*21*

1.5K 128 48
                                    

Merhaba!

Tekrar hatırlatayım birgün bu kitabıma bölüm atıyorum, birgün diğer kitabıma ^-^

{Bu arada ufak bir rica; şu hemşire'nin ismini biliyorsanız bana hatırlatır mısınız? Bir türlü hatırlayamıyorum :( }

☆ vermeyi unutmayın lütfen!

Ve yorum yapın lütfen ♡

*💛*

Pansy gözlerini araladı ve boş tavana baktı. Hâlâ revirde olmanın verdiği sıkıntıyla ofladı. Yan tarafta uyuklayan kızıl kıza baktı. Gece boyunca Potter ile konuşup, flört etmişlerdi. Pansy bir saniye olsun rahatlayamamıştı.

"Günaydın." Dedi hemşire. Elindeki ilaçlarla içeri girdi.

"Günaydın." Dedi Pan.

"İlaçları bırakıyorum buraya. Uyanınca içtiğinden emin ol." Dedi hemşire.

Pan başıyla onayladı. Hemşire dışarı çıktığında ayağa kalktı ve Ginny'i uyandırmak için yatağına gitti.

Ginny saçları darmadağın olmuş şekilde uyuyordu. Pan onun bu haline güldü ve eliyle yüzündeki saçları yastığa ittirdi. Yanaklarına vurup uyanmasını bekledi.

"Sana da günaydın Parkinson!"

Ginny uyanıp sinirle Pansy'e bakarken o çoktan yatağına geri dönmüştü.

"İlaçlarını iç Weasley. Yok eğer Potter ile bir gece daha yaşamak istiyorum diyorsan kala da bilir. "

Pansy gülerek karşısındaki kızın kızarmasını izledi.

"Çok kabasın Parkinson! Ben ve Harry-"

İçeri giren Ron ve Hermione şok olmuş bir şekilde ikisine bakıyorlardı.

"Ginny? Sen ve Harry mi? Tüm gece mi?" Ron tansiyonunun düştüğünü hissettiğinde elini Herm'in omuzuna koydu.

"Merak etme Ronald. Onları yalnız bırakmadım. Çıkardıkları seste uyumak zaten mümkün değildi." Dedi Pan kahkalarla.

Ron iyice fenalaşırken, Ginny hâlden hâle girmişti.

"Sadece konuştuk!" dedi bağırarak. İçeri giren Harry ne olduğunu anlamadığı için şaşkınca bakınıyordu.

"Ne konuştunuz?" Dedi merakla Harry.

"Sen daha iyi bilirsin Potter!" Ron sinirle arkadaşının üstüne atlarken ayağı kaydı ve Harry'nin üstüne düştü.

"Potter mı? İyi misin Ron?" Dedi Harry korkuyla.

"Kız kardeşimle revirde bir gece geçiriyorsun ve iyi olmamı bekliyorsun! En azından haber vermeliydiniz!"

Ron, Harry'nin üstünde çırpınırken, Pansy ve Herm ise gülmekten çatlamak üzereydiler.

"Haber verse sorun olmayacaktı yani, Weasley?" Dedi kapıdan bakan Draco.

"Ben kıskanç bir abi değilim! Yani en azından o kadar kıskanç bir abi değilim. " dedi Ron ayağa kalkarken.

Harry de toparlanıp ayağa kalktığında herkes gülmemek için kendini tutuyordu.

"O zaman ben kahvaltıya gidiyorum." Dedi Herm ve aradan sıyrılıp geçti.

Onun arkasından Draco da dışarı çıkmıştı. Pansy eline ilacını alıp yok olurken odada sadece, bir Potter ve iki Weasley kalmıştı.

"Açıklamanız gereken birşey yok mu?" Dedi Ron. İstese de sert olamıyordu zaten.

"Neyi açıklayacaklar Ron?"

İçeri giren Fred ve George aynı anda konuşmuştu.

"Neden Harry'nin Ginny ile revirde bir gece geçirdiğini açıklayacaklar."

Harry korkuyla yutkundu. Gülümseyerek ikizlere baktı.

"Merhaba çocuklar?" Dedi tedirginlikle.

"Demek Harry Potter, bizim minik Ginervamız ile bir gece geçirdi. Hem de yalnız?"

Ginny öne atılıp hemen durumu kurtarmaya çalıştı.

"Yemin ederim yalnız değildik! Pansy de buradaydı."

İkizler etrafa bakındı ama Pansy'i göremeyince gülümsediler. Aslında kızmamışlardı. Üçü de kızmamıştı ama Harry ile uğraşmak onlara zevk veriyordu.

"Pansy mi? Nerede?" Dedi Fred.

"Ben burada birini göremiyorum." Diye devam etti George.

"Açıklayabilirim..." demişti ki, Fred ve George, Harry'i kolunun altlarından tutup havaya kaldırdı.

"Ronald, Ginny'nin ilaçları içtiğinden ve burada kaldığından emin ol."

İkili Harry'i de alıp dışarı çıkarken Ron da Ginny'nin asasını kapmış, ilacını içmesini bekliyordu.

"Lütfen Ron! Gidip de bir bakayım!"

Ginny telaşla çırpınıyordu. Ama Ron elindeki asaları sallayıp gülümsemişti.

Fred ve George ise Harry'i göle kadar sürüklemişti.

"Lütfen çocuklar! Arkadaşız sanıyordum!"

Fred gülerek Harry'e baktı.

"Biz de arkadaşız sanıyorduk Potter. Ama arkadaşlar arkadaşların kız kardeşleriyle yalnız bir gece geçirmez. " dedikten sonra George ile onu karagöle attılar.

Harry çırpınarak karaya çıkmaya çalışırken ikili de gülerek onu izliyorlardı. Sonunda karaya çıkan Harry karşısındaki ikiliye baktı. Belkide gölde kalmak daha iyi bir fikirdi.

İkili asalarını çıkarıp ona doğru salladı ve üstündeki giysilerin kurumasını sağladılar.
Harry şaşkınca onlara bakarken onlar da gülümsüyordu.

"Merak etme Harry! Seni öldürmek için yapmadık. "

"Sadece eğleniyorduk."

"Ama seni uyarmalıyız."

"Kardeşimizle gece yarıları değil de gündüz vakitleri zaman geçirmelisin."

"Yoksa sonun karagölden daha felaket bir yerde biter."

İkili gülerek arkasını döndü ve okula ilerlediler. Harry ise yaşadığı şeyin şokuyla hem gülüyordu hem de sakin kalmaya çalışıyordu.

■□■

Bölüm biraz kısa farkındayım -_-
Ama bu bölümü de uzatmanın mantığı yoktu :(

İlerleme sağlayacağımız bölümler başlayacak. Kitabı çok da uzatmak istemiyorum ^-^

☆ VERMEYİ UNUTMAYIN LÜTFEN!

YORUM YAPTIĞINIZDA DA MUTLU OLUYORUM ♡

𝐁𝐢𝐫𝐝𝐲 | Harry Potter Fanfic Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin