta bazen sinirlenince ağlay8p kendime hakim olamıyorum ne yapayım?"
"Bir daha yapmam böyle canım unniem. Sen yeter ki üzülüp kızma.
Ona gülümsediğimde o da bana tebbessük ederek "Hadi gel kahvaltı yapalım." dedi.
"Kahvaltı yapmaktan hoşlanmıyorum ama çok az bir şeyler atıştırırım senin hatrına."
"Tamam unnie öyle olsun."
Konuşmamızı sonlandırıp üzerimizi değiştikten sonra otelin restoranına indik. Kahvaltımızı yaparken bir yandan da sohbet ediyorduk.
"Unnie hani koreye gideceğiz ya onun için alışveriş mi yapsak? Giyecek kıyafetimiz pek yok. Ne dersin?"
"Haklısın alışveriş yapmalıyız."
Kahvaltımız bittikten sonra alışveriş için yanımıza para alıp otelden ayrıldık. Birçok mağaza gezip her yeri alt üst ettik. Her ne kadar alışveriş meraklısı kızlardan olmasamda eğlenceli gelmişti bana ve ayrıca benim içinde değişiklik olmuştu. Her şey çok güzel gidiyordu ama bunu bozan girdiğimiz bir mağazanın kasiyerinin Lavin'e çarpması oldu.
Lavin'e bunu sorun etmemesini söyleyip işimize bakmaya devam ettik. Tabi Lavin'e kıyafet bulmak zor oluyordu çünkü sıfır beden bile olmuyordu ona ama en azından 0 beden alıp daraltıyordu. Gerçekten çok zayıftı ona biraz kilo aldırmalıydım kesinlikle. Benim için ise sorun yoktu zayıftım ama Lavin gibi sağlıksız bir zayıflık değildi benim. Neyse ki 36 beden tam oluyordu bana. Lavin kendine kıyafet bulamamaktan sıkılıp kasiyere elinde tuttuğu elbisenin xxs'i var mı diye sordu.
Kasiyer sırıtarak "Öyle bir beden yok ki hanımefendi?" diyince
Lavin "Unnie ben dayanamıyorum dalacam artık." diye sinirlendi iyice.
"Ben karışmıyorum istediğini yap." diyince Lavin kıza kafa attı.
Tabi kasiyer "Kurtarın beni bu kızın elinden imdat!" diye bana yalvaran gözlerle bakıyordu.
Maalesef elimden bir şey gelmezdi Lavin benide dövebilirdi yoksa. Tabi ki şaka yapıyordum. Lavin kıyamaz bana ama karışmamamın nedeni kızın hak etmiş olmasaydı. Geldiğimiz andan beri omuz vurmalar yanındaki kasiyer arkadaşıyla bize bakıp kıs kıs gülmeler, küçümseyici bakışlar. Yoksa bize zararı olmayan birine durduk yere sataşacak kadar manyak değildik herhalde. Lavin sonunda işini bitirip kızın üstünden kalkınca
"Tamamdır unnie şimdi gidelim artık buradan." diyip baktı bana.
Başımı sallayıp onu onayladıktan sonra çıktık o mağazadan.
"İyi dövdün kızı."
"Eee becerikliyik bu konuda değil mi unnie?" diyince ikimizde gülme krizine girdik.
Lavin dünkü gezimizi devam ettirip görmediğim farklı yerleri gösterdi bana. Yorgunluktan ayaklarımıza kara sular inince gezimizi bitirip otele gitmeye karar verdik. Gelir gelmez bavullarımızı çıkartıp kıyafetlerimizi yerleştirip düzelttik. İşimiz bittikten sonra iki kahve istettik. Kısa sürede gelen kahvelerimizi alıp otelin terasına çıktık.
"Çok heyecanlıyım kalbim yerinden çıkacak gibi Lavin asla inanmazdım hayallerimin gerçek olacağına ve ben... Ben gerçekten çok mutluyum. 22 yıllık hayatımda ilk defa."
"Duygularımız karşılıklı. Benimde senden pek bir farkım yok. Hatta bir ara kalbim durmuş olabilir heyecandan ve bende cidden mutluyum. Hem seninle olduğum için hem de hayallerime biraz daha yaklaştığım için." demesiyle içten bir şekilde gülümsedim.
"Yıldızlar ne güzel parlıyor ve dolunayda fazlasıyla göz kamaştırıcı görünmüyor mu sence?" dedim gözümü ayıramadığım manzaraya hayranlıkla bakarken.
"Evet geceleri gökyüzünü izlemeye bayılırım. Özellikle böyle serin havalarda ve ay şu an olduğu gibi her zamakinden daha harika görününce başka bir seviyorum."
"Serin hava demişken burası aşırı soğuk olmaya başladı hadi yukarı çıkalım. Hem erken kalkmalıyız. Kore'ye uçuyoruz yarın."
"Haklısın unnie içeri geçelim hadi."
Kendimizi yataklarımıza atıp iyi geceler dileyerek uyumaya çalıştık ama uyku tutmuyordu her ikimizide tabi. Bende uykum gelsin diye elime bir kitap aldım ve yaklaşık bir 20 sayfa okuyunca artık gözlerim ağırlaşmış kendimi uykuya teslim etmiştim.
Evet sevgili okuyucalar uzun bir süredir yeni bölüm yükleyemediğimiz için aynı gün içinde 2 bölüm birden yayınlamak istedik 😊 Vote ve yorumlarla desteklerinizi esirgemeyin lütfen 😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR RÜYA MASALI
Fiksi PenggemarSürekli aynı çocuğu rüyalarında görmekten bıkmıştı kız.Yüzünü bile görmediği rüyasındaki adama nasıl olmuşta aşık olmuştu ? Diğer tarafta başka bir kız platonik aşkı için gözyaşı döküp şiirler yazarken daha sonra kaderin bu iki kızı bir araya getiri...