Bölüm 16

460 46 3
                                    

@keta1997, thank you for your permission! 

-

"Zaman tabloları hakkında konuşuyordunuz, Bay Green." dedi Niall ve bana bir gülümsemeyle baktı. Ona utangaçça geri gülümsedim ve sınıfın geri kalanı için rahatsız bir şekilde sessiz kaldım. 

"Sen gerçekten beni korudun." dedim kafeteryaya ulaştığımızda.

"Bir şey değil, gerçekten." Gülümsedi ve yararım olamazdı ama ona baktım. Çok güzeldi, kibar ve tüm sahip olduğu sadece ışık gibiydi, Harry'nin aksine, Harry cehennem kadar karanlıktı. 

"Hey, Niall." Uzun çocuk içten gülümsemesiyle bize doğru geldi. 

"Kate, bu Liam, arkadaşım, Liam, bu Kate... burada yeni." 

"Burada böyle güzel bir kıza sahip olduğumuzu bilmiyordum." Bana iltifat etmeye çalıştı ve şüphesiz ki başardı. Gülümsedim ve "Burada böyle yakışıklı bir erkeğin olduğunu bilmiyordum." dedim, kıkırdadım ve onlar da güldüler.

"Um, bu senin ilk yılın, değil mi?" dedi Liam, yuvarlak masaya oturduğumuzda. 

"Evet" diye yanıtladım kısaca ve sonra buna pişman oldum. 

"Aksanın... Amerikansın, değil mi?" gülümsedi.

"Evet öyleyim." dedim gururlu bir yüzle. "Yıllardır Chicago'da yaşıyordum ama abim burada yaşamam gerektiğine karar verdi."- Güldüm. "O gerçekten deli bir adam." diye ilave ettim, gergin bir yüzle. Söylemem gerekip gerekmediğinden emin değildim. 

"O komik."- Liam, Niall'ı dürttü ve gülüştüler. Niall bana yukarıdan baktı ve gülümsedi. Yarım gülümsemesi midemi pırpır ettiriyordu. 

"Bugün partiye gelecek misin? Tabii ki geliyorsun, değil mi?" diye sordu Liam. 

"Evet.. Sanırım."- diye cevap verdim. 

"Bildiğim kadarıyla, üniversitenin en popüler çocuğuylaysan gelmek zorundasın." Liam kıkırdadı ve ben de Niall'a baktım. En popüler çocuk? Çevremizde umutsuz görünen kız yüzleri gördüm.

"Vaay"- dedim ve güldüm "Çok popüler olduğunun haberini almamıştım."- tekrar güldüm. 

"Evet popüler, kızlar onun hakkında çıldırıyorlar, nasıl da yakışıklı olduğunu görebiliyorsun değil mi?"- diye güldü Liam ve ona katılıyordum. Niall gerçekten yakışıklıydı ve kibarlığını seviyordum. Gülümsemesi, onunla arkadaştan öte olmayı istememi sağlıyordu ama bu doğru değildi, onu iki gündür tanıyordum ve eğer değilse hiç bir şey yapamazdım. Belki de, bugünki parti onun beni nasıl gördüğünü anlamak için en iyi fırsattı. Arkadaş veya... arkadaştan öte. 

Son dersten sonra Harry'nin arabasını görmeyi umut ederek dışarıya çıktım ama olmadı. Neden Niall ile arkadaştan öte olmayı düşünürken, Harry hakkında düşünüyordum? Niall'dan hoşlanıyordum ve Harry'den daha iyiydi. Tatlı ve kibardı, bana nasıl davranacağını biliyordu... Umarım biliyordur ve hiçbir şey değişmez. 

"Nick"- Abimin dedikoducu şoförünü gördüğümde gözlerimi yuvarladım.

"Bayan Marshall." Bana gülümsedi ve benim için kapımı açtı. 

"Selam." dedim alaycı bir biçimde ve içeri girdim.

"Gününüz nasıldı?" Benimle arkadaşlık ilişkisi mi kurmaya çalışıyordu?

"Lanet olsun kes şunu"- bağırdım. "Hiçbir şekilde sana kişisel hayatımı anlatmayacağım!"- dedim ve o güldü, benimle dalga mı geçiyordu?

Sister | (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin