Saray gizli geçitlerden ve illüzyonlarla yapılmış aslında kapı olan sahte duvarlardan oluşuyormuş. En azından Mulan öyle söyledi. Kızın kızıl saçları gerçek olamayacak kadar açık renkteydi. Onun erkek kopyası olan kardeşinin saçları kahverengiydi. Kız saçını kahverengi ve kısa yapsa ayırt edilemez olurlardı.
Merdivenlerden iniyorlardı. Zindana denilen yere doğru. Alev oraya neden zindan dendiğini sorduğunda, Mulan cehennem kadar dipte olduğundan demişti. Era'nın bacakları yorulmaya başlarken kıza hak vermişti. İlerledikçe insan sesleri duymaya başladılar. Merdivenler şu ana kadar gördüğü en büyük alana çıkıyordu. Yerler döşenmemiş toprak halinde bırakılmıştı. Duvarlar ruhsuz gri tonundaydı ama yeni boyanmış gibi lekesizdi. Odaya bakan balkonlar boyunun üç katı yüksekliğindeydi. Tepelere doğru aşağıdakilerin aksine daha güzel balkonlar vardı. Era'yı şaşırtansa kalabalık olmuştu. Bir sürü insan ayakta dikilmiş duruyordu. Era daha önce bu kadar çok insanı bir arada görmemişti. Uzaklarda kızın ortadan yok olduğunu, bir oğlanın ellerini kullanmadan çantasını taşıdığını gördü. Daha önce hiç bu kadar çok darresi bir arada görmemiştim, diye düzelti kendini
"Burası arena, günlerinizin çoğunu burada ter dökerek geçireceksiniz. Aşağıya giden yolu ezberlemiş olduğunuzu umuyorum." dedi Clodia. Era şimdi kadına daha yakından bakıyordu. kaslı bacaklarını ve kollarını önceden farketmemiş olmasına şaşırdı muhtemelen çıplak elle birinin kafatasını kırabilirdi. Onun konuşmasıyla salon sessizleşti. Etrafındaki insanla geri çekilerek etrafında bir daire oluşturdular.Clodia ilerlerken insanlar geri çekilmeye devam etti. Sonrada masanın üzerine atladı. Artık rahatlıkla görülebiliyordu.
"Eğitiminizin temelini burada aldınız ve bazılarınız alacaksınız. Çoğunuzun bildiği gibi ayın sonundaki denemelerin ardından sadece en iyi olanınız Prens Kessl'ın takımına girmeye hak kazanacak. Şimdi takım 6 son salona, takım 5 aynalı salona, takım 4..." ve böyle devam etti. Anlamlandıramadığı yönergeler veriyordu. O sırada Era'nın aklında tek bir cümle yankılanıyordu, Ayın sonundaki denemelerin ardından sadece en iyi olanınız Prens Kessl'ın takımınına girmeye hak kazanacak. Geleceği ona Prens Kessl'ın takımına girmek için her şeyi yapması gerektiğini söylemişti. Kafası çok karışıktı ve şimdi iyice bulamaç olmuştu.
"...yeniler yani takım 1 siz burada kalacaksınız." dedi Clodia. Yönergeler bitmişti ve kalabalık dağılmaya başlamıştı. on dakika içinde geriye birlikte geldiği grup kalmıştı. Clodia masanın üzerinde oturuyordu. Diğerleri de Era gibi şaşkın olmalıydılar. Herkes etrafına bakıyordu ve sanki bir şeyin olmasını bekliyordu.
"Size takım 1 deniyor çünkü bu ay buradaki ilk ayınız olacak. En uzun süre kalanlar burada altı ay geçirdiler. Tüm bu zaman boyunca savaşmayı, dövüşmeyi, güçlerini kontrol etmeyi öğrendiler. Siz yolun başındasınız." dedi Clodia. Artık masa da oturmuyordu. "O zaman başlayalım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR KADEH HAYAT
FantastikYalnızlık, acı ve öfke; umut, cesaret ve güce dönüşebilir mi? Era hayatının yalanlar üzerine kurulu olduğunu bilmiyordu. Doğrusu artık kim olduğunu da bilmiyordu. Şimdi gerçekleri öğrenmek ve ona ait olanı almak için her şeyini riske atma sırasıydı...