Çocukluk-BİTTİ

Seni Çok Seviyorum

Sabah kapının sesiyle gözümü açtım. Üstüme Alinin gömleğini geçirip kapıyı açtım. Karşımda şaşkın bir İlkay görmeyi beklemiyordum.
Eylül:Girecek misin artık?
İlkay:Kusura bakmayın yanlış zamanda geldim galiba.
Eylül:Yok yok geç içeri. Ama alışsan iyi olur yeni evli bir çiftin evindesin.
Diyip yukarı çıktım. Üstümü değiştirip makyajımı yaptım. Sonrada kahvaltıya geçtim.
İlkay:Ali bey uyanmadı mı?
Eylül:Onun dersi geç başlayacak bugün sen işlerini hallet o da uyanır zaten.
İlkay:Anladım efendim. Akşam yemekte ne istersiniz
Eylül:Bu akşam evde olmayacağız sen işlerini bitirince çıkabilirsin
İlkay:Peki Eylül hanım.
Kahvaltımı yaptıktan sonra evden çıktım taksiye binip okula gittim. Dersten çıkınca Görkemi gördüm.
Eylül:Gökoş
Görkem:Eylül naber
Eylül:İyidir ne zamandır görüşmüyoruz
Görkem:Ee siz evlendiniz artık hanımefendi
Eylül:Evlendim de sanki yabancıyla evlendim. Aliyle evlendim çıkın çıkın gelin. Hem anne derdi de yok.
Görkem:Doğru da bizim Maslla aramız hala limoni
Eylül:Sizi de anlayamıyorum ki. Özellikle Masalı
Görkem:Bir kız olarak sen bile anlamıyorsan benim işim çok zor.
Eylül:Aman bir şey olmaz düzelirsiniz.
Görkem:İnşallah düzeliriz. Ben düzelmemekten korkuyorum.
Eylül:Ya tamam takma kafana gel eve gidelim orada daha çok konuşuruz.
Görkem:Geleyim bari. Ama benim arabamla
Eylül:Tamam hadi.

Arabaya binip kısa sürede eve vardık. Kapıyı açarken Ali'nin sesini duydum.
Ali:Bir daha böyle bir şey olmayacak İlkay!
Eylül:Ali noluyor?
İlkay:Ben çok özür dilerim.
Diyip koşarak çıkmıştı evden.
Ali:Bir şey yok
Eylül:Ne demek bir şey yok bir geldim sen bağırıyorsun kız koşarak çıktı evden.
Ali:Bir işi yanlış yaptı ona kızdım. Görkem hoşgeldin kardeşim.
Görkem:Hoşbulduk, o kız kimdi?
Eylül:Ali'nin annesi göndermiş hizmetçi.
Görkem:He anladım.
Ali:Ee siz de hiç gelmiyordunuz ya. Evlendik diye pabucumuz dama mı atıldı?
Görkem:Yok ya ondan değil. Biz Masalla atıştık.
Ali:Neden?
Görkem:Evlenme teklifi ettim. Kabul etmedi.
Ali:Yapma be. Neden?
Eylül:Hazır değilmiş. Ama bu hazır olduğunda kabul etmeyecrği anlamına gelmiyor. Anında kabul eder.
Görkem:Ama ben o zaman eder miyim?
Ali:Ohooo yapma böyle ya. Daha kötü olucak her şey.
Görkem:Bilmiyorum ya. Neyse ben kalkayım
Eylül:Nereye ya yemek yerdik?
Görkem:Gidip Masalla konuşucam
Eylül:Tamam canım. Görüşürüz
Görkem:Görüşürüz. Ali kardeşime iyi bak.
Ali:Merak etme çok iyi bakıyorum.

Eylül:Ee anlat bakalım İlkay neyi yanlış yaptı da bağırdın?
Ali:Boşver ya
Eylül:Aşkım sen iyi misin? Betin benzin attı. Hasta falan mısın?
Ali:Hayır aşkım değilim. İyiyim ben merak etme.

Ali gözünü benden kaçırıp duruyordu.
Ali:Seni çok seviyorum. Bunu asla unutma ne olursa olsun. Kim ne söylerse söylesin. Sakın unutma tamam mı?

