Arkamı döndüğümde şoka girip çığlık atmaya başladım. Bir de ne göreyim.
Banyodan yeni çıkmış üstü çıplak altı havlu ile kaplı bir çocuk.
Ben çığlık atmaya başlayınca
Oda bana baktı ve şaşırarak
"Sen kimsin, odamda yatağımda ne yapıyorsun?
Eğer birlikte olacaksak şuan müsait değilim. Yarın gelirsen olur."
"Ne birlikte olması benim öyle bir niyetim yok. Sizin aile nasıl yokluktaysa her gördüğüni hayat kadını sanıyor " dedim.
Oda bana bakarak ;
" Madem benimle sevişmeyeceksin yatağımda ne arıyorsun?
Ben de bir anda afalladım.
Gerçi ne diyecektim ona?
Sizin çete beni kaçırdı desem olmayacak polisi arayamayacaktım.
Hemen bir şey düşünmem lazımdı.
Hala soru işaretleri ile bana bakmaya başlayınca heyecandan dünyanın en saçma cevabını vermiş olabilirim
"Bakarken bir uğrayayım dedim. Şimdi gidiyordum bende"
" Yol geçen hanı mı burası bakarken uğramak ne?
Zeki kıza benziyordun oysaki"
"Şey şaka yaptım ahhah sende ilahi, kargocuyum ben pizza getirdim "
Çocuk tek kaşını kaldırarak tekrar bana baktı ve
" Hayatımda çok salak gördüm ama tacı sana veriyorum" derken devam etti
"Madem pizzacısın kargo kıyafetlerin nerde?
Yada neden bu kadar heyecanlanıyorsun?
Gerçi neden heyecanlanıyordum?
Tuhaf bir şekilde kaçırıldığım ve tam kurtulmak üzere olduğum ama kurtulamadığım için olabilirdi.
Çocukta yavaş yavaş bana yaklaşırken gerçekten nefes alamıyor gibi hissediyordum.
Kalbim yerinden çıkacak gibiydi.
O sıra çocuğa biraz yakından baktım.
Kahverengi gözleri ve göz rengi tonunda saçları, oldukça uzun boyu ve baklavaları, ah baklava mı onlar? Yapma ama vicdansız
O bana hala yavaş yavaş yaklaşırken kapı açıldı.
Adının Ergün olduğunu öğrendiğim çocuk içeri baktı ve
"Ne oluyor burda? O çığlıkta neydi?
Sonra bana ve yanımdaki çocuğa baktı.
"İki kız görünce kerhaneye çevirmeyin be ortalığı amına koyim" dedi
Yanımdaki çocuk :
"Ne kerhanesi be oğlum duştan yeni çıktım birde baktım yatağımda bir kız"
Ergün"ün gözleri tekrar beni bulurken
"Ne o telefon mu? Bak sen barbiemize akıllı bıdık çıktı" derken
Yanımdaki cocuk :
" Bence pek akıllı değil" dedi.
Ona gözlerimi devirirken Ergün yine kolumdan tuttu.
"Altay sen üstünü giyin hemen aşağıya gel sende önümden yürü barbie" dedi
Bende yürürken Ergün'e döndüm.
"Bak neler olduğu hakkında hiç bir fikrim yok ne olur beni salın gideyim"
diyip korku dolu bir bakış attım.
Ergün'de koyu yeşil gözlerini bana dikerek
"Artık çok geç barbie buraya kadar gelmişken seni nasıl bırakırız bilmiyorum sen sadece çeneni kapat ve düş önüme" dedi.
Bu kadar kaba nasıl olabiliyor anlayamıyordum.
Aşagı indiğimizde az önceki kadro ve bir tane kız daha vardı.
Ela gözleri ve koyu kahve örgüli saçları ile bana baken bu kıza da hayretle baktım.
Bu kadar güzel ve yakışıklı olan insanların ne derdi olabilirdiki?
Aynaya baktığında bile mutlu olabilirsin aslında.
Onlar bana ben onlara bakarken Altay salona geldi ve
"Eh neler oluyor biri anlatacak mı?
Ah Altay tamda başından beri merak ettiğim soruyu sordun.
İnşallah biri anlatır artık derken geldiğimden beri ön koltukta araba kullanan adam söze başladı.
Bana bakarak
Adın ne senin?" diye sordu
Bende siyah saçlı siyah gözlü çok sert duran bu adama bakarak
" Adım Elis " dedim.
Adam tekrar bana yönelerek
"Bende Kılıç.
Tanıştığıma pek memnun olamadım Elis. Keşke bize denk gelip bu işe bulaşmasaydın. Ama artık hepimizi gördün evimize kadar geldin. Artık sende bu işin bir parçasısın.
Kılıç denen adama hayretle bakarak
" Ne işi "dedim
Kılıç denen adam:
" Ee millet anlatın bakalım "
Bölümün sonuna geldik
Sizce nasıl bir çete?
Ne planlıyorlar?
Bölümü beğendiniz mi?
Karakterlerin tipini ve karekterler hakkında bilgi sahibi olmak isteyenler instagram'dan:
icimizdekikaranlikwattpad 'i
takip edebilirler
Teşekkürler ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İçimizdeki Karanlık
Misterio / Suspenso"Bir intihar olayı duyunca insana buz gibi ter döktüren şey, pencerenin demirlerinde asılı duran ceset değil; İntihardan hemen önce o kalpte olup bitenlerdir. (Simone de Beauvoir)" "Bak senin ölümün onların hayatında bir şey değiştirmeyecek ama seni...
