"Bir ara Timur'da ortalıktan yok oldu, sizi birlikte miydi?"
Genç adam hakkındaki erotik rüyaları hala hafızasında çok taze olan Azra'nın yanakları kızardı.
Genç kız suçlamayı reddetmek için kendini daha yeterince toparlayamadan, " Yoksa bu sessizlik sandığımız cevaba mı işaret," diye araya girdi Çiğdem. Bu kızın derdi neydi onunla bir anlaşabilseydi!
"Neyse kahvaltımızı yapalım," diye terslendi yaşlı kadın.
"Neden soruma alacağım cevap gecikiyor ki, onların iki kuzen olarak yaktıklarının doğru olduğunu düşünmüyorsunuz umarım." dedi hırsından deliren kız, annesinin etini çimdirmesine bile aldırmıyordu.
Azra şok içinde onun sözünü kesti. "Siz ne demek istiyorsunuz?" Aslında söylediği açıktı ve o gece olanlarda hayli açıktı, onları görmüş olabilir miydi? Bu tutumu buna mı işretti?
Çünkü kız açık bir nefretle ona bakmaktaydı.
"Kuzeninle kırıştırırken miden bulanmadı mı Azra,"
Azra damarlarındaki her damla kanın çekilip başının, midesinin döndüğünü hissetti. Kız ona açık bir küçümsemeyle bakarken üst dudağı tiksintiyle kıvrıldı.
"Beni sorgulamaya nasıl cüret edersin?" dedi yerinden kalkan kız.
Çiğdem'in beklemediği bu tepki iyice sinirlerini gerdi.
Annesi ile birlikte küçümseyerek genç kıza baktı. Sessiz kalan yaşlı kadın hor gören bir tavırla başını salladı.
Çiğdem'in yüzü öfkeden çirkinleşmişti. "Annene benziyorsun, başkalarının hayallerini yıkan bir kadınsın."
Kız annesi hakkındaki bu saldırısı karşısında inkar edercesine başını sallayarak geriye doğru sendeledi. "Annem hakkında doğru konuş,"
" Senin annen bir fahişeydi! Evli bir adamın metresi oldu ve evlenemeden adam öldü, dul bile kalamadı. Başkasının hayallerini çalmak sizde irsî sanırım."
Çiğdem ve annesi ona küçümseyerek baktı. "Dün gece sizi gördüm, kuzeninle ne yaptığını... İğrençsin, sen de benim hayallerimi hiçe saydın."
Kadın susmadı, tıpkı kızı gibi. Azra kadının söylediklerini hayretle dinleyip susturmak istedi beceremedi, daha ileri gidince kendini savunmaya çalıştı ama onun yüzündeki ham nefreti bütün açıklığıyla görüyordu.
Çiğdem "Öpüşmediniz mi, yalan mı?" derken gözlerinde vahşi pırıltılarla öfkeyle harlandı.
"Sen onu kandırmak için ne gibi planlar yaptın."
Ama ben hiç bir şey yapmadım."
"Annen gibi sende onu mu ağına düşürmek istedin."
"Hiçbir şey yapmadım."
"Kesinlikle bir şey yapmışsın. Korkutmuşsun onu, az evvel yardımcılar onun arabasını çağırdığını, çiftlikten ayrılacağını söyledi. Senin yüzünden kaçıyor buradan?"
"Gidiyor mu?" diye sordu kız.
"Bana masum rolü yapma Azra Şanslı, annen gibisin sende. Masum yüzünle insanları kandırmayı düşünene bir şeytansın. Dün akşam yaptıklarına hepimiz biliyoruz. Hiç kuşkusuz annenin yolundan gidip, onunla evlenebilmek için yatağına da girmişsindir."
"Terbiyeni takın ben kimsenin..."
Kadın abartılı bir gülüşle, "Yazık sana
çabaların boşa gitti. Timur gibi adamlar senin gibi ahlaksız temeli olan kadınlarla evlenmez. Annenin planı bu sefer tutmadı," dedi sesi iyice histerik bir hal almıştı. "Yoksa hamile kalmayı mı planlıyordun sende annen gibi,"
Dün geceden sonra kendi için isteyeceğinden zaten kuşkuluydu. Böyle uzak umutlara kapılmışsa bu tamamen gecenin gizine kapılan fantezisi yüzünden olmuştu ve uyuyunca aklı başına gelmişti.
