7.bölüm- 'Karım değil misin?!'

6.3K 498 179
                                    

Uzun bir bölümle geldim, kelebeklerim💞 satır arası yorum bırakıp, oylamayı unutmayın

**
Yazarın anlatımıyla
**

Jungkook kucağında bir türlü rahat durmayan karısını son anda onu yere bırakarak sakinleşmesini beklemişti. Bu kadarı onun için de fazlaydı. Kollarını yana salıp derin bir nefes alırken Eunha'nın iki elini de kafasına bastırmasını izledi. Dengesini sağlamaya çalışıyordu. Bunda ne kadar başarılı olabilmişti, işte orası belli değildi.

"Niyetim kötü değil. Yardım etmeye çalışıyorum."
Bir yandan da karşısında ayakta durmayan çalışan karısının kolundan tutarak sabit durmasını sağladı. Bu işe bir son vermeliydi ve olaylar şimdiden canını sıkmıştı.

Eunha bu temastan hiç hoşlanmamıştı. Bunu her daim değişen hareketleriyle de belli ediyordu.
"İstemiyorum."

Bir adım geri çekilirken elini karnının üzerine yerleştirdi. O an Jungkook'un itiraz dolu sözlerini bile duyamamıştı. Midesinde başlayan kıpırtılar onu rahatsız ederken parmaklarıyla hızlıca dudaklarının üzerini kapattı. Muhtemelen her an midesindeki şu iğrenç şeyi dışarı çıkara bilirdi.

"Benim" dedi kısık sesle, "gitmem gerek."

Göz kapakları ağır hareketle açılırken bedeni güçsüzleşmeye başlamış olacaktı ki, ayakta durması daha da zorlaşmıştı. Jungkook elini karısının yüzüne doğru yaklaştırırken ona bakmasını sağladı. Artık onun da sakinleşmesi gerekiyordu. Aksi takdirde bu oyun sabaha kadar sürecekti.
"Eunha."

Kısık sesle konuşmak için çaba sarfederken bıkkın bir nefes vererek gözlerini onunkilerle birleştirdi.
"Sadece eve götüreceğim."

Onay beklermişcesine bakışlarını ondan ayırmadan bir süre durdu. Eunha kafasını usulca sallarken Jungkook'un onu peşinden sürüklemesine izin vermişti. Evet, şu an muhteşem ötesi baş ağrısıyla aşırı sıkıntıdaydı. Bunu inkar edemezdi.

Jungkook ön kapıyı açarak karısının oturmasına yardım ettiğinde kemerini bağlamaya çalışıyordu. Ama bir çift meraklı gözün işgali altındaydı. Üzerinde gezinen bakışları hissederken hafifçe yutkunarak geri çekilmişti.

"Y-Yeong'a haber vermeliyiz."
Aptal ses titremesinin ardından sesli bir şekilde küfredip eliyle ensesini kavradı. Kapıyı kapatıp kendi koltuğunda yerini aldığı zaman motoru çalıştırdı. İyi yandan bakmalıydı. En azından zorla da olsa şu an istediğini başarmıştı.

Yol boyu aralarında süren anlamsızca bir sessizlik vardı. Belki şimdi konuşmamaları daha iyiydi, ama sonra sakin bir şekilde bu sorunu halletmeliydiler. Öyle düşünmüştü Jungkook. Açıkcası o gün sarfettiği kelimelerin farkında bile değildi ve olayların buraya kadar geleceğini de düşünememişti.

Eve varırken Eunha zorlukla arabadan inerken hafif araladığı gözleriyle etrafına bakındıktan sonra hemen sağ tarafında duran adama odaklandı.
"Neden buraya getirdin?"
Sorusuna karşılık alamadığında sinirlenerek Jungkook'un ona uzattığı yardım elini geri çevirmişti.
"Kendim yürüyebilirim." dedi kızgın tonda. Bugün ne kadar da çok sinirlenmişti öyle.
"Yardım ediyorum Eunha."
"İstemediğimi söylemiştim."

Pekala, Jungkook artık nasıl davranacağını bilmiyordu.
Kafasını onaylar anlamında sallayarak karısının yanından geçip gitmesini izledi. Parmaklarını dağınık olan saçlarından geçirip kendi de yavaş adımlarla bir adım arkasından ilerliyordu. Bu haliyle incinmesime istemediğinden belki de buna izin vermişti. Yoksa şu an Eunha'nın her an düşecek olmasıyla ilgili endişe duymaktansa onu taşıya bilirdi.

KABUS•JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin