Yüzüne bir tekme attım ve duvara doğru savruldu . O bize kim olduğumuzu sordu . Bende ona " Asıl sen kimsin ? Biz burada boyutsal bir yaratık ile uğraşırken , sen gelip kameralara şov yapıyorsun ! " dedim . O " Bak dostum , benim şov falan yaptığım yok . Bir de boyutsal yaratık derken Los Angeles'da ki yaratık dan mı bahsediyorsun ? dedi . " O pisliğin adı Red Thunder" dedim ve her şeyi ona anlattım . Luis ona " Eee sen kimin tarafındasın ? " dedi . O bize " Bakın ben kötü biri değilim . 8 yıldır bu işi yapıyorum ama şerefizin biri gelip beni kameraya alınca , tüm medya bana sarmaya başladı " dedi . Ona eldiveninin içindeki şeyin ne olduğunu sordum . O ise " Ben çocukluğumda kleptomaniydim . Yani birşeyler çalmadan duramıyordum . Bir gün lisede bir müze gezisi düzenlendi ve bende geziye gitmeye karar verdim . Müzenin sahibi ünlü bilim adamı Vincent Ruby'di . Onun icatlarını tanıtırlarken , bir eldiven gördüm ve gözüm takıldı . Karşı gelmeye çalıştım ama elimde değildi . Etrafında cam da yoktu . Yüzümü kapşonumla kapattım , kimse yokken eldiveni çaldım ve kaçmaya başladım . Kapıda korumalar olduğu için camdan atladım . Onu evime götürdüm ve biraz daha dikkatli inceledim . Yeşil renkteydi . Onu elime taktım fakat bir anda etrafa yeşil renkli bir ışın saçtı . İşte o günden sonra hayatım değişti dostum " dedi ve adının " John Watson " olduğunu söyledi . Ona lakabının ne olduğunu sordum . O " Thermic Man diyebilirsin " dedi . Elindekinin ne olduğunu öğrendiğinde çok şaşırmıştı . John'u kendi evimde kısa bir süreliğine misafir ettim . Evde , John'la sohbet ederken , yine bir portal açıldı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tommy
FantasyKüçüklükten beri dövüşçü olmak isteyen bir çocuğun , erken yaşta yetim kalması ve kahramanlığa başlama sürecini konu alan fantastik bir roman .
