2.9

2.3K 112 7
                                    

"Eray!" Bağırmamla bana bakışları dönmüştü Eray'ın.

"Efendim komutanım,"

Anahtarları üstüne doğru fırlattığımda kaşları çatıldı.

"Sikik işlerinize sokayım. Bir kere de ben demeden bazı şeyleri anlayın."

"Komutanım ne yaptım ben şimd-"

"Sikik sokuk konuşmalarını kendine sakla. Diğerlerine de söyle beş dakika da arabada olsunlar."

Kafasını korkarak sallarken hızlıca uzaklaştığında dudaklarıma yeni bir sigara daha yerleştirdim. İkinci paketin yarısını içiyordum. Nefesim kesiliyordu, içtikçe sıkıntıyla nefesimi dışarı veriyordum.

Sikik Arda.

Telefonu cevaplayarak kulağıma götürdüğümde sesim olduğundan daha umursamazca çıkmıştı.

"Ne oldu lan?"

"Alparslan abi, Elif," dedi, sigaram dudaklarım arasından hızlıca yere düştü. Nefes nefese konuşmaya devam etti. "İçki komasına girmiş."

Siktir kızım, ne yapıyorsun sen.

Endişenen yanım yutkundu.

Derince.

Kalbim hızlandı, ona ya bir şey olduysa?

"Ne yapayım?" Dedim, dişlerimi sıkarken. Nasıl olmuş, neden o kadar içmiş, yanında kim varmış diye soramadıktan sonra ne diyecektim ki?

"Senin için-"

"Beni ilgilendirmiyor." Dedim, kalbimin üstünde sigara söndürülmüştü sanki. Eziliyordu. "Arkadaşı olarak üzüldüm. İnşallah hemen iyileşir."

"Onu sevdiğini biliyorum!" Diye bağırdı Arda. Sikik herif. Öyle ölmem füze at. Dudaklarımı yalayıp arabaya tutundum, başka yere tutunsam denge de duramayıp düşecektim.

"Evet, seviyorum." Dedim, bastıra bastıra. "Ama arkadaşı gibi. Senin gibi. Sen nasıl seviyorsan öyle seviyorum."

"Abi bak ciddi diyorum bu kız hayatında kimseyi böyle sevmedi. En azından bir kere ara olur mu bugün iyi misin diye sor. Şu an midesini yıkadılar, odada dinleniyor."

Gereken bilgiyi alana kadar onu susturmadım. Sonuçta onu merak ediyordum, benim yüzümden içtiğini de biliyordum. Yapacak hiçbir şeyim yoktu. Sadece gözlerimi kısıp o soruyu sormamak için kendimi tuttum.

Sonra hiçbir şey demeden telefonu kapatınca içime öküz oturmuştu.

Şimdi bu sikik kafayla göreve gidecektim.

Ülkenin ehemmiyetiyle alakalı bir göreve.

Aklımda bu kızla gidecektim.

Arabaya bindiğimde araç şöforü geldi. Bizimkiler arkaya dizilmişti. Görev için Kandil'e gidiyorduk, telefonumu kapatmıştım.

Olur da bana yazar korkusu, ya da bir şey olursa bile görevde öğrenmeyeyim diye kendimi avutmamla gözlerimi kapattım.

Onun arkadaşıydım.

Sonra içimden tekrarladım; sen burada modern insanları temsil ediyorsun oğlum, kendine gel.*

*Bir Cem Yılmaz flim repliğiydi, hangi flim hatırlamıyorum. Ezberden yazdım, gidip bakınca buraya tekrar not düşerim. Hızlı geliyor diye bölümler oy ve yorum eksik etmeyin. Sizin için yazıyorum.

Artık iftardan sonra bir daha bölüm atarım sanırım. Peş peşe gelen bölümler oy ve yorum atın lütfen.

Erzurum'dan okuyan var mı kitabı?

🤍

GÜNEŞ SOLARKEN SOKAĞA ÇIKMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin