Umarım beğeniyorsunuzdur ayol
(Beğenmeyende ne bilim falan ewpmdpwjd)Neyse çok boş yaptım
~•~•~•~•~•~•~•~•~~••~•~~•~•~~•~•~~•~•~••
Midoriya'nın ağzından
Minetada gelmişti ve hep beraber kahvaltı için masaya oturmuştuk. Yanımda Kacchan oturuyordu bu yüzden pek rahat değildim.Arada bir çaktırmadan Kacchan'a bakmaya çalışıyordum.Hiç çaktırmadığım için Kacchan bana "Ne var Deku?Ne bakıyosun?" demişti.Dediğim gibi hiç çaktırmıyordum.Masadan kalkıp içecek olarak süt içmek istemiştim.
Hemde çilekli.
Çilekli sütü aldıktan sonra pipetle delip içmeye başladım.Hepsini bitirmeden sandalyeye tam geri oturuyordum ki Minetanın ayağı kaymıştı ve elindeki su şişesi Kacchan'a doğru gidiyordu.Su şişesini Kacchan'a 4-5 santim kala tuttum.Kendimle grur duyuyordum ki
"Deku senin ben ebeni s*kiyim",diyip lavaboya doğru ilerledi.
"K-kacchan?B-ben..."
Su şişesini tutayım derken elimdeki sütü sıkmıştım ve süt Kacchan'ın yüzüde dahil tişörtünede gelmişti.Yanaklarımın yandığını ve kızardığını hissedebiliyordum.Ve diğerleride bu duruma gülüyordu.Todoroki hariç.
"Sağol deku.Alıyım ben o su şişesini *piç smile*.Sende gidip Bakugouya Tişört ver istersen.Patlamacağızım su şişem için çilekli süt oldu."
"R-rica ederim Mineta"diyip su şiseni almak için zıplayan Minetaya uzattım.Sonrada Kacchan'nın valizini açıp ona siyah bir tişört çıkardım ve lavabonun yolunu tuttum.
Lavabonun kapısını açtığımda Kacchanı yüzünü silerken gördüm.Üstüyse hala çilekli süttü.Ve yine kızardım.Çok utanıyordum.
"Kacchan sana valizinden tişört getirdim."
"Bunu akıl ettin yani?"diyerek üzerime yürümeye başladı.Daha çok kızarmaya başladım.Aramızda neredeyse 2 santim kalmıştı.Uzun olduğu için başını eğerek bakıyordu.Bende utandığım için yüzüne bakamıyordum.Kafami eğmiştim.Cesaretimi toplayıp kafamı kaldırdım ve bana sırıttığını gördüm.Neye gülüyordu ki şimdi?Benim kafamı kaldırdığımı fark ettiği an yüzündeki o ifade silinmişti ve geri çekildi.
"Ver tişörtü."dedi ama ben vermeme fırsat bulmadan elimden aldı.
Birden üzerini çıkardı. Ben ne olduğunu anlyamadım ve ağzım açık ona bakmaya başladım.Ağzımı kapatamıyordum.Ve kaslarını gördüm.Bir insan bu kadarmı sexsi olur?Tam yüzüne bakıcaktım ki bana baktığını gördüm.
"Ne bakıyorsun öyle?Sendede kas yokmuydu?İlk defamı gördün Deku?"
"B-ben dalmışım."
"Tch.Peki.*piç smile*"
Tişörtünü giydi ve elindeki kirli tişörtü çöpe attı.Ruh hastası insan tişörtünü çöpe atarmı?Poşete felan koysaydın otelde yıkatırdın.Ben bunları düşünürken o tekrar önümde dikildi.Yine kızardım.
"Deku"
"E-efendim Kacchan?"
"Diğer yanağınında kızarmasını istemiyorsan kapının önünden çekil."
"Ehm.B-ben fark etmemişim.Üzgünüm."diyerek kapının önünden çekildim ve Kacchanda kapıyı açıp çıktı.Bende arkasından ilerledim.Biz gelene kadar onlar çoktan kahvaltı olayını bitirmişti.
Kacchan:"Lan sığırlar bize niye bırakmadınız?"
Uraraka:"Siz daha yemezsiniz diye düşündük ve Mineta ile Denkiye verdik tabaklarınızı."
Midoriya:"Neyse sorun değil Uraraka"diyip sırıttım.
Kacchan:"Kendi adına konuş inek"
Kacchan Mineta ile Denkinin peşine vermişti. Bizde Kirishimayla gülmeye başladık.Mineta toplarıyla Denkiye yapışmıştı ve Denki kaçmaktan zorlanıyordu.Kacchan ikisinede -kendince onları yola getiriyordu- bağırarak küfretmeye başladı.Bende kapının girşinde ki koltuğa oturup yola çıkmak için Aizawa senseiden haber beklemeye başladım.