"Daha fazla burada kalamam," dedi elindeki peçeteyi masaya fırlatırken. Kendisi ve annesi hakkındaki düşüncelerini öğrendikten sonra, ve babaannesinin buna sustuğunu gördükten sonra, burada bir saat bile kalmayacağını biliyordu.
"Evet gitmelisin," dedi kıza Çiğde. "Annen gibi kendini hamile olarak bulursan buraya sürünerek gelmeyi akıl etme çünkü Timur senin gibileri ayağının ucuyla bile itmez."
"Seni temin ederim bunu sensen iyi kimse yapamaz."
"Ben meşru bir çocuğum, kirli bir yolla büyümedim. Annenden yardım iste bence derhal gidip ki piçine bir an evvel baba aramaya devam etsin."
Genç kız bütün o suçlamaların adaletsizliği karşısında acı içinde hala babaannesinin karşısında duruyordu ve kadın ağzını açıp tek kelime etmiyordu. Sanki sağırdı, tüm bu hakaretleri duymuyor ya da görmüyordu. Tüm duyuları uyuşmuştu. Derhal arabasını çağırmalıydı.
"Neden ayaklandın kızım?" diyerek içeri giren güler yüzlü dadısı, genç kızın şok geçirmiş görüntüsü karşısında gözlerini kıstı. "Bir sorun mu var,"
"Oturun Serra Hanım, bir sorun yok gençler aralarında tartışıyor," dedi babaannesi sakin bir tepki vererek ve Çiğdem kibirle gözlerini devirirken Azra müdesine tekme yemiş gibi irkildi.
"Paylaşamadığınız nedir, sesiniz evin öbür ucundaki kapıya kadar geliyor," dedi Serra dadı konuyu bilmeden yerine geçerken.
"Önemli bir konu değil," dedi Babaanne hala aynı sakinlikte. "Arabayı çağıralım dadı gidiyoruz," dedi Azra hırsla, bu korkunç anne kızın, annesi hakkında söylediği şeyler yüzünden dünya başına çökmüş, gözleri dolmuş etrafı bulanık görüyordu.
Babasını hiç tanımamıştı ama annesi her daim, nazik biri olmuş, abilerine de elinden geldiğince annelik etmişti.
Fulya Hanım muzaffer bir edayla genç kıza baktı. "Senin annen zengin ve soylu babanı sarhoşken evlenebilmek umuduyla yatağa atmış ama adam sonradan her şeyi inkar etmiş ve evliliğini sürdürmeye devam etmiş. Anneni de metresi tutmuş,"
"Sana inanmıyorum," diyen Azra inkar etmek için umutsuzca babaannesine baktı ama yaşlı kadın tek kelime etmedi. Serra Hanım yerinden doğrularak "Burada ne oluyor," diye gürledikten sonra Fulya Hanıma dönerek "Hanım hanım ağzını topla yoksa takma dişlerini yerden toplarsın," diye atıldı.
"Bir şey demeyecek misiniz?" diye sordu Serra Hanım babaanneye bakarak. Yaşlı kadın "Ne deme mi bekliyorsun, kız ve Timur basılmış," dedi alelade bir sesle.
Torununun ruhunu öldürmeye çalıştığını görmüyor muydu, midesi bulanarak "Siz nasıl bir insansınız ikisi de torununuz," dediğinde Serra Hanım yaşlı kadına ayaklandı.
"Bence de, buna bir nokta koymak lazım. İkisi de torunum, derhal Timur'la konuşacağım," dedi ve herkes nefesini tutmuş onları dinlerken son noktayı koydu. "Azra ile evlenmesi için işlemleri başlatması gerektiğini belirteceğim. Konu kapanmıştır. Afiyet olsun." diyerek odadaki sessizliğin için kızın şaşkın çığlıklarını bırakarak çekip gitti.
Kadın susmuş susmuş, son noktayı golle koymuştu.
Evet asıl film şimdi başlıyor
www.hasremyayinlari.com
www.kitapstar.com adreslerinden kitaplarımı bulabilirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞANSA BAK! (Talih serisi-3)
ChickLitTANITIM TÜR: Romantik, Komedi Allah'ım, babamdan ve bir nevi kendini Nazi Subayı sanan ağabeyimin yardımcısı olan Nazi Nalan'dan beni kurtardığın için bana bu Şansı verdiğin için, şükürler olsun! " derken, başıma geleceklerden habersiz olan ben: Azr...