Ali:Seni çok seviyorum. Bunu sakın unutma tamam mı?
Ali:Ne duyarsan duy, ne olursa olsun benim sevgimden bir gün bile şüphe duyma.

O zaman da böyle konuşmuştu.
Eylül:Ali noluyor?
Ali:Seni sevdiğimi söylemek istedim.
Eylül:Bana söylemek istediğin başka bir şey var mı?
Ali:Y-yok. Aşkım benim biraz başım ağrıyor. Ben çıkıp yatıcam.
Eylül:Tamam canım. Ben üstümü değiştiriyim.
Üstümü değiştirip odadan çıktım Ali de yatmıştı. Salona geçip oturdum. Olabilir miydi böyle bir şey? İstemsizce gelen gözyaşlarımı dindiremedim. Akıp gittiler. Hava kararmıştı. Yerimden kalkıp ışığı bile açamıyordum. Birden ışık açılınca yerimde sıçradım. Gözümün yaşını silip kapıya baktım. Ali uyanmıştı.
Ali:Birtanem, niye karanlıkta oturuyorsun?
Eylül:Hiç düşünüyordum
Ali:Ne düşünüyordun?
Eylül:Şeyi, Masalla Görkemi
Ali:Aşkım onlar birbirlerini çok seviyor. Onların ilişkisi bitmez düşünme sen o kadar.
Eylül:Ya sadece o da değil
Ali:Ney?
Eylül:Annemle babam. Annem babamın onu aldattığını bilmiyor. Ne kadar kötü bir şey eşin seni aldatıyor ama sen bunun farkında değilsin.
Ali:Annenin iyiliği için böyle olması gerekiyordu birtanem.
Eylül:Ali sen beni aldatmazsın dimi?
Ali:Aldatmam, asla aldatmam.
Eylül:Seni çok seviyorum.
Diyip sarıldım. Sonrada birlikte uyumaya gittik.

2 AY SONRA
Okula gitmek için aşağı indiğimde İlkayla karşılaştım. Bugün daha farklıydı. İyice süslenmiş mini etek ve yine bir sürü düğmesi açık bir gömlek giyinmişti. Fazla takılmadan kahvaltı masasına oturdum. Benden sonrada Ali geldi.
İlkay:Günaydın Ali bey
Ali:Günaydın.
Kahvaltımızı yapıp evden çıktık. Ali önce beni okuluma bıraktı sonra da kendisi gitti. Dersten çıkıp kızlarla kafeye gittim.
Masal:Ya bu nasıl? Aytaç.
Ayşe:İyi
Eylül:İyi
Masal:Noluyor ya? Arkadaşınız flört yaptı kendisine böyle mi tepki vericeksiniz?
Eylül:Yok canım ben dalmışım ondan.
Ayşe:Ben kıvıramıycam valla. Görkemden sonra bu mu ya? Ya siz aşkınızı nasıl unuttunuz hiç anlamıyorum? Bu çocuk senin için kurşunların önüne atlamadı mı? Ya sen Görkem için ailenden vazgeçmedin mi? Ne çabuk unuttunuz bunları.
Masal:Öyle mi? Kararlarıma saygı göstermeyecekseniz bu masada bana gerek yok demektir.
Diyip kalkmıştı.
Eylül:Masal dur
Ayşe:Boş ver ya. Ben masalı şu kadar tanıyorsam 1 hafta boyunca söylediklerimi düşüp Görkeme evlenme teklifi eder
Eylül:Orası öyle. Neyse canım beni evde kocam bekler. Ben gideyim.
Ayşe:Tamam canım görüşürüz.

Taksiye binip eve gittim. Aliye sürpriz hazırlayacaktım. Bugün Ali geç gelecekti. Taksiden inince kapıda Alinin arabasını görünce  şaşkınlığı bırakıp eve doğru yürüdüm. Kapıyı açıp içeri girdim. Salonda ve mutfakta göremeyince yukarı çıktım. Odanın kapısına geldiğimde gördüğüm şeyle ağzım açık kalmıştı